Bu akşam, dağların en yükseğine
Yatağım serilsin, öyle kalayım…
Yıldızlı semanın eteklerine
Tutunup, baş önde; bir hıçkırayım…
Rüzgar alçaklarda kıvranıp dursun..
Gözlerim, baktıkça korkuya doysun..
Ve ölüm, bembeyaz bir bulut gibi
Dağın zirvesini kuşatıp dursun..
Çal bekle, çal bekle.. çare yok, artık! ..
Sen varsın fezada, yalnız sen varsın
Ve ümit, bekleyiş.. sıcak gözyaşı…
Fezanın ahenkli sonsuzluğunda
Sen ancak.. sen ancak, cismin kadarsın! ..
Ümitle korkunun arasında nur
Yaşlı gözlerine, şöyle dokunur..
Rahmetin denizi taşmayı görsün
Değil küçük cismin, Feza nur olur! …
Ahmet Tevfik OZAN