Prof.Dr. Orhan ARSLAN
Esmai Hüsna; “Allah’ın güzel isimleri” demektir.
İnsan taptığı varlığı tanımak ister.
Allah’ı gereği gibi bilmeden, tanımadan ve anlamadan ibadet edilemez, bu kesin. Kesin olan bir şey daha var; Esmai Hüsna bilinmeden Allah gereği gibi tanınamaz.
Bir mümin için Allah’ı tanımak olsa da olur değil, olmazsa olmaz bir konudur.
İnsan Allah ile tanışmalıdır. Rabbimiz bizimle tanışmayı öyle arzuluyor ki, Kur’an’da 99 Esması ile binlerce defa kendisini takdim ediyor.
Rabbimiz bekliyor; ne zaman tanışacağız diye.
Buyurunuz Yaratanımızla tanışmaya devam edelim:
EL FETTAH
FETTAH, bütün kapıları ve her şeyi, her durumda açan demektir. FETTAH ayrıca, kördüğüm olmuş anlaşmazlıkları açarak çözen ve adil hükme bağlayandır.
Fetih, açmak, açış demektir. Kapalı bir şeyi açmaktır, yani kapalılığın giderilmesidir.
İslam’ın, insana ulaştırılmasının yolunu açtığı için askeri zafere Fetih denir.
Fatiha, Kuranı açan suredir.
ÇARESİZİN DOĞRU ADRESİ: YA FETTAH
İnsan çözüm üreten bir canlıdır.
Çözüm üretebilme kapasitesi kadar, problem çıkartma zaafı vardır.
İnsanın kapı açma yeteneği bir yere kadardır, sonra gücü biter ve âcizleşir.
Bazen öyle âcizleşir ki, dostu düşmandan ayırt edemez olur. Hatta düşmanını dost zanneder. Şeytanın kucağına bile düşer. Hayatından verilmeyecek tavizleri vermeye başlar. Tam bir kaos ve çöküş yaşar.
İşte bu bunalım anında, kulunu en biye bilen Rabbimiz, başka adreslere başvurmasın diye, kuluna doğru adresi gösterir: FETTAH ismi doğru adrestir.
İnsanı sıkıştığı köşeden kurtaracak ve kapanan kapıların tümünü açacak olan tek merci FETTAH OLAN ALLAH’TIR.
HANGİ KAPILAR MI KAPALI?
İnsan çaresiz bir hastalığa tutulur: En iyi doktorlar ve en pahalı ilaçlarla bile sonuç alınmaz. Eli kolu dökülür, elinden bir şey de gelmez. Sağlık kapısı kapanmış gibidir.
İnsan bir mağduriyet yaşar, haksızlığa uğrar. Elinden bir şey gelmez. Uzattığı elleri boş kalır. Çığlığını duyan olmaz. Çaresizlik, karamsarlık, umutsuzluk kaplar her yanını. Adalet kapısı kapanmış gibidir.
İnsan bir köşeye sıkışır, hiçbir çıkış yolu gözükmez. Çıkış yolu olarak her şeyi dener, sonuç hüsrandır. Bir köşeye yığılır kalır. Kurtuluş yolu tıkanmış gibidir.
İşte böyle durumlarda Allah’ın FETTAH ismine iman imdada yetişir.
HEM DE NASIL BİR FETTAH?
Bütün şefkat ve merhametiyle RAHMAN OLAN FETTAH,
Her şeyin sahibi MALİK OLAN FETTAH,
Mülkün idarecisi MELİK OLAN FETTAH,
Eşsiz yönetici KAYYUM OLAN FETTAH,
Her an diri HAYY OLAN FETTAH,
Bizi sınırsızca seven VEDUD OLAN FETTAH,
Her şeyi yapabilen gücüyle MUKTEDİR OLAN FETTAH,
Ve senin has vekilin VEKİL OLAN FETTAH.
Böyle bir FETTAH’ın olduğunu bilmek, insana “Elhamdülillah!” dedirtir ve sıkıştığı köşeden kurtarır.
HİÇ BİR ŞEY BİTMEDİ Ki…
Bu iman olunca her şey bitti söylemi, yerini “HİÇBİR ŞEY BİTMEDİ’YE” bırakır.
“Tüm kapılar kapandı karamsarlığı” yerini, “her kapıyı açan Allah varsa, umut da vardır”a bırakır.
Birdenbire tünelin ucunda ışık belirir.
Kalbinin FETTAH’I, bozulan vücut kimyasını onarır. Dökülen eli kolu yeniden canlanır.
ALLAH VAR İMKÂNSIZ YOK
İmkânsız kelimesini sözlüğünden siler ve yerine “Allah var, imkânsız yok” yazar.
İşte o zaman FETTAH olan Allah’ın önüne yepyeni sayfalar açtığını görür. İçinin kararan ufku aydınlanır.
FETTAH’A olan iman gönlüne güneş gibi doğmuştur:
Ta yürekten “YA FETTAH, YA FETTAH, YA FETTAH” der.
Ve hayırlar fetholur, şerler defolur.
Kurtulmuştur.
Rabbimiz, Fettah’ımız! Ülkemizi ve İslam âlemini bu sıkıntılı günlerimizde, dertlerimizden kurtar. Üstümüze kapanan kapıları aç. Lütfunla bizi bunaltma. Biz Seni sınırsızca övüyor ve çok seviyoruz.
Hayırlar diliyorum.
Ankara, 13 Eylül 2018