ESMAİ HÜSNA: 33. EVVEL
(Sonsuz ve öncesiz ilk, varlığının başlangıcı olmayan)
Esmai Hüsna; “Allah’ın güzel isimleri” demektir.
İnsan taptığı varlığı tanımak ister.
Allah’ı gereği gibi bilmeden, tanımadan ve anlamadan ibadet edilemez, bu kesin. Kesin olan bir şey daha var; Esmai Hüsna bilinmeden Allah gereği gibi tanınamaz.
Bir mümin için Allah’ı tanımak olsa da olur değil; olmazsa olmaz bir konudur.
İnsan Allah ile tanışmalıdır. Rabbimiz bizimle tanışmayı öyle arzuluyor ki, Kur’an’da 99 Esması ile binlerce defa kendisini takdim ediyor.
Rabbimiz bekliyor; ne zaman tanışacağız diye.
Buyurunuz Yaratanımızla tanışmaya devam edelim:
EL EVVEL
Sonsuz ve öncesiz ilk, varlığının başlangıcı olmayan.
EVVEL matematikte Vahid’den farklıdır. Vahid katlanan birdir. İki rakamı iki tane Vahidden oluşur, 3 rakamı 3 tane Vahidden.
Fakat EL EVVEL, katlanamayan biricik tektir. Hep tek, mutlak tek, sonsuz ilktir.
EL EVVEL, eşi, benzeri, türü, sınırı, parçası olmayan ve parmakla gösterilmeyendir.
SONSUZLUK KAVRANAMAZ
Allah’ın ilk oluşu sayısal ve aritmetik bir ilklik değil, sonsuz ve mutlak bir ilk oluştur.
Öncesizlik ve sonsuzluk insan aklı tarafından kavranamaz.
Şöyle ki, bir şeyi tanımlamak onu sınırlamaktır. İnsan sınırlayamadığını tanımlayamaz. Allah sonsuz ve öncesizdir, bir tanıma sığdırılması mümkün değildir.
Bu nedenle Esmai Hüsna Allah’ı tanımlamaz. Esmai Hüsna Allah’ı tarif etmez. Esmai Hüsna Allah’a işaret eder. Biz o işarete bakarak Allah’ı bilmeye, tanımaya ve anlamaya çalışırız. Ayrıca teşbih de hakkımızdır.
Allah tanımlanamadığı için, imanın konusudur.
Tüm diğer Esmai Hüsnalar gibi EL EVVEL ismine de iman şarttır. Bir mümin bilir ve inanır ki O, EL EVVEL’dir.
Allah’ın EL EVVEL oluşu ne anlama gelir?
Allah ilk yaratandır. O, ilk hüküm verendir. O, ilk tasarlayandır. O, ilk akıldır.
Allah’ın EL EVVEL oluşu zamana nispetle öncelik sahibi oluşu değildir. O’nun öncelik sahibi oluşu, zaman dışı önceliktir. Zaman yokken o vardı. Zamanı var eden o’dur. Zamanı var eden, zamana maruz kalmaz. Çünkü Allah zamanın da sahibidir.
Allah’ın EL EVVEL oluşu mekâna nisbetle öncelik de değildir. O’nun önceliği mekân dışı önceliktir.
“ALLAH EL EVVEL’DİR cümlesi şu manaya gelir: Varlığın varoluşu için, O’nun varlığı şarttır.
Allah “BEDİ’US SEMAVATİ VEL ARZI” kâinatı yoktan sanatkârane yaratandır.
Varlığın var ve yok oluşu hakkında son karar veren O’dur.
O, varlığı yoktan yaratan HALIK, bu yaratmayı sürekli yenileyip kulunu âna mahkûm etmeyen HALLAK, varlığın tasarımı kendisine ait olan MUSAVVİR, bütün mahlûkatın ilk örneklerini yaratan BARİ’dir.
Allah’ın EVVEL oluşu zaman açısından değil, varlık açısındandır. Yani O, “tüm yaratılmışları yaratan” olduğu için hepsinden EVVELDİR.
O’nun ilk oluşu zamansal ilklik olmadığı için, son oluşuyla da çelişmez. O’nun ilk oluşu, son oluşunun aynısıdır. Hz. Ali’nin dediği gibi: “O’nun hiçbir hali başka halinden öne geçmez ki, ahir olmadan önce evvel olsun”
KUR’AN’DA EL EVVEL İSMİ
Kur’an’da EVVEL ismi 23 kez geçer. Bunlardan sadece biri Allah için kullanılır. Diğerleri hep bir terkibin parçası olarak gelir. Kâfirlerin ilki (öncüsü), Müslümanların ilki (öncüsü) gibi…
EL EVVEL ismi Allah için Mushaf’ta 57. Sırada yer alan Hadid 3’te geçer: Bu ismin göze çarpan 3 özelliği vardır:
1. EL EVVEL isminin de içinde bulunduğu 4 isimlik dizge, birbirine atıf “Vav”ı ile bağlıdır.
Bunun anlamı, bu 4 isim birbirinin devamı değil, birbirinin mukabilidir. Eğer Allah için kullanılmasaydı, bunlar asla bir araya gelmeyen zıtlıklar olurdu. EVVEL olan AHİR olmaz, ZAHİR olan da BATIN imkânsız olmazdı.
Fakat Allah için imkânsız diye bir şey olmaz. Araya Vav koyunca hem isimler arasında fark olduğu vurgulanmış, hem de isimlerin birbirinin zıddı gibi algılanması önlenmiştir.
İsimler arasında Vav olması, bu isimler arasında bağlantı olduğunu gösterir. Mana olarak birbirlerini tamamlayan isimlerdir bunlar.
a) Bağladığı EL EVVEL ile EL AHİR arasında bir anlam bağı vardır.
b) Bağladığı EL EVVEL ile EL AHİR arasında mesafe vardır. Bu durum EL ZAHİR ve EL BATIN için de geçerlidir.
BİRLİKTE GELEN 4 İSMİN ORTAK NOKTASI
Arlarında Vav bağlacıyla gelen bu dört ismin ortak noktası, varlığı kuşatmak ve varlığı kapsamakla alakalıdır. Kendi içinde iki başlığa ayıralım:
1. EL EVVEL EL AHİR, zamana ilişkin kuşatıcılığı ifade eder. O, tüm zamanları kuşatır ve o zamanın mahkûmu değil hâkimidir. O zamana değil, zaman ona maruzdur, etkisindedir, zamanı o yönetir. Allah hiçbir zaman içinde tasavvur edilemez.
Dehr; yaşanılan zaman, çağ, devir demektir.
Müşrik Araplar içinde zaman anlamına gelen Dehr’i tanrı yerine koyan bir kesim vardı. “bizi sadece zaman yok eder” diyorlardı:
“Bir de kalkıp dediler ki: “Hayat sadece dünya hayatımızdan ibarettir; dünyaya geldiğimiz gibi ölürüz ve bizi sadece zaman yok eder. Ama onlar bu hususta hiçbir bilgiye sahip değiller, onlar sadece (önyargıya dayalı bir) zanna sahiptirler (Casiye 45:24).”
Bu ilkel bir iman: Allah’ın zaman olduğunu söylemektedir.
Bir de bunu Allah Resulü’nün ağzına hadis diye koyarlar. “Sizden hiç kimse “Ey zamanın kötülüğü” demesin. Kuşkusuz Allah zamandır (Buhari Müslim, Ebu Hureyre rivayeti).”
2. EZ ZAHİR ve EL BATIN, mekâna ilişkin kapsamlılığı ifade eder. O mekândan münezzehtir. Mekânı yaratan mekâna sığmaz. Bu yüzden Kur’an’da Rabbimiz; “Ben kulumun kalbindeyim” demez, “Ben kuluma şah damarından daha yakınım” der. İkisi çok farklıdır.
Kur’an’da sadece bu ayette ilk ve tek olarak yan yana gelen bu dört isim, Allah’ın zaman ve mekân olarak kuşatılamaz ve kapsanamaz oluşuna delalet eder. Aksine o, zaman ve mekânı kuşatan yegâne varlıktır. Bu yönüyle bu dört isim, tevhid akidesinin olmazsa olmaz bir parçasıdır.
EL EVVEL İSMİNİN MESAJI
EL EVVEL ismi insana bir mesaj vermelidir. Biliyoruz ki insan ölümsüzlük isteyen bir fanidir. Bu konuda onu ikna etmenin en kestirme yolu, ona sonradan ortaya çıktığını, öncesiz olmadığını hatırlatmaktır.
Rabbimiz diyor ki; “Ey insan! Sen öncesiz değilsin. Bir öncen var. Bir öncesi olanın bir sonu mutlaka olur. Dolayısıyla kendini aldatma ve Allah’tan rol çalma”
Ayet Hadid 57:3: “ HÜVEL EVVELU VEL AHİRU VEZ ZAHİRU VEL BATIN. VE HUVE ALA KÜLLİ ŞEYİN ALİM.”
Bu ayetler insana HALIK olan Allah ile mahlûk olan insanı tanıtmaktadır.
KÂBE EL EVVEL İSMİNİN TECELLİSİDİR
Bu ismin tecellisi ilkleri insan hafızasına kazımasıdır.
İyi ilkler unutulmaz rahmetle anılır, kötü ilkler unutulmaz, lanetle anılır.
İlklerden unutulmayan Kâbe’dir. Kâbe’nin ilk ev olduğunu bize vahiy haber verir:
“Zira insanlık için inşa edilen ilk mabet, Bekke’deki bereketli ve bütün toplumlar için hidayet merkezi olan mabet idi (Ali İmran 3:96).”
Kâbe, Allah’a adanmış ilk ev veya Allah’ın evi Beytullah olarak anılır.
İnsan ise YERYÜZÜ HALİFESİ olarak atanmıştır.
Allah’ın evi demek, insanlığın ortak evi demektir. Zira insanlığa emanet edilen yer demek olan yeryüzü, Kur’an’da “ARDULLAH” Allah’ın arzı olarak adlandırılır.
Allah’ın evi olan Kâbe için: “Beyti haccetmek Allah’ın insanlık üzerindeki hakkıdır (Ali İmran 3:97).”
Hz İbrahim’den, Kâbe’ye insanlığı çağırması istenmiştir: “Ve insanları hacca davet et! Gerek yaya, gerekse hızlı yol alma yeteneğine sahip ulaşım araçlarına binerek her bir yoldan senin (çağrına) gelsinler (Hacc 22:27)
ÖNCÜ İYİ OLMAK EL EVVEL İSMİNİN TECELLİSİDİR
İnsanlar aktif iyi, pasif iyi olarak ayrılırlar. Aktif iyi olanlara öncü ilkler der. Medine’ye hicret eden muhacirler, öncülerdi.
Firavunun sihirbazları, kendilerini öldürmekle tehdit eden Firavuna: “Nasıl olsa biz Rabbimize döneceğiz. Şu kesin ki biz müminlerin öncüleriyiz. Bundan dolayı rabbimizin bağışını umarız” dediler.
ÖNCELİĞİN NE?
EL EVVEL isminin kendisinde tecelli ettiği insan, önceliklerini doğru tesbit eder. Zira insan hayatının en büyük yanlışlarını, öncelik sırasını şaşırdığında yapar.
Çünkü insan gücü ve kuvveti sınırlı bir varlıktır. Her şeyi bir anda yapamaz. Yapması gerekenleri mutlaka bir sıraya dizmesi gerekir. Eğer dizdiği bu sıra doğru olursa insan hayatı yönetir. Yanlış olursa hayat insanı yönetir.
Bilinecekler sınırsız, insanın bilgisi ve zamanı ise sınırlıdır.
O halde bilmede öncelik neye verilmelidir? Bu soruya Hz. Ali’nin verdiği cevap şudur: “ İnsana vacip olan şeylerin evveli Allah’ı bilmektir. Zira önceliği Allah olan kimse, Allah’ın listesinde ön sıraya konulacaktır.”
Görevin ise, iyi kul olmaktır.
Dünya sahnesinde rolünü insan gibi oynamaktır. Sadece insan…
Bize El Evvel İsmiyle kendisini tanıtan Allah’ım. Seni sınırsızca övüyor ve çok seviyoruz.
Hayırlar diliyorum
Ankara, 14 Mayıs 2020
Prof. Dr. Orhan ARSLAN