Orhan ARSLAN[i]
Esmai Hüsna; “Allah’ın güzel isimleri” demektir.
İnsan taptığı varlığı tanımak ister.
Allah’ı gereği gibi bilmeden, tanımadan ve anlamadan ibadet edilemez, bu kesin. Kesin olan bir şey daha var; Esmai Hüsna bilinmeden Allah gereği gibi tanınamaz.
Bir mümin için Allah’ı tanımak olsa da olur değil; olmazsa olmaz bir konudur.
İnsan Allah ile tanışmalıdır.
Rabbimiz bizimle tanışmayı öyle arzuluyor ki, Kur’an’da 99 Esması ile binlerce defa kendisini takdim ediyor.
Rabbimiz bekliyor; ne zaman tanışacağız diye.
Buyurunuz Yaratanımızla tanışmaya devam edelim:
EL MUHYİ
El Muhyi, ölüleri dirilten demektir.
Hayy esmasından türetilmiştir: canlı, diri. Zıddı ölü: meyyit.
Hayy, hayatın çoğuludur. Hayat da çoğuldur. Hayy, çoğulun da çoğulu olmuş olur. “Tüm dirileri dirilten mutlak diri” anlamı taşır.
Hayy ismi Allah’ın zatına bakar, Muhyi ismi fiiline bakar.
Allah kimdir? O diridir, Hayy’dır. Ne iş yapar? O diriltir, Muhyi’dir.
Muhyi, diriltir olmasına rağmen, Mumit (öldüren) Kur’an’da yer almaz. Bugünkü Esmai Hüsna’da ikisi de var.
Buradan şu anlaşılır: Allah öldürme işini doğrudan zatına almaz. Araya mesafe koyar. “Allah öldürücüdür” demeyiz.
Allah ölümü doğrudan kendi zatına değil, koyduğu yasalara bağladı (Fatır 35:11). Ölümü Esmai Hüsna arasına almadı, Efali Hüsna arasına aldı.
MUHYİ OLAN ALLAH, ÖLÜ KALBİ DİRİLTİR
Esmai Hüsna, Allah’a iman başlığı altının nasıl doldurulacağını öğretir.
Toprak, su, hava, güneş Muhyi isminin nesneleridirler.
Kur’an, nerede Allah’ın indirdiği suyla toprağa can verdiğinden söz etmişse, orada söz konusu olan asla biyolojik canlılık değildir.
Asıl konu, ölü kalplere vahiy suyu ile hayat vermek, ya da hesap günü için yeniden diriltmektir.
”Toprağa yağmur suyu ile hayat veren Zat, elbet ölüyü diriltenin ta kendisidir (Fussilet 41:39).”
Rabbimiz iki canlandırma için aynı kelimeleri kullanmıyor. Toprağın diriltilmesi için “Ahya”, ölüyü diriltişi için Muhyi. Muhyi ile hem dünyevi, hem de ahretteki diriltmeyi kast edilmiş olabilir.
KÜFÜR KALBİN ÖLÜMÜ, İMAN DİRİLİŞİDİR
“Haydi, ey insan dön de bir bak Allah’ın rahmetinin neticelerine: ölü toprağa nasıl da can veriyor. İşte bunu yapan ölüyü diriltenin ta kendisidir (Rum 30/50).”
Buradaki ölüm ve hayat, maddi değil, manevi içeriklidir.
“Geceyi uzatıp gündüzü kısaltırsın, gündüzü uzatıp geceyi kısaltırsın! Ölüden diriyi çıkarır, diriden de ölüyü çıkarırsın. Ve dilediğin kimseye hesapsız rızık verirsin (Ali İmran 3:27).”
Buradaki Muhyi isminin he ikisi de, maddi anlamda bir dirilişe değil de, manevi anlamda bir dirilişe delalet etmiş olur.
MUHYİ OLAN ALLAH VAHYİ İLE DİRİLTİR
Muhyi olan Allah’ın en büyük tecellisi vahiydir. Vahiy manen ölmüş kalplere hayat verir. Ölü gibi yatan pasif iyileri, yeryüzünün en büyük iman hamlesinin özneleri kılar.
Vahiy ölülere inmemiştir. Maddi anlamda ölmüşlerin, vahiyle bir ilişkileri kalmamıştır. Vahiy uyarmak için inmiştir.
“O (vahiy) sadece bir uyarı ve öğüttür; dahası açık ve açıklayıcı bir hitaptır (Yasin 36:69).”
“Ki bu sayede, (kalben) diri olanları uyarsın ve bunu ısrarla inkâr edenlere karşı verilmiş söz gerçekleşsin (Yasin 36:70).”
Bu ayetlerde 2 hususa dikkat çekilir:
- Vahiy şiir ve edebiyat gibi hissiyatın konusu değildir, ilmin ve amelin konusudur. Bu yüzden yüce Allah Kur’an’ı “düşünen bir topluma ( li kavmin yetefekkerun” ithaf etmiştir.
- Vahiy ölüler için değil, hayatta olanlar için indirilmiştir. Zira “ölülere duyuramazsınız” diyen Kur’an’ın kendisidir.
“Şu bir gerçek ki, sen ölülere işittiremezsin. Dahası, bu daveti sırtını dönüp uzaklaşan sağırlara da işittiremezsin (Neml 27:80).”
HZ İSA’NIN ALLAH’IN İZNİYLE DİRİLTMESİ
Bu diriltmeye kuranda 2 yerde atıf yapılır: Birincide konuşan özne Allah, İkincide Hz. İsa’dır.
“Ve yine sen (ey İsa) iznimle ölüyü çıkartmıştın (Maide 5:110).”
“Ve Allah’ın izniyle ölüleri hayata döndürürüm (Ali İmran 3:49).”
Bunlar yoruma açık müteşabih ayetlerdir. Kesin bir şey söylenmez. Bu ayetleri; Kur’an’ın diğer ayetleri, akıl, Allah’ın değişmeyen sünneti (Sünnetullah), mucize diye bir şeyin olmadığı vb. konularla herkes kendi düşünüp kendisi karar vermelidir.
Muhyi ismiyle idraklerimizi dirilten, yüreklerimizi imanla aktif hale sokan Allah’ım. Seni sınırsızca övüyor ve çok seviyoruz.
Hayırlar diliyorum
Ankara, 12 Nisan 2019
[i]Prof.Dr., Gazi Üniversitesi (E) Öğretim Üyesi