Ülkenin birinde bir hoca vardı
Halk onu pek sever sözün tutardı
Nasreddin deyince sular dururdu
Bir sözüyle türlü işler görürdü
Hocanın sevdiği bir dostu vardı
Makam sahibi eşraftan bir zâttı
Bulunduğu yerde hükmü geçerdi
İşinde âdil ve ehl-i hünerdi
Hoca can dostunu candan severdi
Bir gün görmeyince onu özlerdi
Hocanın aklına bir fikir düştü
“Dost beni sever mi?” diye düşündü
Yanına varıp görmek istedi
Kapıda yâverler yolunu kesti
Dur bakalım hoca, hayırdır böyle
Nerde olduğunu bildin mi hele?
Kapı açılmaz önüne gelene
Destûrunu göster, gir içeriye
İznim yoktur deyu büktü boynunu
Sonra da görürüm, cânım dostumu
Nice bir vakittir bekledi öyle
Dostu görmek kolay olur mu söyle?
Düşünüp dururken göründü dostu
İşaret eyleyüp gösterdi postu
Hal hatırdan sonra sohbet başladı
Türlü konulardan bahis açıldı
Sözünü getirdi hoca ölüme
Anlattı derdini âh çeke çeke
Dostum, dedi sana vasiyetim var
Senden önce canum alırsa Settâr
Birikmiş az miktar vâridâtım var
İsterim kabirde olsun bana yâr
Ona sen sahip çık kıymetini bil
Almak isteyene hayrât-ı sebil
İhtiyacı olana ver sen bunu
Bilirsin bu işin doğru yolunu
Eylemesin Rabb’im mahşerde rezîl
Kurtulurum hayrım olursa kefil
Hocanın diyeceği bitmemişken
Dostunun gül yüzü değişti birden
Bana hiç yükleme böyle bir yükü
Benim önemli işlerim var çünkü
Dostun yükü ağır, işleri çoktu
Hoca sözü kahır, lafları boştu
İzin aldı hoca evine vardı
Günlerce düşündü hayale daldı
Dostunun sözünü bir hikmet bildi
Hikmetin özünü bilmek diledi
Onu üzen dostun sözü değildi
Dosta dostun işi hiç yük gelir mi?
Kendini dostunun yerine koydu
Ben olsam ne yapardım? diye sordu
Dostu, “senden evvel ölürsem” dese
Cümlenin ardını hiç söylemese
“Ölürsem” lafını duyduğu anda
Sus hele azîzim can var karşında
Bu can ölümüne nasıl dayansın?
Bu sözleri duyan kulak kapansın
Yokluğunu düşünmek zulümdür dosta
Biz böyle görmüşüz canımız feda
Severek vermeyen dosta canını
Bulabilir mi hiç dilde Cânân’ı
El-Vedûd sevmeyi vird etmiş bize
Sevgiyle düşmanlar gelmiştir dize
İnsan sevmeseydi bilmem n’olurdu?
Hakk’ı seven halka kurbân olurdu
Verdikçe çoğaltır sevgiyi Rabb’im
Herkesi sevmeye kâbildir kalbim
Dost beni sevmese yine severim
İsterse yoluna canım sererim
Kahrı da lütfu da hoştur görürsen
Eziyeti sefâ kıymet bilirsen
Gel Nasreddin sen de bunu böyle bil
İncinen incitenden olurmuş zebîl
Sevil DAĞCI