ŞAHİN BEY
Yazar: Ömer Karaman
Yayınevi: Babıali Kültür Yayıncılığı
ISBN: 978-605-5545-60-4
Sayfa Sayısı: 224
Yayım Tarihi: 2019
Baskı: 5
Hazırlayan: Mehmet MEMİŞ, (E) Öğretmen
ŞANLI MÜDAFAA ŞAHİN BEY
Kitap Açıklaması
Önce asker oldu… Ardından şanlı bir komutan… Şimdi ise o bir şehit ve de destansı bir kahraman… Büyük bir felaket Osmanlı İmparatorluğu’nu sarmıştı. Dünkü sadık tebaası birer birer düşmana dönüşmüştü. Düşmanları ise tek bir şey biliyordu; “yok etmek”. Ve o, kana susamış yedi düvelle aynı anda başa çıkma mücadelesi veriyordu. Bu mücadelede Antep’i düşmana cehennem eden genç bir subay… O, maksadına kavuştu. O, artık ölümsüz… Okuyan herkesi bağımlısı yapacak, Türk gençlerinin yeni gözdesi Şanlı Müdafaa Şahin Bey belgesel romanı, türünün mühim örneklerinden… Kaymakam Ömer Karaman’ın bu ilk kitabı, sizi heyecanın hız kesmeden katlanarak devam edeceği tarihî bir yolculuğa çıkarıyor.
*****
93 Harbinde, Çanakkale Savaşlarında, Yemen’de bir sürü kahramanlık hikayeleri dinleriz; bunların kahramanlarını biliriz. Kimisi isimsiz kahramanlar kimisi sembol şahsiyetlerdir. Kara Fatma, Sütçü İmam, Seyit Onbaşı, Şahin Bey gibi. Bu kişilerin isimleri hamaset nutukları içinde anılır. Ama onlar hakkında, çoğu kulaktan dolma, yalan yanlış efsaneler dayanan bilgilere sahibiz. Halbuki onlar yakın zamanda yaşamış, anası, babası, ailesi olan Anadolu insanlarıdır. Çoğu acıklı olmak üzere onların da gerçek bir hayat hikâyesi vardır: Kaymakam Ömer Karaman, Şanlı Müdafaa Şahin Bey adlı kitabında bu kahramanlardan Şahin Bey’i anlatıyor.
Ömer Karaman atandığı Gaziantep’in Şahin Bey ilçesinde ilçeye ismini veren ve gençliğinde şiirlerini okuduğu Şahin Bey’in hayatı hakkında merak sahibi olarak bu kitabı yazmaya karar veriyor. Onun hakkında söylenenleri, ona yakılan türküleri dinliyor, onunla ilgili belgeleri, kitapları okuyor bir belgesel roman ortaya çıkıyor. Kitap üç yoldan ilerliyor: yazarın hayatından kesitler ve duyguları, Şahin Bey’in hayat hikayesi ve Antep Savunması tarihi.
Kitapta,6 000 şehidin verildiği Antep savunmasında bir sürü hadiseden bahis edilir. Bunlardan Şahin Beyin Şehadeti kadar acıklı olan Dokurcum Değirmeni Faciası başlığında anlatılan olayı zikretmek gerekir: Şahin Bey Kuvvetlerine, şehirde eli silah tutan kimse kalmadığı için Erzak götüren 16-17 yaşlarında, silahsız, tecrübesiz on dört gencin saklandıkları değirmenden çıkarılıp elleri birbirine bağlanarak sorgusuz sualsiz kurşuna dizilmeleri olayı. Bu savaş suçu her zaman olduğu gibi üstünlerin adaleti sonucu tarihin acıklı sahifelerinde kalmıştır.
Kaymakam yazar Ömer Karaman, görev yaptığı sırada Kilis’te mezbeleye dönmüş bir anıtta bulunan Şahin Bey’in naaşının adına yaraşır bir anıt mezara taşınmasına vesile oluyor. Kitapta bu çalışmanın safhaları da anlatılıyor.
****
Kitabı hakkında konuşma yapmak üzere davet edildiği bir lisede Kaymakam Ömer Karaman şunları anlatıyor: “Şahin Bey’in ölümü bile bile seçen vatansever bir kahramandır.Şahin Bey’in kişiliği, onun yapmış oldukları, Güneydoğu Anadolu’daki mahalli kurtuluş ruhunun sembolü destan kahramanı olan bu kişiyi sizlerin de tanımasını istedim. Öyle ki Gaziantep’te de Şahin Bey çok tanınmıyordu. Şahin Bey ölümü bile bile seçen vatanseverlerden birisidir. Düşman karşısına arkadaşlarıyla birlikte çıkan ama arkadaşlarının şehit olmasından sonra tek başına savaşmaya devam eden Şahin Bey 27 süngü yarasıyla orada şehit oluyor. Fransız general ise bu olayla ilgili “Bir genç orada çırpınarak öldü ama bütün savaş sürecinde sureti ne benim ne de askerimin gözünün önünden gitmedi” diyor”
*****
Şahin Bey’in Kısa Hayat Hikayesi
Asıl adı Mehmed Said olan ve 1877 yılında Gaziantep’te doğan Şahin Bey‘in vatanseverlik duygusuyla yaptıkları aradan geçen 100 yılda halen minnetle anılmasını sağlıyor.
Henüz 22 yaşındayken 1899 yılında Yemen’e er olarak giderken cepheyle tanışan Şahin Bey, Yemen cephesinde gösterdiği başarılarla kısa sürede başçavuş oldu.
Trablusgarb Harbi’ne gönüllü katılan Şahin Bey, Balkan Savaşları’nda Çatalca Cephesi’nde, Galiçya’da 15’inci Kolordu’da, Sina Cephesi’nde de düşman birliklerine karşı kahramanca savaştı.
Tehlikeli vazifelere gönüllü katılan, vatanseverliği ve gayretleriyle dikkati çeken Şahin Bey, rütbesini teğmenliğe yükseltti. 1918 yılında İngilizlerle Sina Cephesi’nde süren muharebede esir düşen, Mısır’daki İngiliz esir kampında 1919 Aralık ayı başlarına kadar esir kalan Şahin Bey, ateşkesten sonra ise serbest bırakıldı.
“Düşman arabaları cesedimi çiğnemeden Antep’e giremez”
Ardından Harbiye Nezareti tarafından Urfa’nın Birecik kazası Askerlik Şubesi Başkanlığına tayin edilen Şahin Bey, işgal altındaki Antep’in vaziyetini görerek Antep’e dönmeye karar verdi.
Bu kapsamda Kilis-Antep yolunu kontrol altına alma vazifesi üzerine çalışmalara başlayan Şahin Bey, “Müsterih olunuz. Düşman arabaları cesedimi çiğnemeden Antep’e giremez.” sözleriyle adını tarihe yazdırdı.
Düşmana karşı büyük direniş gösteren Şahin Bey ve fedaileri, 3 Şubat ve 18 Şubat 1920’de tam donanımlı Fransız birliklerini büyük hezimete uğrattı.
Şahin Bey, zaferin ardından düşman kumandanına gönderdiği mektupta şöyle demektedir: “Kirli ayaklarınızın bastığı şu toprakların her zerresinde şüheda kanı karışıktır. Din için, namus için, hürriyet için ölüme atılmak bize, ağustos ayı sıcağında soğuk su içmekten daha tatlı gelir. Bir gün evvel topraklarımızdan savuşup gidiniz. Yoksa kıyarız canınıza.”
Andorya kumandasındaki 8 bin piyade ve 200 süvariden oluşan Fransız kuvvetleri, Antep’e ulaşmak için 25 Mart 1920’de yeniden saldırıya geçti.
Fransızlar’a karşı 4 gün boyunca direnen Şahin Bey, tek başına kalıncaya kadar mücadele etti.
Son nefesini verene kadar düşman ateşine karşılık veren Şahin Bey, 28 Mart 1920’de Elmalı Köprüsü’nde şehit edildi.