İbrahim BAYKAN
Her yıl 14 Şubat her ne kadar “Sevgililer Günü”olarak anılsa ve kutlansa da ben bir hayal ürünü bugünün saçmalıklarına ve adına karşıyım.
Bu yüzden bu konuyu her yıl hep; “Sevgi Günü” teması içeriğinde yazdım ve yazmaya da devam edeceğim.
Gelelim sevgililer günü saçmalıklarına:
*14 Şubat gününü fırsat bilip; eşinden ısrarla hediye bekleyen bir kadın kocasının eşi mi? sevgilisi mi? Belli değil. Bu günlerde; erkekler her ne kadar eşlerine: “Sen benim eşimsin sevgilim değilsin ki” diye kıvırsalar da hediye almaktan kurtulamazlar,
*Evli bir erkeğin bir de sevgilisi varsa çifte masraf yapacağından; olan yine erkeğe olacaktır. Hele bu adam iki evli ise bu hediye masrafı üçe katlanacaktır,
*Bu güne has hediye almak sanki erkeklerin üzerine farz olmuş gibi hep erkeklerden beklenir, bayanlar neden hediye almaz bu hiç sorgulanmaz,
*Alınacak hediyenin anlamına uygun olarak sadece çiçek tercih edilmesi sevgililerin beklentilerini yerine getirmeyecek; illa da tektaş yüzük beklentisi ve inadı hâkim olacaktır,
*Normal günde tanesi Beş liradan satılan kırmızı gülün fiyatı 14 Şubat günü On liradan alıcı bulacaktır,
*Genç bir kıza sevgilisi tarafından gönderilen bir mesaj veya çiçek; bu genç kızın ağabeyi tarafından görüldüğünde ölüm fermanı olabilecektir. Yine sevgilisi tarafından evli bir kadına giden mesaj veya hediye cinayete kadar götürebilecektir.
Bu ve benzeri saçmalıklara son vermek için en iyisi bu günün adını “Sevgi Günü” koyalım ve herkes sevdikleri ve saygı duyduklarıyla hediyeleşsin. Böylece yukarıda sıraladığım saçmalıklardan da kurtulmuş olunacaktır.
Hediyeye gelince bunun için harcayacağınız parayı; bu soğuklarda üzerine palto, manto ve bir hırka alamayanlara alın vallahi daha ikram ve hayra geçer.
Ayrıca Sevgi Günü için öyle pahalı hediyelere de gerek yok; bu bir çiçek, bir kitap veya bir mesaj olabilir ne dersiniz?
Hepinizin Sevgi Günü kutlu olsun, sevgiyle kalın.