Efkar

Nerden başlasak yazmaya… Ayaklar mı taşır yüklerin en ağırını, omuzlar mı? Akıla mı verilmeli hayatın dümeni, kalbe mi? Hiçbir şey bilmediğini bilmişken, ne yazabilir, nasıl yazar ki insan?
Susmak en doğrusu… Bari sadece susan bilsin. Yalan yanlış da olsa. Yazan yakmasın okuyanı da. 
Zafer sükutun olsun.
Bilgisayar ekranı gibi hayat. Aynı anda bir sürü pencere açık sanki. Bir sürü dosya ardarda. Aynı ekranda aynı anda hepsi işliyor.
Beyin bir araç çubuğu gibi. Tüm yaşananlarda, rolünü görüp, algılayıp, biçimleyip, sürdürmek zorunda…
Ekranda en güzel en tatlı manzara resmi duruyor olsa da, arka planda en zor denklemlerin bir türlü denk gelemediği, bir sürü program çalışıp çabalıyor.
Bazen siz en zor programın sürücüsü oluyorsunuz. Bazen en sevdikleriniz. Çok acısa da canınız hayatın en içinde olmak zorundasınız. Tüm söyleyemeyip, yazamadıklarınızla…
O yüzden ana sayfada, sepetler, çiçekler, böcekler, kırklar, gezmeler…
Açılsa kazara arkada kalan dosyalar çöker windowsun en son sürümü bile.
Hani sanılmasın diye yazdım şimdi durduk yere…
Bunun da tuzu kuru. İşi gücü saz söz diye.
Bizim ki sadece durmaya çalışmak. Tüm fırtınaya rağmen hayatın tam ortasında.
Afiyetle efendim.
Efkârımızın da cümleye selamı hürmetleri var.

İkide Bir
Her ilişki, (ki bi de daha özel olanları vardır) her birliktelik, nev’i ne olursa olsun, bir takım sınırlar ve kurallar gerektirir. Bunları belirlemek için uluslararası anlaşmalara, uzun tartışma ve savunmalara gerek yoktur… Ruhların buluşmasıyla ezelde kaderce belirlenir… Sınırları vardır, olması gereken, olmazsa olmaz olan. Sevgi ve saygı harcından oluşan. Aşılmaz kalın,dayanıklı duvarlarmış gibi  görünse de; ipek gibi yumuşak, tüy gibi hafif, en kıymetli mücevherler kadar hassas ve kırılgan olan. Çünkü bu ilişki, daima sürsün istersiniz, alem geçişine bile boyun eğmeden.
Ahirette bile… Sırçadan fanuslarda. Kuş tüyü yastıklarda, altın sandıklarda taşınacak kadar değerli ama kını sadece gönül olan… Adsız ilişkiler… Dostluktan öte… Sessizce taşınan, keyifle yaşanan… Kuralları büyük bir nezaket ve edeple belirlenmiş, kıymeti sessizliğinde ve sırrında gizli olan…Vee… “hiç, hiç bitmesin” olan… Harcanmadan,har vurup harman savurulmadan…
Ve asla tek taraflı yürütülemeyen. Yürünmeyen. En az iki kişi ile sürdürülebilen. 
En az iki kişi.
İkide bir olmuş gönüllerin işi…
Yazar
Canan ASLAN

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen