İsmet ÇAKIN

Rahmetli Atila İlhan hayatta olsaydı, “Hangi” serisi kitaplarına muhtemelen yeni birini daha eklerdi “HANGİ CUMHURİYET”.

Evet, Cumhuriyetin 101.yılını kutluyoruz. Ama Hangi Cumhuriyet derseniz büyük devrimci Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyeti değil bugünkü Cumhuriyet.  İçi boşaltılmış Laiklik ilkesinden ödün verilmiş, bütün fabrikaları satılmış, tersaneleri ve limanları satılmış; Adalet sistemi, Eğitim sistemi yerle bir edilmiş,  kadınları 2. sınıf insan durumuna düşürülmüş,  genç kızları –okutmadan- küçük yaşta evlendirilmeye çalışılan;  tarikatların, cemaatlerin cirit attığı; dini kullanarak, kendilerine maddi manevi çıkar sağlayan insanların Cumhuriyeti olmuş bir Ortadoğu ülkesinde yaşıyoruz.

Gençlerin, emekçilerin, yoksul kesimlerin umutsuzluğu yüzlerinden okunurken nasıl kutlayacağız bu Cumhuriyet Bayramını?

Bu Cumhuriyetin kuruluşunda Emperyalizme karşı verdiği savaşta, kalkınmanın lokomotifi konumunda olan Tarım ve Hayvancılığın bugün geldiği durumu görüp de nasıl kutlayacağız bu Cumhuriyet Bayramını?

Halkın sağlığı hiçe sayılarak yapılan altın madenciliği başta olmak üzere madenlerimizin yok pahasına tüketildiği bu günlerde, topraklarımızın, sularımızın, soluduğumuz havanın kirlenmesine sessiz kalarak mı kutlayacağız bu Cumhuriyeti? Tarikatların cirit attığı bir ülkede, Mafya çetelerinin cirit attığı ülkede,  Binlerce yetişmiş gencimizin beyin göçünü önleyemeyen bir ülkede nasıl kutlayacağız bu Cumhuriyet Bayramını?

Bir zamanların en gözde ulusları arasında gösterilirken, şimdilerde ise hiç bir alanda esamesi okunmayan, komşularının neredeyse tamamı ile arasında sorunlar olan bir ülke konumuna düşen, parası her geçen gün daha da değersizleşen bir ülkenin Cumhuriyet Bayramını kutlamak mı, yoksa şapkalarımızı önümüze koyup düşünmek mi?

Biz nerede hata yaptık?

Bugünkü iktidara sadece suçu yüklerseniz hiç bir yere varamayız. Bundan önceki iktidarların da bunda az ya da çok suçu var.

Önce hatayı kendimizde aramalıyız. Kendi çıkarlarımız mı, toplumun çıkarları mı? Önce bunun için düşünmeliyiz? Verdiğimiz oylar, kimlere gidiyor, oy verdiğimiz Siyasetçiler ne kadar doğru insanlar? Siyaset kurumunun geldiği ya da getirildiği durum ortadadır.  Siyaset kurumu ayrıcalıklı bir sınıf olmuş maalesef. Mecliste doğru düzgün bir işçi ya da memurun milletvekili seçildiğini gördünüz mü? Paranız yoksa siyaset yapmanız, milletvekili seçilmeniz bu ülkede maalesef çok zordur. Önce siyaseti doğru düzgün insanların yapacağı, zamanı gelince de ayrılmasını bileceği, koltuk sevdalısı olmayan insanların siyaset yapacağı, hırsızın, mafyanın, vb., kirli işlere bulaşmayan insanların siyaset yapmasının sağlanması gerekir. Bugünün Türkiyesinde maalesef ne iktidar cephesinde ne de muhalefet cephesinde böyle partiler yok denecek kadar azdır.

Vatandaş olarak bizler her şeyi başkasından beklemeyi adet edinmiş bir haldeyiz. Taşın altına elimizi koymayı, konfor alanından çıkmayı bir türlü beceremiyoruz. Başkaları bizim yerimize hakkımızı arasın, başkaları bizim yerimize mücadele etsin, bu uğurda gerekirse dayak yesin, hapse girsin, hatta hatta ölsün. Ama bize bir şey olmasın, sıcak yuvamızda, huzurlu bir şekilde ömür sürelim, içkimizi yudumlayalım, memleketi içki masalarında kurtaralım vs.vs.

Önce inandığımız fikirler neyse bu uğurda çaba sarf edeceğiz, ama bunu yaparken yalnız yapmayacağız. Örgütlü olarak yapacağız hatta birden çok dernekte örgütte çalışmak gerekiyorsa çalışacağız. Bizim fikirlerimize en yakın parti hangisi ise bu partiye üye olmak ve örgütlü olarak çalışmak gerekmektedir. Yaşımızın hiç önemi yok. Yaşlı edebiyatı yapmadan, örgütlü olmak ve çalışmak ve bu uğurda bedel ödenmesi gerekiyor ise de ödenecektir. Ülkenin geleceğine bir tuğla da biz koymalıyız. Yoksa Sosyal medya üzerinden sadece yazarak birilerinin gönderilerini kopyala yapıştır yaparak bu işler düzelmez.

Cumhuriyetin 2. Yüzyılına girerken toplumun her kesimini kucaklayan, kadın erkek eşitliğine önem veren, Çağdaş- Laik- Demokratik ve Tam Bağımsız bir Türkiye hayalini tekrar pratiğe döktüğümüz yaşanabilir bir ülkeyi bizden sonra gelecek kuşaklara bırakacağımızın hayali ile Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.