Bu akşam, bir kış akşamı yürüyüşünde, koruda dolaşırken, çok sevgili hocam, ailemizin, köyümüzün çok eşsiz değeri Prof. Dr. Ayhan Özdemir ile telefonda sohbet ettik. Uzun bir sohbette konu bir yerde, pandemi zamanının kış günlerinde televizyon izlemeye geldi. Hocamla sohbetimiz, zaman zaman Türk televizyonlarından sıkıldıkça dünya haberleri için Amerikan televizyonlarını youtube üzerinden canlı izlemeye, geldi.
Türkiye’de hane halkına kablodan veya diğer dijital platformlardan televizyon yayını sağlayan şirketler genelde Amerikan televizyonları içinde CNN Int. kanalı yayınlarını veriyorlar. Biz aile olarak yaklaşık 20 yıldır Türksat Kablo TV/Uydunet abonesiyiz. Nedense Turksat, 2020 yılının Kasım ayı başında, coğrafyanın büyük ümidi (!) Trump’ın kaybettiği seçimlere bir hafta kala birden bire CNN yayınlarını paketten kaldırdı ve hala geri koymadı. O seçimde CNN çok acıkça Trump aleyhtarı yayınlar yapıyordu. Neyse… Böylece, Uydunet’te Suriye, Kazakistan, Suudi A., Rusya, Ukrayna, Almanya, Fransa, Çin, Kore, Japonya, İngiltere ve bir kaç ülkeden daha bir veya iki kanal varken ABD’den hiçbir televizyon kanalı bulunmaması gibi ilginç durum ortaya çıktı ve bu durum halâ devam ediyor. Zamanla bu sorunun youtube üzerinden, CBS, ABC, NBC gibi Amerikan Haber kanallarının yayınlarını canlı olarak izlemenin mümkün olduğunu keşfettim.
Degerli Hocam, sohbetimizin bu bölümünde kendisinin Amerika’da bulunduğu yıllarda CBS’te haber sunuculuğu yapan Walter Cronkite adından, kendisinin haber sunduğu yıllarda Amerikan Toplumu’nun nazarında çok saygın bir isim olduğundan bahsetti. Daha önce duymuşsam da adını unutmuşum. Araştırdım, öğrendim. Normal! Benim ABD’de olduğum yıllarda NBC’de Tom Brokaw, CBS’de Jim Lehrer, ABC’de Peter Jennings ve diğerleri vardı…
Kısa bir araştırmayla, Cronkite’ın uzun bir televizyon kariyerinde muhabir olarak Nurmberg Yargılamaları’nı, sunucu olarak Kennedy Suikasti’ni, Ay’a ilk insanın inişini, Vietnam Savaşı haberlerini, Saigon’un düşüşünü, Watergate Skandalı’nı ve 1980’lerin başında emekli olana kadar Soğuk Savaş yıllarında daha bir çok dünya haberini toplumuna doğru, ham ve tarafsız olarak aktaran uzun bir kariyer, saygın bir kişilik ve erişilmez bir mesleki saygınlığa sahip olmuş olduğunu öğrendim.
Çok uzatmayalım! Bu akşam, bizim televizyonlarda 40. veya 80. kez aynı kişilerin aynı konuları tartıştığı programları izleyeceğime biraz youtube takıldım. Bir videodan diğerine, diğerinden ötekine derken 4 Kasım1980 akşamı yayınlanmış olan, NBC News’in Election Night Programı’nın 5 saat 10 dakikalık bir videosuna denk geldim. Kanalın diğer kıdemli sunucularının yanında çok genç bir delikanlı olarak Tom Brokaw’ın da sunucu olarak yer aldığı bu uzun videonun başlarında, seçimlere Kaliforniya eski valisi ve Cumhuriyetçi Parti adayı olarak katılan Ronald Reagan’ın, bazı Doğu Eyaletleri’nden gelen erken sonuçlar ve sandık çıkışı asketlerine göre seçimleri kazanacağı az çok ortaya çıkmış durumda. Yine videonun daha çok başında, şimdi 75 yaşında olan, kanalın Beyaz Saray’daki genç ve güzel muhabiri Judy Woodruff şu cümleleri kuruyor:
“Beyaz Saray ve Başkan Carter sessizlik içinde. Başkan’ın danışmanlarının yüzleri asık. Başkanın yakın ekibi içinden birinin kız çocuğu göz yaşları içinde muhabirlere görüldü. Sabah saatlerinde oyunu memleketi Georgia’da kullandıktan sonra Beyaz Saray’a dönen Başkan Carter, henüz basına görünmedi.” Ve, bana göre en can alıcı cümle şu oldu:
“Açıkça görülmektedir ki, dört yıl önce bilinmeyen bir isim ve sadece Georgia Valisi olarak seçimlere giren Jimmy Carter’ın, kendisini Beyaz Saray’a tasıyan mucizevi hikayesi sona ermek üzere”…
O seçimlerde Reagan seçildi. 4 yıl sonra 1984’te sadece rakibinin eyaleti dışındaki bütün eyaletlerin delegelerini kazanarak tarihi bir seçimde yeniden seçildi. 4 yıl sonra 1989 başında görevi, 1988 Seçimleri’ni kazanan yardımcısı Bush’a devretti. Beyaz Saray’dan sonra yerleştigi Kaliforniya’daki çiftliğinde, iyice ilerlemiş son yaşlarını alzaymır hastası olarak gecirmiş olsa da, başkanlıktan sonra 15 yıl daha yaşayarak 2004’te 93 yaşında hayatını kaybetti. Anilari ve mirası Cumhuriyetçi veya Demokrat partili çoğu Amerikalının kalbinde yaşıyor. Jimmy Carter ise 97 yaşında ve hala hayatta. O da partisi farketmeksizin çoğu Amerikalı tarafından sayılıyor. Başkanlığının üzerinden tam 42 yıl, 11 seçim, 7 başkan geçti.
Walter Cronkite, 2009 yılında 92 yaşında ölmüş. Kendisi için düzenlenen bir anma programında ailesi, meslektaşları, medya çalışanları, sevenleri çok katlı bir salonu hıncahınç doldurmuş. Tom Brokaw, bu anma programında duygusal ve eğlenceli bir konuşma yapmış. Brokaw, bugün 82 yaşında ve emekli. Saygın, eski bir haber sunucusu olarak onu da milyonlarca insan hatırlıyor.
Sonuç olarak, demokrasi ve seçimler güzel bir şey. Kıymetini bilmek lazım. Seçimden, seçilmekten, seçilememekten korkmamak lazım. Bana göre, seçimler için 5 yıl çok uzun bir süre, 4 yılda bir seçim daha güzel olur gibi. Toplumun denetimi daha etkin olur… Medya olmadan demokrasi ve seçim olmaz. Halkın güvenini kazanamayan medya kuruluşları veya habercilerle medya ve habercilik yapılamaz… Tarafsız, doğru ve saygın habercilik yapan bir medya ve habercilere saygı, sevgi duymayan, onları talep etmeyen bir toplumda demokrasi asla yeşeremez. Demokrasinin asla yeşeremeyeceği bir toplum ilerleyemez…
17.02.2022/İstanbul
———————————–
Prof.Dr., İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi