Yaşarken Mumyalanıyoruz!

 

Amerika’da cesetler üzerinde yapılan bir araştırmada; cesetlerin eskisi kadar çabuk çürümediği görülmüştür. Bizde böyle bir araştırma yapılmadı ama biz bu örneği 8. Cumhurbaşkanımız merhum Sayın Turgut Özal’ın zehirlenme şüphesiyle kabrinin açılmasından sonra gördük.

Bunun nedeni ise; aldığımız gıdalardaki yüksek oranda hormonların etkisi olduğu görülmüştür. Bunun örneklerini evimize getirdiğimiz patlıcan, salatalık ve domateslerin dalından kopartıldıktan sonra da büyüdüklerini ve şekil değiştirdiklerini görüyoruz. 

Japonların güzel bir sözü vardır. “Her Şey İhtiyacın Tabii Neticesidir” Diye. Şayet dünyadaki insan nüfusu hızla artıyorsa bunun da doyurulması gerekiyorsa; elbette ki biyolojik büyümenin kapasitesi de arttırılması kaçınılmazdır ve bu bir ihtiyaçtır. Organik yetiştirilen ürünler çok pahalıya mal oluyor hem hacimleri küçük hem de giderek artan dünya nüfusunun midelerini doldurmaya müsait değildir.

Kabaca bir örnek verecek olursam beş kişilik aile; bir tencere semizotu yemeği için en az Dört Kilogram organik semizotu kullanacaktır. Yanına bir de salata isterseniz; salata malzemelerinin de ne kadar ihtiyacınız olduğunu varın siz hesap edin. 

Kimse beni yanlış anlamasın organik üretime karşı biri değilim ama burada beni düşündüren pahalıya mal olan bu ürünlerle bunca insanın nasıl doyurulacağıdır.

Bu hormonlu gıdalarla doyuyoruz ama bir taraftan da kendi kendimizi de mumyaladığımızı unutmayalım. 

Yazar
İbrahim BAYKAN

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen