Cuma Namazı Kadın Erkek Bütün Müminlere Farzdır

Cuma Namazı Kadın Erkek Bütün Müminlere Farzdır

(Cuma Namazı Birlikte Kılınan Öğle Namazıdır)

 

Prof.Dr. Orhan ARSLAN

*****

ALLAH NE DİYOR

“Siz ey iman edenler! Cuma günü namaza çağrıldığınızda, alışverişi keserek Allah’ın öğüdüne koşun! Eğer (hayır ile çıkar arasındaki farkı) bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır (Cuma 62/9).”

 

KURAN ARAPÇASINDAKİ HİTABIN KAPSAMI

Arapça kelimelerde ve fiillerde erkeklik ve dişilik özellikleri bulunmasına rağmen, kadın ve erkeğin topluca zikredildiği topluluğa erkek fiil kipleriyle seslenilmektedir. 

Bu sebeple, Kur’an’da erkek siygasındaki hitaplar, kadınları da kapsamaktadır, yalnızca erkekler kastedilmemektedir (Ancak, tamamen erkeklere has olan özel ilahî emirler ve hitaplar bunun dışındadır.)

 

VAHYİN HİTABI İNSANADIR, ERKEK KADIN AYRI DEĞİLDİR

Kur’an ve sahih sünnet İslam’ında hitaplar erkek kadın ayrı değil, “Ey iman edenler, Ey insanlar” ifadeleriyle hem erkekleri hem de kadınları kapsamaktadır.

 

ALLAH RESULÜ NE DİYOR

Hz. Peygamber mümin kadınların, cemaatle günlük namazları ve Cuma namazı ile bayram namazlarını eda etmelerini teşvik etmiş, onlara bu konuda her türlü kolaylığı sağlamıştır. 

Onlar için Mescid’de bir kapı ayırmış, namazda da kısa okumuş, namaz için ayrı saflar düzenlemiş, Mescid’den erkeklerden sonra çıkmalarını sağlamıştır.

Saadet asrında kadınlar, Namaz ve önemli toplantılar için Mescid’e geldikleri gibi, Resulullah’ın sohbetlerine iştirak etmişler, savaşa katılmışlar, tarım ve ticaretle de meşgul olmuşlardır. Resulullah’ın eşlerinden Hz. Hatice bu devrin en meşhur tacirlerinden biri olduğu gibi, Hz. Aişe de en büyük âlimlerinden biriydi.

Hz. Peygamber, evli kadınlardan Mescid’de namaz kılmak isteyenlere kocalarının engel çıkarmamalarını istemiştir. “Allah’ın kadın kullarını Allah’ın mescitlerine gelmekten menetmeyiniz” buyurmuştur.        

 

DİYANET İŞLERİ BAŞKANI NE DİYOR

“Camilerde en büyük alan erkeklere açıkken kadınlara küçük, kuytu bir yer ayrılıyor. Bu bile sanki dinin kadını ikinci sınıf gördüğü algısına neden olmuyor mu?”

“Diyanet İşleri Başkanı olarak son 5 yıl içinde en çok mücadelesini verdiğim konu budur. Ben çok ciddi bir çalışma yaparak bütün camilerde kadınların kubbeyi ve mihrabı görebilecek şekilde, cemaate katılımını sağlayacak özel mekânların yapımı için genelgeler gönderdim. 

Elimizdeki bazı kitaplarda, “Kadının camide değil evinde namaz kılması, evinde de karanlık odada kılması uygundur” denir. Bu yanlış bir içtihattır. Bilakis Sevgili Peygamberimiz’in zamanında kadının katılmadığı hiçbir vakit namazı, cuma namazı yoktur.”

“Hz. Peygamber döneminde kadın ve erkek aynı mekânda mı namaz kılıyordu? Sadece kadınlar arkadaydı, erkekler öndeydi.

“Kadın ve cami konusunu, Peygamber’in kaybolmuş bir sünneti olarak görüyorum. Camilerimizi yaparken, mimarimizi planlarken, Diyanet’in yanı başındaki Ahmet Hamdi Akseki Camii’nin iç kısmını dizayn ederken mimarlara “Kadınlar için öyle bir namaz mekânı yapın ki erkekler orada kılmak istesin” dedim. Hakikaten öyle oldu.”

 

DİN ALLAH’INDIR

İslam tevhid dinidir ve Şari’i sadece Allah’tır. Bir başkasının Allah’ın vekili olma ve O’nun adına hareket ederek dinde hüküm koyma anlayışı Kur’an’a aykırıdır, kimsenin de böyle bir yetkisi yoktur.

 

KADIN ERKEK KULLUKTA EŞİTTİR

İslam bütün insanların dinidir. İnanç, ibadet ve ahlak esaslarında kadın erkek ayırımı yapmaz.

İslam’da erkek ve kadının kulluğunu, hak ve mesuliyetini tesbit edip açıklayan Allah’tır. Ne erkeğin Allah’a kulluğu kadına, ne de kadının kulluğu erkeğe bağımlıdır.

 

KURAN YALNIZCA ERKEKERİN KİTABI DEĞİLDİR

Namaz, oruç, zekât, hac ve cihad gibi ibadetler müminlerin tamamına farz kılınmıştır. ilahî mesajda “Ey inananlar” (Ya Eyyuhelleziyne Amenu) umumî hitabı kullanılmıştır. Çünkü Kur’an sadece erkeklerin veya yalnızca kadınların Kitabı değildir.

Kur’an-ı Kerim kadın hakları ile yüklü bir kitaptır.

 

İSLAM’IN TANIDIĞI HAK MI, ERKEKLERİN TANIDIĞI HAK MI?

Müslüman ülkelerdeki Kur’an ve sünnetin kadınlara tanıdığı haklar yerine, erkeklerin vicdanına bırakılan bir hak anlayışı ortaya çıktı. Eğer bu konuda birtakım yanlışlıklar ve haksızlıklar varsa bunların sorumlusu İslam değil, Müslüman erkeklerdir.

 

UYDURMA VE YANLIŞ RİVAYETLER

“Kadının cihadı, kocasına itaat etmektir, mükellefiyeti eviyle ve kocasıyla meşguliyettir, yeri ise evidir” diyen ve ataerkil zihniyetle kadına hak tanıyan çevreler bu durumdan faydalanmış, bu düşünceleri geçerliliğini korudukça da rahat etmişlerdir.

“Camiler erkeklere dar geliyor, bir de kadınlar gelirse ne olur, kadınlar cuma namazına gelirse eve, çocuklara kim bakacak?” gibi bahaneler safsatadır.

 

İSLAMDA KADIN

İslam’da kadın, ne ikinci sınıf bir varlık ve şehvet, süs ve eğlence aracıdır ne de evine kapatılarak bir takım doğal haklarından, dinî vecibelerinden mahrum edilen erkeğin hizmetçisi yapılan bir varlıktır.

 

KADININ TOPLUMDA ÖNEMİ

Hâlbuki İslam âleminin yüzyıllardan beri geri kalmışlığının ve perişanlığının ana sebeplerinden birisi, kadının sosyal, ekonomik, politik, pedagojik ve ticarî hayatın dışına atılması, bilgisiz, kültürsüz ve bilinçsiz bir yapıda tutulmasıdır. 

Bilâkis, Müslümanların diriliş ve uyanışı, çağdaş uygarlık ve refah düzeyine ulaşışı da önemli ölçüde kadınların evin, ailenin, kültür ve sanat hayatının, iş ve meslek kurumlarının asıl öğeleri konumuna gelmeleriyle mümkün olacaktır.

 

CUMA NAMAZINDAN MENETMEK KADINLARA ZULÜMDÜR

Cuma namazı, tıpkı diğer namazlar gibi,  vahiyle her mükellef Müslümana farz kılınmıştır. Bir iki kişinin verdiği habere dayanarak “Cuma namazı mümin kadınlara farz kılınmamıştır” demenin, mümin kadınları Cuma namazının edasından, nimetlerinden ve mükâfatından mahrum bırakmak büyük bir yanlışlık ve zulümdür.  

Çünkü Cuma namazı sürekli bir eğitimdir ve mümin kadınların yetişmesine, kültürlü, bilgili ve bilinçli olmasına önemli katkıda bulunacaktır. Kadınları bu eğitimden men etmek, onlara yapılan en büyük haksızlıktır.  

 

DÜNYADAKİ İSLAM İMAJINA ETKİSİ

Cuma namazının kadınlara farziyeti konusu, Dünyadaki İslam imajına da etki etmektedir.

Kur’an ve sahih sünnetin ışığında, kadının dinî tekliflerdeki konumuna yaklaşılmazsa, “İslam kadınların haklarını gasp etmiştir, kadınları ikinci sınıf varlık kabul etmiştir, İslam erkeklerin dinidir” gibi yüce dinimize yönelik iftiralar ve ithamlar doğrulanacaktır.

 

MESELE NAMAZLARIN İÇİNİ DOLDURMAK

Erkeklere farz kılınan ibadetler aynı zamanda kadınlara da farz kılınmıştır; bu konuda bir ayırım yapılmamıştır. Bunun için ayrıca delil ve kaynak aramaya gerek yoktur, tersini savunmak ise tutarsızlık ve asılsızlıktır.

Cuma namazının mümin kadınlara farz olmadığı konusunda hiçbir sahih, meşhur ve mütevatir hadis yoktur.

Aslında problem, namazların içini doldurmak, camilerdeki cemaati birbirlerinin kardeşi ve yoldaşı şuuruna eriştirmektir.  

 

KADININ YURDUMUZDA CUMA NAMAZI KILMA SORUNU YOKTUR.

Zaten mümin kadınlar bütün engellemelere ve kendilerini caminin dışında tutan zihniyete rağmen, tarih boyunca camiyi terk etmemişlerdir. 

Malezya, Endonezya, Türkmenistan, Tunus, Suudî Arabistan, Filistin, Türkiye gibi Müslüman ülkeler başta olmak üzere yaşadıkları ülkelerde cuma namazına imkânları ölçüsünde gelmişler ve edâ etmişlerdir. 

Kadın erkek, bizi ayırmadan toplumda var eden Allah’ım. Seni sınırsızca övüyor ve çok seviyoruz.

Hayırlar diliyorum.

Doruk, 10 Ağustos 2017

 

Yazar
Orhan ARSLAN

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen