Referandum Sürecinin Türkiye’ye Kaybettirdikleri

“Türkiye, BEKA sorununu yok etmek ve “düşmanlarını azaltıp dostlarını çoğaltmak” amacıyla yola çıkmıştı. Stratejide önemli bir hata yaptı ve enerjisini iç cephede tüketti; BEKA sorunu azalmadı tersine artmış oldu.”

*****

Bu yazı 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü sayfasından alınmıştır…

Naim BABÜROĞLU, (E) Tuğg.

Fırat Kalkanı Harekatı’nın siyasi hedefi; Türkiye-Suriye sınırının güvenliğini sağlamak; terörist unsurların (IŞİD/DAEŞ ve PKK) sınırdan giriş, çıkışını önlemek ve bir PYD/PKK koridorunun oluşumuna engel olmaktı. Bu amaçla; Cerablus, Menbiç ve El Bab askeri hedef olarak belirlenmişti. Menbiç’te YPG/PKK vardı. Cerablus’un ele geçirilmesinin ardından, Menbiç’e ilerlemeyi planlayan Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) önüne, ABD kendi özel kuvvet askerleriyle tampon oluşturdu. Yani, Türkiye’ye buraya yaklaşma mesajı verildi. TSK, bunun üzerine Menbiç’e gitmedi, El Bab’a yöneldi.

TSK, El Bab’ı ele geçirdiği sırada, Rusya Suriye ordusunu El Bab’ın güneyine konuşlandırdı ve TSK’nın daha güneye gitmesini önledi. El Bab’tan sonraki hedefin, Menbiç ve Rakka olduğu Türk yetkililer tarafından yüksek sesle dillendirildi. Bunun üzerine Rusya, Suriye ordusunu Rus askerleriyle birlikte Menbiç’in batısına mevzilendirdi. ABD askerleri de, Menbiç’in kuzeyine yerleşti. Şehirde, ABD ve Rus bayraklarının bulunduğu zırhlı araç görüntüleri yayımlandı. Yani, Menbiç’te sadece YPG/PKK yok, ABD ve Rusya da var mesajı Türkiye’ye iletilmiş oldu. Oysa Menbiç Fırat’ın batısındaydı ve hem Arap Pınarı (Kobani), hem de Hatay sınırındaki YPG/PKK’nın kontrolünde bulunan Afrin için stratejik önemdeydi.

Yetmedi, 22 Mart 2017’de, Rus askerlerinin Afrin’de olduğu görüntüleri medyaya yansıdı. Arzu edilmeyen bir durumla karşılaşıldı. Suriye’de bulunan TSK, doğuda Menbiç’te Suriye, ABD, Rusya’yla; El Bab’ın güneyinde Suriye ordusuyla; batıda Afrin’de Rusya ile kuşatıldı. Ayrıca, YPG/PKK El Bab’ın güneyinden, Menbiç’le Afrin arasında ulaşım olanağına (irtibat yolu) sahip oldu.

PKK koridorunun oluşumunun önlenmesi Fırat Kalkanı Harekatı’nın asıl hedefiydi. Bu hedefe, Menbiç’ten ve Afrin’den YPG/PKK’nın çıkarılmasıyla ulaşılabilirdi. Fakat ABD, Rusya ve Suriye’nin hamleleri, Fırat Kalkanı Harekatı’nın siyasi hedefinin gerçekleşmesini kısmen engellemiş oldu.

Türkiye, “Evet”, “Hayır” tartışmalarıyla enerjisini iç cephede tüketirken, dış cephede yaşamsal önemde bazı gelişmeler oldu:

TSK, Suriye’de Menbiç-El Bab güneyi-Afrin arasında, ABD-Rusya-Suriye ordusu tarafından kuşatıldı.

Suriye’de Rakka operasyonu için ABD, Türkiye yerine terör örgütü YPG/PKK’yı tercih etti.

ABD, Fırat’ın doğusunda PYD bölgesine kalıcı olacak şekilde yerleşti.

Rusya, terör örgütü olarak kabul etmediği YPG/PKK ile Afrin’de üs kurdu.

PYD Afrin, Cezire ve Kobani’de “federal sistem”i kurduğunu bildirdi. Rusya, 1 Şubat’ta açıkladığı Suriye anayasasında “Kürtlere kültürel özerklik” tanımı yapmış, Rus Dışişleri Bakan Yardımcısı 29 Şubat 2017’de, Suriye federasyon olabilir demişti.(1)

PKK, Irak’ta ikinci bir Kandil olan Sincar’a yerleşti.

Barzani, Türkiye’nin kırmızıçizgisi durumundaki Türkmen kenti Kerkük’e Kürdistan bayrağını çekti. Kerkük Valisi Kerim: “Kürdistan bayrağı İstanbul ve Ankara’da göndere çekiliyorsa, Kerkük’te neden çekilmesin” dedi.(2)

AB’nin önemli ülkelerinden Almanya ve Hollanda ile ipler koparıldı.

Türkiye’nin seçimlerine müdahale ettiği iddiasıyla, Bulgaristan Ankara büyükelçisini geri çekti.

ABD, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu sekiz Müslüman ülkeye (Mısır, Ürdün, Fas, Katar,

Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt ve Türkiye), uçaklarda elektronik cihaz yasağı koydu. ABD’yi, İngiltere izledi. ABD ve İngiltere, NATO üyesi Türkiye’yi artık “Ortadoğu ülkesi” olarak gördüklerini yazılı olarak kaydetmiş oldular.

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, Cumhurbaşkanı olarak yaptığı ilk konuşmada Türkiye’ye önemli bir yer ayırdı ve oldukça sert bir dil kullandı. Konuşmasında, “Yıllarca, on yıllarca tüm bu kazanılanların kısa zamanda kaybedileceği endişesi taşıyoruz. Bu endişeyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çağrıda bulunuyorum: Başkalarıyla birlikte inşa ettiğiniz her şeyi tehlikeye atmayın.” dedi.(3)

Türkiye, BEKA sorununu yok etmek ve “düşmanlarını azaltıp dostlarını çoğaltmak” amacıyla yola çıkmıştı. Stratejide önemli bir hata yaptı ve enerjisini iç cephede tüketti; BEKA sorunu azalmadı tersine artmış oldu.

Sonuçta,

“Evet”, “Hayır” tartışmalarıyla, BEKA sorunu batıya da uzanmış oldu. “Evet”, “Hayır” derken, güney sınırlarında önemli bir coğrafyaya sahip olan PKK ile Suriye ve Irak yeniden şekillendi.

Türkiye’nin, batıda artık bir Ortadoğu ülkesi olarak görülmesi aslında en önemli sonuçtur. Bu durumun, NATO üyesi bir ülke için yeni stratejik sonuçları doğuracağı beklenmelidir. Özetle, ne ABD cephesi ne de Rusya kanadı Türkiye’ye artık hiç yakın değil… Stratejide yaptığınız hatayı düzelmeniz yıllar alır, mümkün de olmayabilir…

——————————–

Kaynakça

(1) Hürriyet gazetesi, Taha Akyol, 22 Mart 2017 yazısı.

(2) Hürriyet Gazetesi, 19 Mart 2017, 18.58.

(3) Hürriyet Gazetesi, Murat Yetkin, 23 Mart 2017 yazısı

————————————————-

Kaynak:

http://www.21yyte.org/tr/arastirma/milli-guvenlik-ve-dis-politika-arastirmalari-merkezi/2017/03/31/8599/referandum-surecinin-turkiyeye-kaybettirdikleri

Yazar
Kırmızılar

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen