Üç sözden fazla değil bütün ömrüm, üç söz: Hamdım, piştim, yandım.
Hz. Mevlâna
B- PİŞTİM 2
4.
Bildim insan sözünde gizliydi dilinin altındaydı anlamı
Ben söz söyleyemem karşında izin vermezsen Pirim
Halimi arz edemedim kendimi sorguya çektim
Yüreğimin duldasında bekledi çekinik bir utanmayla söz
Nazar kıldı Hünkâr çıktım fildişi kulenin hazine odasından
Çöğgün bir teessürle suskunluğumu şerh etti ulu bir koca
İkrarım ve ahdim henüz söyleyemediklerimin içindeydi
Evvel kelâmdı âhir kelâm telâffuz edildi hayr lisanında
Yağmur yağdı Hüsamettin yazmaya başladı güller ışıdı
5.
Korkutmayan kolaylaştıran seçilmiş elçi cesaret verdi dilime
El açtım sözümle ulaştım Tanrı’ya biraz ezik biraz pişman
İnsan yalnızlığında başladı söze ihya oldu gönüller bir bir
Mavi derinliğinde dünya fethedildi sözün güzelliğiyle
İlhamını vahiyden alan hiçbir söz ürkütmedi ve yakmadı
Asude bahar ikindilerinde açtı yediveren gülleri söz gibi
Ve tesirinden sözün gözyaşı düştü yaprağına sanki bir çiğ tanesi
Söze simurg olmak istedim ötelerden müjdeler getirmeye
Bilgimi sözümden ölçmek için beni çağırdı Horasanlı üç eren
Kelimeler yetmeyince ve dilim dönmeyince anlatmaya
İmdada çağırdım can çalgısını mutriban geldi
İlk insanın cennetten getirdiğini öğrenince güzel sesi
Meftun oldum bahar dalında şakıyan bülbüle
Rebabın her telinde feryat ederken aşkın dili
Gökyüzünün dönüşünden aldı ahengini tanbur
Lâleler kudüm çaldı yaseminler oyuna kalktı
Kopuz mızrabını bekledi nazlanmadan verdi nağmesini
Haydi, Hamza Dede üfle ney’e semâ başlasın Yâ Hû