Sandıkların hayatımızda çok önemli bir yeri vardır. Çeyiz sandığı, emekli sandığı ve Üç vakte kadar önümüze konacak olan seçim sandığı. 

Her yıl seçim olsa ne yazar; değişen ve düzelen bir şeyler olmadıktan sonra. Yani; “Ortada Sandık Gide Gele Usandık” Olan hep bize oldu. 

Nedir mi bunlar? 

Alın size; sizin iyi bildikleriniz:

*Milletvekili seçimlerinde; önceden atanan adaylar; önümüze konuluyor. Biz de noter gibi onaylıyoruz, yerseniz,

*Siyasiler; açık artırmalı seçim vaatlerinde bulunuyorlar; seçilince de unutuyorlar. Hani nerede hak, hukuk, adalet?

*Seçime; cezai zorlamalarla gidiyoruz,

*Seçimden çok; sandık hilelerini ve güvenliğini tartışıyoruz,

*Siyasi partiler hak etmedikleri halde devletin verdiği hazine yardımını hovardaca harcıyor ve abuk sabuk afişlerle hem kaynak israfı yaratıyor hem de çevre kirliliğine denen oluyorlar.

*Parti lideri seçilecek; tek adaylı seçime gidiliyor. Sıkıysa ikinci bir aday çıksın. Bunun neresi seçim? 

*Ülkemizde en demokratik seçim muhtar seçimidir. Hangi muhtara oyunuzu verecekseniz adını koyuyorsunuz zarfın içerisine; en çok oy alan muhtar oluyor.

Ülkemde; demokratik bir siyasi partiler ve seçim yasası var olmadıkça biz daha çok sandıklar görürüz.