ABD’nin Orta Doğu’ya vermek istediği yeni şekli, ABD’li Profesör Noam Chomsky 1983’te yayımlanan “Kader Üçgeni” adlı kitabında kaleme alır. Kitapta, Kudüs Amerikan Girişimcilik Enstitüsü’nün raporuna yer verir. Bu raporda şu bilgiler vardı: “Orta Doğu’da ulusalcılık ve ulusal kimlik yok edilmeli, bunun için de Orta Doğu Osmanlılaştırılmalıdır. Böylece bölgede Batı çıkarlarına karşı çıkacak ulusal güç ve direnç kalmayacak, sistemlerin çarkları rahatlıkla işleyecektir. ABD için en tehlikeli düşman ve tehdit, bağımsızlık tehdididir.” Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) fırtınasıyla Irak, Suriye, Libya’nın parçalanması, ABD hedefinin kaçıncı halkası?
*****
Dr. Naim BABÜROĞLU[i]
Batı ülkeleri, günümüzde Kürt ve Siyasi İslam üzerine şekillendirdikleri Orta Doğu politikalarını, Mustafa Kemal Paşa‘ya karşı da uygulamışlardı. İstanbul’daki İngiliz Yüksek Komiseri Amiral Sir A.Calthorpe, 1919’da Dışişleri Bakanı Lord Curzon’a gönderdiği gizli raporda şöyle yazıyordu: “Binbaşı Noel (İngiliz ajan), Kürt şefleriyle görüş birliğine varırsa, bundan büyük faydalar sağlayacağını söylüyor… Kürtler henüz Mustafa Kemal’e karşı ayaklanmadılar ama Noel bunu başaracağından emin.”(1)
İngiliz Ajanı Noel, Elazığ Valisi Ali Galip ile birlikte Sivas Kongresi’ni basmayı bile düşündü, fakat başaramadı. Mustafa Kemal Paşa, 1919’da Sivas Kongresi’nde yaptığı konuşmada şunları söyledi: “İngilizlerin amacının, para ile ülkemizde propaganda yapmak ve Kürtlere Kürdistan kurma sözü vererek onları aleyhimize ve bize karşı suikast düzenlemeye yöneltmek olduğu anlaşılmış, karşı önlemler alınmıştır.¨(2) Tarih tekerrürden ibaret değil mi?
1925 yılında, Bağdat’taki Fransız Yüksek Komiserliği, Paris’e gönderdiği gizli raporda, 13 Şubat 1925’te doğuda çıkarılan Şeyh Sait isyanı ile ilgili şunları yazar: “Şeyh Sait ayaklanması kendiliğinden birdenbire ortaya çıkmadı. Kürdistan dağları yabancıların kışkırtması ve desteği ile ayaklandı. Bu bölgede ortaya çıkan olaylar, İngilizlerin uğradıkları yenilgiden sonra hiç affetmedikleri Mustafa Kemal’e karşı yürüttükleri siyasetin bir parçasıdır. Kürt ayaklanması bundan daha iyi koşullarda patlak veremezdi. Ayaklanma, Türklerin Musul üzerindeki iddialarını araştıran komisyonda, Türklerin kendi topraklarındaki Kürtler arasında bile huzuru sağlayamayacağını gösterecekti.”(3) Şeyh Sait’in İngilizler tarafından kullanılması gerçeği, bu raporda çok açık anlatılmamış mı? Günümüzde kullanılan aktörlere bakıldığında, tarihin ne güzel bir ayna olduğu ortaya çıkmıyor mu?
ABD’nin Orta Doğu’ya vermek istediği yeni şekli, ABD’li Profesör Noam Chomsky 1983’te yayımlanan “Kader Üçgeni” adlı kitabında kaleme alır. Kitapta, Kudüs Amerikan Girişimcilik Enstitüsü’nün raporuna yer verir. Bu raporda şu bilgiler vardı: “Orta Doğu’da ulusalcılık ve ulusal kimlik yok edilmeli, bunun için de Orta Doğu Osmanlılaştırılmalıdır. Böylece bölgede Batı çıkarlarına karşı çıkacak ulusal güç ve direnç kalmayacak, sistemlerin çarkları rahatlıkla işleyecektir. ABD için en tehlikeli düşman ve tehdit, bağımsızlık tehdididir.” Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) fırtınasıyla Irak, Suriye, Libya’nın parçalanması, ABD hedefinin kaçıncı halkası?
ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Orta Doğu Direktörü Graham Fuller, 1990’da şunları söyler: “Kemalizm bitti. Dünyadaki bütün liderler gibi o da sonsuza dek yaşayacak bir ürün veremedi. Oysa İncil ve Kur’an hâlâ veriyor. Bu nedenle, kendisine entelektüel güven duyan Türkiye, İslam’ın günlük yaşamdaki yerini almasını yeniden düşünmelidir.”(4) Türkiye’de günümüzde yaşanan gelişmelere, kutuplaşmaya ve tartışmalara bakın…
ABD’nin etkili Dışişleri eski Bakanı Kissinger 2014 yılında, Amerikan NBR Radyosuna verdiği demeçte, “1919-1920 yıllarında yapılan ittifaklarla kurulan ulusal sınırlar bir bütün olarak yıkılmalıdır” dedi.(5)
2017 yılının son gününde, PYD/PKK terör örgütünün sözde üst düzey komutanlarından Siyabend Velad, Pentagon’un kendilerine, “Türkiye sınır boyunda 100 bin kişilik ordu kurun, tüm gücümüzle yanınızdayız” dediğini aktardı.(6) Bugün, sayının yaklaşık 60 bin olduğu söyleniyor… Az kalmış…
4 Ocak 2018’de, Fransız Hükümet Sözcüsü Griveaux, Suriye’de yakalanan Fransız vatandaşlarının Türkiye’nin “terör örgütü” olarak kabul ettiği PYD mahkemelerinde yargılanmasını saygıyla karşıladıklarını söyledi.(7) Böylece Fransa, PYD/PKK terör örgütünü meşru bir devlet olarak gördüğünü açığa vuruyordu.
PYD/PKK terör örgütü tehdidi gün geçtikçe büyüyor. ABD’nin desteğiyle yaklaşık 60 bin silahlı teröriste sahip bir devletçik oluşturularak, Kuzey Irak’la bütünleştirme adımları atılıyor. Türkiye, ABD’nin “Barış Pınarı” operasyonunu durdurma baskısına “hayır” diyebilmeliydi. “Barış Pınarı Harekatı”nda planlanan askerî hedefler gerçekleştirilerek, politik amaçlar karşılanmalıydı. Olmadı. Geç kalındı.
Papa, 8 Mart 2021’de Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ni ziyaret etti. Ziyaret anısına bir pul tasarlandı.(8) Pulda yer alan haritada, Sivas, Erzincan, Erzurum, Kars ve güneyi; İskenderun, Gaziantep, Mardin, Hakkâri ve kuzeyi “Kürdistan” olarak gösterilmiş. Irak ve Suriye parçalandı. PKK/PYD terör örgütü devletçik haline getirildi. Sığınmacı akını ve pulda yer alan bu harita. Büyük Atatürk‘ün ve o kahraman kuşağın çöpe attığı ölüm fermanı SEVR’i unutmadılar. Ceplerinden çıkarmak için fırsat kolluyorlar.
“Tarih ulusların tarlasıdır, ne ekerseniz onu biçersiniz.”
Ve tarih bir dikiz aynası, arada bir bakılması gereken…
Kaynakça:
(1) Uğur Mumcu, Kürt-İslam Ayaklanmaları, Tekin Yayıncılık, 1995.
(2) Uğur Mumcu, Kürt-İslam Ayaklanmaları, Tekin Yayıncılık, 1995.
(3) Bitmeyen Oyun, Metin Aydoğan, Umay Yayınları, İzmir, 2005.
(4) Cumhuriyet Gazetesi, 26 Şubat 1990.
(5) Mehmet Yuva, Aydınlık Gazetesi, 10 Eylül 2014.
(6) www.gunes.com, 30 Aralık 2017.
(7) Karar Gazetesi, 5 Ocak 2018.
(8) (Erişim, 29 Nisan 2022, 13.49).
——————————————————————–
Kaynak:
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/beka-sorunu-buyuyor-538035h.htm
[i] Emekli General