Çin ve İran’ın önderliğinde alternatif bir yol açılması olasılığı bu iki ülkenin çeşitli ayrıcalıklara sahip olabilecekleri hakkında kimi görüşleri ortaya çıkarmaktadır. 2014’ten beri Yemen’de ülkenin kuzeybatısındaki Husi devrimci hareketi ile hükümet arasında şiddetli ve uzun süreli iç savaş ise birçok noktada İran’a Kızıldeniz’e erişim kontrolünü verme ihtimalini taşımaktadır.[8] Ayrıca İran, Uluslararası Kuzey-Güney Ulaştırma Koridoru’nun (INSTC) hızlı bir şekilde etkisini arttırmanın kendisine bölge rekabeti açısından önemli bir koz sağlayacağına inanmaktadır. INSTC ek olarak, iki yıl önce açılan batı Çin ile İran arasındaki demiryolu bağlantısının etkinliğini arttırarak İran’ın Kuşak-Yol’da kilit bir rol almasını sağlayarak, konumunu güçlendirecektir.[9]
*****
Şevval Beste GÖKÇELİK
27 Mart günü Çin ile İran arasında uzun zamandır müzakere edilen ticaret, yatırım ve savunma anlaşması imzalandı. 25 yıl sürecek olan anlaşmanın ayrıntıları hakkında henüz kapsamlı bir bilgi paylaşılmamış olsa da Çin bu anlaşma doğrultusunda ABD’nin uyguladığı yaptırımların etrafından dolaşarak İran’dan petrol satın alabilecek ve karşılığında İran’da yatırım yapacaktır.[1] Anlaşmayla ilgili olarak Çin’den gelen açıklamaya göre İran’la ilişkiler kalıcı ve stratejik bir biçimde gelişecektir. Anlaşmanın enerji ve altyapı gibi sektörlerdeki Çin yatırımlarını kapsaması beklenmektedir. İran basınına yansıyan haberlere göre ise anlaşma “başarılı diplomasinin” bir sonucu olarak değerlendirilmiş ve konuyla ilgili olarak İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin danışmanı “Bir ülkenin gücü, koalisyonlara katılma kabiliyetinde yatar, tek başına kalmakta değil” şeklinde bir beyanda bulunmuştur.[2]
23 Mart’ta Süveyş Kanalı’nın iki yakası arasına sıkışan ve günler boyunca gemi trafiğini durduran kargo gemisi kitlesel bir kesintiye neden olmuştur. Tayvanlı Evergreen Shipping şirketi tarafından işletilen Ever Given konteyner gemisiyle ilgili olay, Süveyş Kanalı’nın küresel tedarik rotası olarak önemini bir kez daha ortaya koymuştur. Gemi, kanaldaki geçiş yolunu tıkadığı her gün küresel ekonomiye günde 9 milyar dolar zarara neden olmuştur. Küresel ticaretin yüzde 15’inin Süveyş Kanalı’ndan geçtiği göz önüne alındığında, bu şaşırtıcı bir sonuç değildir.[3] 2020 verilerine göre Asya ile Avrupa arasındaki ticaretin de yüzde 80’i Süveyş Kanalı üzerinden akmaktadır.[4]
Bu durum küreselleşen pazarların ne kadar savunmasız hale geldiğine dair bir uyarı olarak görülmelidir. Yaşananlar küresel ticareti ve onun yollarını korumanın ve tedarik hatlarını açık tutmanın önemini ortaya koymuştur. Süveyş Kanalı’nın her iki ucunda da deniz trafiğinin yoğunlaştığı esnada, Çin Demiryolu Grubu’nun kargo bölümünün taleplerinde ve siparişlerinde artış görülmüştür. Bununla beraber Çin, demiryolu bağlantısının kapasitesini genişletmek ve teslim süresini azaltmakla kalmayıp, aynı zamanda Çin’den Avrupa’ya daha fazla malın karadan akmasını sağlamak için maliyeti düşürmek adına yeni önerilerde bulunmuştur.[5] İran ise, Süveyş Kanalı’na alternatif olarak Hindistan’ı İran’dan geçerek Rusya’ya bağlayan kuzey-güney ticaret koridorunu yıllardır desteklemektedir. İranlı yetkililer açısından önerilen nakliye hattı zaman bakımından ve Süveyş Kanalı’na kıyasla yüzde 30 oranında maliyet tasarrufu sağlamasından dolayı iyi bir seçenek olarak görülmektedir.[6] Süveyş Kanalı’na alternatif olabilecek kimi projeleri savunan iki devlet olan İran ve Çin arasında imzalanan anlaşma sonrasında Süveyş’in yerine kullanılacak yeni bir yolun açılmasına ilişkin tartışmalar yoğunlaşmıştır. Bu ikili, anlaşmayla birlikte yakınlaşırken, aynı zamanda Kanal’ın Kızıldeniz girişine yakın stratejik noktalara yerleşmektedir. Bu, her iki ülkenin de Mısır’ın Hint Okyanusu’ndan Süveyş’e erişimi üzerindeki kontrolünü zayıflatabileceği ihtimalini gündeme getirmektedir.[7]
Çin ve İran’ın önderliğinde alternatif bir yol açılması olasılığı bu iki ülkenin çeşitli ayrıcalıklara sahip olabilecekleri hakkında kimi görüşleri ortaya çıkarmaktadır. 2014’ten beri Yemen’de ülkenin kuzeybatısındaki Husi devrimci hareketi ile hükümet arasında şiddetli ve uzun süreli iç savaş ise birçok noktada İran’a Kızıldeniz’e erişim kontrolünü verme ihtimalini taşımaktadır.[8] Ayrıca İran, Uluslararası Kuzey-Güney Ulaştırma Koridoru’nun (INSTC) hızlı bir şekilde etkisini arttırmanın kendisine bölge rekabeti açısından önemli bir koz sağlayacağına inanmaktadır. INSTC ek olarak, iki yıl önce açılan batı Çin ile İran arasındaki demiryolu bağlantısının etkinliğini arttırarak İran’ın Kuşak-Yol’da kilit bir rol almasını sağlayarak, konumunu güçlendirecektir.[9]
İran-Çin stratejik ortaklık anlaşmasının imzalanması ile Süveyş Kanalı’ndaki Ever Given olayı arasındaki olağanüstü kesişme, Kuşak-Yol Girişimi’nin lehine olacak ve Avrasya bütünleşmesine yenilenmiş bir bağ kazandıracaktır. Avrasya’da yer alan kara demiryolu koridorları Kuşak-Yol Projesi adına önemlidir. En kilit kara koridoru Sincan-Kazakistan yoludur; daha sonra Rusya ve ötesini birbirine bağlayan yollar önem arz etmektedir. Önemli bir diğer rota ise Orta Asya ve İran’dan Türkiye’ye, Balkanlar’a ve doğu Avrupa’ya kadar uzanan hattır. Taşınan yükün hacmi konusunda deniz yolu ile rekabet etmek zaman alabilir, ancak nakliye süresindeki önemli azalma, kara ve demiryollarını işlevsel hale getirecektir.[10] Bütün bu gelişmelere yanıt olarak Batı, bölgede her iki gücün de kontrol edilmesini sağlamak amacıyla ilk olarak, İran’ın Yemen’de bir yer edinmesini engellemeye, ikinci olarak ise Çin’in Afrika Boynuzu’nda daha fazla genişlemesini önlemeye çalışmalıdır. Aksi takdirde Batı için hasar, Ever Given konteyner gemisinin neden olduğundan çok daha büyük olabilir.[11]
Dipnotlar
[1] Jeremy Bowen, “Çin-İran anlaşmasıyla kurulan ‘stratejik ortaklık’ Orta Doğu’yu nasıl etkileyebilir?”, BBC News Türkçe, 31 Mart 2021, https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-56587801
[2] “Çin ve İran 25 Yıllık İşbirliği Anlaşması İmzaladı”, Amerika’nın Sesi, 27 Mart 2021, https://www.amerikaninsesi.com/a/cin-ve-iran-25-yillik-isbirligi-anlasmasi-imzalad%C4%B1-/5830684.html
[3] Robert Tyler, “The Next Suez Crisis: China and Iran”, The Euro-Gulf Information Centre, March 31, 2021, https://www.egic.info/next-suez-crisis-china-iran
[4] Frank Chen, “Suez Canal logjam boosts China-Europe rail link”, Asia Times, March 30, 2021, https://asiatimes.com/2021/03/suez-canal-logjam-boosts-china-europe-rail-link/
[5] Chen, “Suez Canal logjam boosts China-Europe rail link”.
[6] Muhammad Khubaisah, “Iran proposes alternative shipping line to Suez Canal”, Anadolu Agency, March 28, 2021, https://www.aa.com.tr/en/middle-east/iran-proposes-alternative-shipping-line-to-suez-canal/2190717
[7] Tyler, “The Next Suez Crisis: China and Iran”.
[8] Ibid.
[9] James M. Dorsey, “Flying Under the Radar: Iranian Alternatives to Suez and Belt and Road”, InsideArabia, July 21, 2020, https://insidearabia.com/flying-under-the-radar-iran-india-russia-alternatives-to-suez-and-belt-and-road/
[10] Pepe Escobar, “China-Iran pasct paves way for alternative to Suez”, Asia Times, April 2, 2021, https://asiatimes.com/2021/04/china-iran-pact-paves-way-for-alternative-to-suez/
[11] Tyler, “The Next Suez Crisis: China and Iran”.
——————————————————
Kaynak:
https://avim.org.tr/tr/Yorum/CIN-IRAN-ANLASMASI-VE-SUVEYS-KANALI-NA-ALTERNATIF-YOL-TARTISMALARI