Japonlar; her ne kadar atasözlerinde “Sıcaklık Mutluluktur” Deseler de içinde bulunduğumuz yaz sıcaklar bizler hayli mutsuz etmektedir.
Bundan yaklaşık Üç ay önce soğuklardan dert yanarak; Nerede bu yaz? Nerede bu güneş? Diye hayıflanan yine bizlerdik. Yaz bir geldi pir geldi ve alın size yaz, alın size güneş dedi. Geldi gelmesine de beraberinde de birçok sorunla geldi.
Aşırı sıcağa alışık olmayan bizler sıcağa uyum sağlayamadık ve bakın başımıza neler geldi:
*Serinlemek adına girdiğimiz sularda canlarımızı kaybettik,
*Klimasız arabalarımızda uyuduk hem canımızdan olduk, hem de başkalarının canına kıydık,
*Akşamları serin uyku uyuyalım diye camlarımızı ardına kadar açtık ve hırsılara davetiye çıkardık,
*Uzun süre ve aralıksız çalışan televizyonlarımız ve klimalarımız aşırı ısıya dayanamadı ve patlayanları oldu,
*Kabak lastikli ve hava basınç ayarsız arabalarımızla ölümcül kazalar yaptık,
*Susuz kalan sokak hayvanlarını ihmal ettik; zavallılar susuzluktan öldü,
*Pikniklerde kırdığımız şişelerin dibi mercek etkisiyle ormanlarınızı yaktı,
*Serinlemek adına aşırı soğuk sular içtik; ya mide fesatı olduk; ya da bağırsaklarımızı üşüterek sağlığımızdan olduk,
*Denize girmede korunmadık; bronzlaşma uğruna patates cipsi gibi kızardığımız yetmiyormuş gibi; cilt kanserine yakalandık.
Sıcakla ve soğukla doğru yaşamayı öğrenmedikçe başımıza daha çok haller gelecektir.