Alıcılar ve vericiler dengede olmalı sanki. Vermek kadar almak da marifet. Almak ve vermek nasibi. Alınanlar, alınacaklar. Verilenler, verilecekler. Öyle evdeki ihtiyaçlar gibi. Deterjan, bakliyat, bardak çanak gibi. Küçülenler, eskiyenler, hediyeler gibi. Ucu açık sınırsız. Dağıtım ve toplama usül ve ölçüsü. Yerinde zamanında gereğince. Gözle görünenler elle tutulanlar. Ne gelirse aklınıza bir insan hayatında dünyası için.
Bi de böyle ele avuca gelemeyen alınıp verilecekler var. Dünyaca tartılamaz ama dünya için. İnsan için. İnsanlık için.
Alıcılar ve vericiler yoluyla enerji olan. Nereden doğup nereye varacağı, nerede karşınıza çıkacağı asla belirlenemeyen. Hatta o hesapla da alış verişe çıkılamayan. Doğanın kendisi. İnsanın doğasının.
Hâl…
Kim öğretiyor, nerede öğreniliyor belirsiz ama karşılaştığınız herkesten ve o herkesin yaptığı her işten düşüyor evren çarkına.
Ekranınıza!
Alıcılar ve vericilerle.
Tatlı dil mesela, şefkat mesela, merhamet mesela, sevgi mesela, değer dolu bir bakış bir hitap mesela… Bir dokunuş belki. Bir gün bir yerde verirseniz öylesine, bir gün bir yerde alıyorsunuz ama asla öylesine değil. Verirken öylesine. Alırken en ihtiyaç duyduğunuz, en çaresiz, en muhtaç zamanınızda.
Belki siz, belki sevdikleriniz.
Belki ölmüşleriniz.
Tatlılıkla, hoşlukla, usulca…
Açmışsa tabi insan kişisi vericisini.
Önce vermek.
Alçak gönüllülüğü mesela.
Zarafeti mesela.
Kibarlığı, yaratılana değer vermeyi.
Zamana ve zamanın içinde olan her yaratılana.
O, bu, şu… Börtü böcek. Toprak, su.
Ruhu olan herşey.
Sonra bir vakit bir yerde, vericilerden teslim alıyor görevi alıcılar ve ektiğini biçme zamanının doğumu gerçekleşiyor.
Alan bazen sen oluyorsun, bazen sevdiklerin.
Belki dün büyük büyük dedenin verdiği, bugün hesabına yatıyor ve sen hiç ummadığın bir yerde en dar zamanında bir kolaylık çeki ile karşılaşıyorsun. Belki çek bile değil nakit.
Elini cebine atmadan…
Alıcı… Verici açılmadan açılmıyor. İyilik güzellik hayır sinyalleri. Nesilden nesile zamandan zamana yayılan. Evreni hiç ölmeden dolaşan…
Hani “babanın hayrına” dedikleri…
Ondan işte.
İşin ne olursa olsun verici yüzün gülsün. Verici gönlün alçakta olsun. Verici dilin tatlı olsun. Verici elin cömert olsun. Verici emeğin bereketli olsun.
Doktor ol, kapıcı ol. Amir ol, memur ol. Ana ol baba ol. Evlat ol yeğen ol. Komşu ol akraba ol.
Hasım bile olsan mert ol, yerinde veren ol.
Vericiler yaysın hayrı güzelliği.
Alıcıların yolu açılsın.
Alıcılar vericiler…
Hepsi sende gizli hepsi sana ihtiyaç. Senden olana. Senden geleceğe.
Bugün ver. Bugün pozitif olsun tüm vericilerin.
Yarın alıcılara ihtiyaç duyduğunda verdiklerin karşı gelsin.
Atan deden hayrına…
Vercilerin ayarı sevmek olsun, güler yüz olsun, tatlı dil olsun, empati olsun, hoş görü olsun…
Olsun ki sağlık olsun.
Alıcı hesabında bol naktin olsun…
Sevgiyle, sevgiyle, sevgiyle…
