Dağımıza Kar Yağdı
Bazen yalnızlığımız büyür.
İkindi güneşi gibi gölge gölge uzar gider.
Hasret gezinir yüreğimizde.
İçimizde koşan atların dizginleri bizde olmaz.
Alır başını gider dağlara.
Her dağa çadır kurulmaz biliriz.
“Kaya idim kum oldum,
Pervaneydim mum oldum,
Aşkına mahkum oldum,
Azat etme tut beni.” deriz sevdiğimize.
Dağımıza kar yağar üşürüz.
Biliriz ki nice kar eritir sevdalarımız vardır.
Ve türküler çiçeğe durur sonra.
…
Can Suyu
Türküler her yanımıza sinmiştir bizim.
Toprağımız türkü kokar, dağımız türkü kokar.
Kuşlarımız türkü türkü kanat vurur.
Türkülerimizle omuz omuza veririz.
Nice zorlar kolay olur sonra.
Karanlığımızı türküler aydınlatır.
İçimizi türküler renklendirir.
Su nasıl suya giderse, türküler de bizden bize gelir.
Suların aktığı yerde yakılır türküler.
Sular durursa ölür, türküler de söylenmezse.
Türküler can suyumuzdur bizim.
…
Nefes
Sevda büyütürüz gönül gönül.
O bizim fikrimizin ince gülüdür.
O bizim gül yanaklımızdır.
Katmer katmer büyür.
Hasret içini çeker nefes nefes.
Ellerimizde ses olur sevda.
Gözleri göğümüzde dalgalanır ışıl ışıl.
Ruhumuzun mabedinde yanar.
Şöyle söyleriz sonra;
“Gözlerinin sahili yok, ne güzel,
Gönlümüzün sahili yok, ne güzel.”