Halime KEÇE
Cenneti özlüyoruz.
Mahrum olduğumuz ve kazanmak için çırpındığımız hayaller toplamı bize cenneti vaad ediyor. Dünyada şüphesiz ulvi bir denge var. Arş’ta kurulan hesap, hesapların en güveniliri. İçimizde daima bir güvenme ve inanma arzusu.Tabiatımıza inanç tohumları serpiştirilmeseydi nereden bilirdik bu duyguları. Bu hislerle beraber korku ve endişeler sızıyor kader takvimimize. Oysa tam olmak istiyoruz.Vahdetin hayatımızdaki iç yakıcı eksiliğinin boşluğu günden güne artıyor. Kendine yetemeyen ruh ve dünyadan çokça eksik akılla gözlerimiz kupkuru duvarlar görmekten eskidi.
İçimde Allah’ın korkusu durur diyebilen insanların bereketi çok sürmedi hayatımızda. Attığı adımda tefekkür ve feyiz bulunan güzel insanların yokluğu ruhumuzu manevi mirastan yoksun kıldı.Eksik tamlığın var olma mücadelesi başarısız. Keşfedilmeyen duygular yığını olan yaratılışımız örselendi. Kaosu dinmek bilmeyen iki kapılı han, ruhi bir restorasyona muhtaç.Kafamıza yerleşmiş düşünce ağırlıklarıyla ufka yol almak mümkün değil. Bir şey olsa her şey ardından tek tek güzelleşse. Adım attıkça çiçekler açsa yollarımızda. Bireysellikle vuku bulan özgürlük hissini giydirebilsek çehremize. Hızır gelse,mutlu olsak, anneler gülse. Tahayyül sınırıyla paralel olan yaratıcılığın ve düşünce orkestramın namelerini besteleyebilsek makam makam ruhumuza,dinlesek,dinlensek ,bu yorgunluk bitse…
Bu fikir ızdıraplarıyla mücadele ederken yürümeyi bilmeyen ve emeklerken düşüp ağlayan masum bebek hıncı sarıyor ruhumu. Kaçıncı adımda güvenle basacağız toprağa. Titrek ve diken üstünde cesaretsiz,ertelenen bir ömrü harcayarak hangi güzel yaşam bağışlanır kaderimize ? Ne yapmalıyız ? Dünyaya sıkı sıkıya bağlanmak ile elini eteğini çekmek arasındaki eşikte hayat bulmaya çalışan ben ve nicelerinin yazgısıyla yoğruluyoruz.
Lakin yine de gün doğmasaydı ümit var olmazdım. ‘Adem’den daha yorgun gökyüzü incileri bir gün olsun makyajsız ve ruhsuz çıkmadılar mavi sahneye. İlk günkü asaletini koruyan bir ışıltı içimi titretiyorken paslı gönül şarkıları yersiz miydi ? Bunca kötülüğe bulanmış evreni her dem yeniden çevirip,taze nefesler tüketmemizi sağlayan onarıcı ,bizi unutmayacak eminim. Göklerden gelen o yüce karar bir gün bize yaşamak eylemini suç değil ödül olduğunu hatırlatacak ve kaygılandığımız yerden dirileceğiz. İmanın isyanla mücadele ettiği bugünlerde ümidimi besleyen tek kuvvet bu inanç…
İnanıyorum, inanacağım.