Açık Mektup (2)

Evet, nerde kalmıştık? ”NE MUTLU SEVGİ OLANLARA.” demiştik.

Sevgi, çeşitli nedenlerin bir araya gelip mutluluk hormanlarını artırması, her günümüzün elimizde kaşıklarla döne döne oynamak olmadıgını hepimiz biliriz. Yaşamaktır, can olmaktır, canan olmaktır sevgi. Eyi günlerimiz, mutluluktan uçuyormuşuz gibi hissettigimiz günler oldugu kadar, sanki yüregimize odun yıgıp ateşe vermişler gibi, ateşlerde de yandık ama, saygımız, hoşgörümüz, güvenimiz sevgi oldu, sevgi olarak yaşadık.

Yüz yıllardır insanlar hac’a giderler, umreye giderler, Safa-Merve arası koşarlar, Hz. Hacer validemizin koşmalarıdır, o koşmalar. Ve biz, Hz. Hacer validemizin, o koşmalarını, çaresizligini, Zemzem suyunu, hakikaten anlıyanlardanız. Sanki gök delinmişcesine yagan yagmurun altın da, kucagım da Kagan Yusuf, peşimde Mehrigül teyzeniz, en arkada da Gökçen ablanız, yolun bir aşagısına, bir yıkarısına koşuyoruz, en az on kere koştuk, ALLAH aşkına durdur arabayı, oglum ölüyor! arabayı durdurmadı, durdurmadıgı gibi heyhat koşturdu getti, bunları amaneeeey amaney, biz şöyle çile çektiiik, böyle çile çektik, demek için anlatmıyorum.

Rüyalarıma girerdi, bazan bir bebek, bazan bir çocuk, bazan bir delikanlı, ama konuşmazdı, çünkü her gün kırk kere, Ya Rabbi, sana sıgınırım, senden yardım dilerim” derdim, derdim ama bir beşere yalvarmıştım, ALLAH için durdur arabayı, oglum ölüyor diye feryad etmiştim, her gün yüzlerce çocugun açlıktan öldügünü, savaşların yıkımları arasın da kaldıgını, dünyamızın, ki cennetin fihristidir dünyamız, cehenneme çevrildigini unutmuş, bir beşere yalvarmıştım.

Bize anamızdan, atamızdan, yedi göbek ötemizden gelen kadim yaşama bilgileridir, saygı, sevgi, hoş görü, güven, hatalarımıza pişmanlıklarımız, ki tövbelerimizdir, kullara teşekürlerimiz, ki HAKK’ın bize sundugu nimetlere şükürlerimizdir ve ve insanlıgın içinde el eminler olmakta görevimizdir.

Yaşamadıgınız heç bir şeyi yaşatamazsınız, sevgi mi diyorsunuz, yaşayacaksınız, sevginin hakkını tastamam vereceksiniz, yoksa sevgi demeleriniz lakırdıdan öte gitmez. Geçen hafta Mehrigül teyzeniz, sanki taze gelin, yüzü al al, Ekrem efendi seni çok seviyorum, ALLAH senden razı olsun dedi. Yaaa işte böyle sevgiyi yaşamak.

Sizlerin sahip oldugu imkanlar bizim zamanımızda yoktu, bir şeyi bilmek istersek, hocalarımıza sorardık, kütüphanelerde araştırırdık. Eh yani eyilerden olabilmek için de çabalarımız olurdu, ama yardım etmek, düşenin elinden tutvermek, aglıyanın göz yaşlarını silivermek için bile imkanlarımız çok azdı. Ama sizlerin şansı, bu şansın getirdigi imkanlar çok fazla, sahip oldugumuz engin kültürümüzü eyice bir ögrenin, kısa kısa paragraflar halinde yazın, veya ülkemizin yetiştirdigi kıymetlilerimizin yazdıkların dan seçin Türk kültürünü anlatan bu paragrafları, ki almanca birinci diliniz, Türkçe ana diliniz, ingilice, fransızca, ispanyolca yabancı dilleriniz, ki çapraz tercüme yapacak kadar da bilirsiniz, tercüme edin, internette buldugunuz adreslere gönderin, sözlü de olabilir, yazılıda olabilir, dünyamız bir ateş çemberi için de, savaşlar ve kötülükler ve bazı ülkelerde kötülükler kurumsallaşmış, o kötülükler içinde mazlumların gözünden akan yaş degil kan, emekleri sömürülmüyor, somuruluyor. Diyebilirsiniz, Ekrem amca biz yazamayız, bilgimiz mi yetmez diyorsunuz? hemen ismi aklıma gelen ülkemizin yetiştirdigi kıymetlilerimiz var, bilgedirler, Etem Yeşilyurt hocam deyip mevzuyu açıklayın, kültürümüzden insanlıga sunacagınız bir yazı isteyin, yazmıştır araştırın bulursunuz, yada Mehmet Ali Kalkan hoca nın yazdıklarına bir bakın, insanlıgın eyiligine olacak pek çok yazı bulursunuz, Yener Özen hoca, psikolojiyi bilir, alanıdır, lakin çok daha önemlisi, ilim ve irfanın ete kemige bürünmüş hali olan Yener hoca toplumculugu da bilir, yardımını rica edin, inanıyorum, Etem hoca da, Mehmet Ali hoca da, Yener hoca da işleri başlarından aşmış olmasına ragmen sizlerin eyilerden olma, eyilikler yapma çabalarınıza yardımcı olurlar ve seve seve yaparlar.  Muhittin Gümüş hoca, Faruk Korkmaz hoca bilgeligin ötesin de gönül adamıdırlar, yazdıklarını okuyun, bu bilgilerle gelecegi görün, ve insanları içinde eminler olun. (Deyip noktayı koymalıyım, laf uzadı) ALLAH izin verirse 3. mektupta gençlerle yaptıgım konuşmaya devam edecegim.

Sevgi ALLAH a

Yazar
Ekrem ÖZKAN

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen