Turgut GÜLER
Millet, milliyet ve milliyetçilik tâbirleri, bâzen çok ucuz bahâya pazarlanıyor. Bu üç mefhûmun sosyolojik bakımdan akademi terâzisine çıkarılması, gündelik konuşma dilinde ne derece yanlış ve yersiz kullanıldıklarını gösterecektir.
Rahmetli Sadri Maksûdî Arsal, “Milliyet Duygusunun Sosyolojik Esasları” isimli çok tanınmış eserinde, bu tartı işini oldukça seviyeli yapıyor. Onun; sosyoloji, târîh, hukûk ve filoloji sâhalarındaki otoriter kavrayışı, ele aldığı konuyu yüksek voltajlı projektörlerle aydınlatıyor.
Sadri Maksûdî’nin pek isâbetli teşhîsleri arasında “kozmopolit”tipi de var. Yunanca cosmo (Dünyâ) ve polites (vatandaş) kelimelerinin birleştirilmesiyle meydâna getirilen cosmopolite (kozmopolit) sıfatı, “Dünyâ vatandaşı”mânâsına geliyor. Herhangi bir ülkeyi değil, Dünyâ’yı vatan telâkkî eden kişilere “kozmopolit”deniyor, ama Sadri Maksûdî’ye göre, bu, aysbergin görünen kısmı. Suyun altında kalan ve görünmeyen kısmında “milliyet aleyhdârlığı, milliyet esâsına düşmanlık”vasıfları bulunmaktadır.
“Milletim nev’-i beşer
Vatanım rûy-ı zemîn”
diyen tanıdık sesleri hatırlamamak mümkün mü?
Şinâsî’den Tevfik Fikret’e, onlardan da bugüne uzanan daha yakın yıllara, hep bizim (!) kozmopolitler olta atmadı mı?
Anarşist ve sosyalistlerin ezici çoğunluğu kozmopolittir. Marksistlerle komünistler de yine kozmopolit havaları çalarak ömür tüketmişlerdir.
“Dünyâ vatandaşlığı”,ilk bakışta mâsûm ve de câzip görünebilir. Bütün insanları sevmek, bütün ülkeleri kucaklamak; savaşı noktalayıp barışı temin etmek tarzında yumuşak ve çekici takdîm sıfatları:
“Ne var bunda? Sen de kozmopolit ol.”
dedirtecek renkler taşımaktadır.
Sâdece Sovyet Dönemi Rusyasında sahneye konan kozmopolit uygulamalardan bile, kötülenen milliyet duygularının Rusluk şuûruna ters düşmediğini, Rus milliyetçiliğinin bilakis canlı tutulduğunu anlıyoruz. O zamân, kozmopolitlik adı altında kocaman bir kandırmaca yaşandığını, rahatça söyleyebiliriz. Kaldı ki, iri hacimli öteki kozmopolit sahne sâhipleri de Ruslardan pek farklı değil. Meselâ, Kızıl Çin’in kozmopolitlik sevdâsı için dedikleri de, başta çok kalabalık Türk zümreleri olmak üzere gayr-ı Çin unsurları yok saymaya basamak yapılmıştır.
Avrupa’nın Rus idâresi ve tahakkümü dışında kalan bölgelerinde zuhûr eden sosyalist cereyânlar da, hep kozmopolit neşîdeler söyleyerek tarafdâr toplamasına rağmen, çok geçmeden “millî sosyalist”adıyla anılmaya başladılar. Hattâ Gobineau’nun târif ettiği belli-belirsiz “Germen”tâbirinden “Nazi İmparatorluğu”şablonları çıkaranlar bile oldu.