Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler örgütü, zaman zaman, ülkemizdeki basın ve medya özgürlüğü kısıtlamaları ve tutuklu gazetecilerin yüksekliği konularını eleştiriyor.
Bu konuda alınacak tedbirler, ülkemize sermaye girişini artıracak; ülke notunun yükselmesine katkı sağlayacak ve piyasa sistemi ile olan bağlantımızı güçlendirecek tedbirlerdir. Cumhurbaşkanı adaylarının hepsi, güçlü ve uluslararası sistemle entegre bir ekonomiye sahip olmak isteyeceklerdir.
*****
Yaman TÖRÜNER
Basın Konseyi, 24 Haziran’da yapılacak seçimlerde Cumhurbaşkanı adayı olan 6 siyasetçiye birer mektup göndererek, çağrıda bulundu. Adayların, ifade ve basın özgürlüğü, halkın haber alma hakkı, tutuklu gazeteciler, basın meslek ilkeleri konularındaki endişelerin giderilmesi hususlarında, halk nezdinde söz vermelerini istedi.
***
Anayasamızda; “Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına saygılı, laik, demokratik, sosyal bir hukuk Devletidir”, “Basın hürdür, sansür edilemez”, “Devlet, basın ve haber alma hürriyetlerini sağlayacak tedbirleri alır” hükümleri yer alıyor.
Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler örgütü, zaman zaman, ülkemizdeki basın ve medya özgürlüğü kısıtlamaları ve tutuklu gazetecilerin yüksekliği konularını eleştiriyor.
Bu konuda alınacak tedbirler, ülkemize sermaye girişini artıracak; ülke notunun yükselmesine katkı sağlayacak ve piyasa sistemi ile olan bağlantımızı güçlendirecek tedbirlerdir. Cumhurbaşkanı adaylarının hepsi, güçlü ve uluslararası sistemle entegre bir ekonomiye sahip olmak isteyeceklerdir.
Salt bu nedenle bile, Cumhurbaşkanı adaylarının “Basın ve Medya Özgürlüğü” konusuna değinmeleri gerekiyor.
Basın Konseyi
Basın Konseyi, Cumhurbaşkanı adaylarının;
– Yukarıdaki Anayasal hükümleri sonuna kadar savunacaklarına,
– Bunları hayata geçirmek için ellerinden gelen her şeyi yapacaklarına,
– Bu hükümlerin ihlalleri karşısında duracaklarına, söz vermelerini istiyor.
Konsey ayrıca, “Demokrasiye ve hukuk devletine inandığına emin olduğumuz tüm Cumhurbaşkanı adaylarımızın, şu hususları açıkça beyan etmelerini beklemekteyiz” diyor. Konsey’in vurguladığı konular, şöyle:
– Basın özgürlüğü, halkın haber alma hakkı ve basının görevini serbestçe yapması demokrasinin temel ve vazgeçilmez değerlerinden biridir.
– Uluslararası standartlara göre meşru gazetecilik faaliyeti sayılan eylem ve söylemleri nedeniyle hiçbir gazetecinin, hiçbir gerekçeyle, hiçbir bahaneyle yargılanması düşünülemez.
-Yukarıdaki ilke saklı kalmak kaydıyla, gazetecilerin görevleriyle bağlantılı kovuşturmaların ve yargılamaların tutuksuz yapılması esastır.
– Basın organlarının ve mensuplarının özgürce faaliyet göstermesini sağlamak için gerekli tüm önlemleri almak, siyasal iktidarın öncelikli görevidir.
– Siyasal iktidar, kamusal işlemlerde ve tasarruflarda bulunurken bütün basın organları karşısında tarafsız ve eşit mesafede olmalıdır.
– TRT ve Anadolu Ajansı, kuruluş kanununda açıkça belirtildiği üzere, kamu yararını gözeterek, tarafsız ve bağımsız şekilde yayın yapmakla görevli bir kurumdur. RTÜK’ün tüm medya organlarına eşit mesafede ve halkın haber alma hakkını gözeterek kararlarını vermesi asıldır.
Güveni artırmak
Böyle bir açıklama, uluslararası ortamda, ekonomimize ve siyasetimize olan güveni arttıracaktır. Muhtemelen, içinde bulunduğumuz döviz krizi ile ilgili sıkıntıların bir bölümü de bu sayede çözülecektir.
———————————-
Kaynak:
http://www.milliyet.com.tr/yazarlar/yaman-toruner/basin-ozgurlugu-cagrisi-2672872/