Kenan EROĞLU
Ey yazar,
Bir yazı yaz.
Güzel bir yazı yaz.
Bir yazı yaz ki, eleştiri olmasın içinde.
Bir yazı yaz ki, onu bunu karalamak olmasın.
Bir yazı yaz ki, içinde onun bunun açığı olmasın.
Bir yazı yaz ki, hep yıkıcı, hep parçalayıcı olmasın.
Bir yazı yaz ki, hep kötülüklerden, olumsuzluklardan, eksikliklerden söz etmesin.
Bir yazı yaz ki, Müslümanları yaptıkları hatalardan dolayı kınayıp hatalarını göklere çıkarmasın.
Bir yazı yaz, ey yazar, güzel bir yazı yaz, içinde güzellikler olsun.
Bir yazı yaz, dostluk olsun, kardeşlik olsun. Birlik olsun, bütünlük olsun.
Bir yazı yaz, memleketin güzelliklerinden, dağlarımızdan, taşlarımızdan havamızdan suyumuzda söz et.
Bir yazı yaz, dilimizden, ahlakımızdan, tarihimizden, tarihteki başarılarımızdan söz et. Bana, beni hatırlat geçmişimi ve güzelliklerimi hatırlat.
Dün tarihte başardıklarımızı, çok çalışırsak bu gün de başarabiliriz de.
Bir yazı yaz, eserlerimizden, abidelerimizden, hizmetlerimizden bahset. Beni ümitsizliğe sevk etme.
Bir yazı yaz, aşktan sevgiden söz et, birlikten bütünlükten söz et. Bana iyi ve güzel örnekler ve ben onların yolundan gideyim.
Eyy yazar; ……………………………..?
Ne! Ne oldu! Neden sustun?
Yoksa bu güzellikler sende yok mu? Olmadığı için mi hep böyle olumsuz ve yaralarımızı kaşıyıcı şekilde yazıyorsun. Senin içinde hiç bir güzellik yok mu? Hiç hoşgörü yok mu? Senin hiç mi olumlu bir yanın yok?
Ne!
Sen Yunus Emre’yi, Mevlana’yı Osman Turan’ı, Erol Güngör’ü okumadın mı? Hiç.
.
Eyyy! Yazar.
Bir yazı yaz.
Eleştirme, karalama.
Yarama parmak bas.
Hayali düşmanlar yaratıp beni korkutma. Hayali tehlikelerle beni oyalama.
Bir yazı yaz,
Beni bilinmezlere atma, yol göster, yön göster. Şöyle yap, böyle yap diye bana akıl verme. Beni “güdülecek koyun” gibi görme.
Köşende oturup her konuyu bilen!, her şeyden anlayan! köşe yazarları gibi her konuya ahkâm kesme. Bilmediğin konularda sus.
Bir yazı yaz, bana örnek ol.
Fikrini söyle. “Şöyle olsa daha iyi olur” de, “Böyle olursa daha güzel olur” de. Teklifini bana sun. Ben kabul ederim, ya da etmem…
Bir yazı yaz,
Bana kızma, beni bir kalıba sokmaya çalışma.
Güzel şeyler söyle, güzelliklerimizi dile getir, güzel taraflarımızı anlat.
Beni, salak aptal yerine koyma.
Beni hiç bir şey anlamaz sanma.
Kendini akıllı, herkesi aptal sanma. Beni hor görme
Bir yazı yaz,
Güzel sözler söyle.
Benim bilmediğimi zannettiğin konularda gizli bilgiler sahibi gibi davranma.
Belki ben her şeyi bilmem ama sanma ki anlamam, sezmem. Belki bilgisizim ama aptal değilim. Beni aptal yerine koyma.
Ey yazar güzel yazılar yaz. İçinde güzellikler olsun, kin nefret, sevgisizlik eleştiri olmasın.
Atalarımız bir adı da “hoşgörü imparatorluğu“ olan “Osmanlı Cihan Devleti”ni ve medeniyetini onu bunu eleştirerek, diğer beylikler gibi küffarla-düşmanla işbirliği yaparak, dünkü düşmanların fikirleri ile hareket ederek kurmadılar.
Ey yazar onlar kendileri gibi davrandılar, kendileri gibi oldular.
Eleştiri ile yeni bir devlet, yeni bir medeniyet kurulmaz.
Sen de kendin gibi ol. Bana da beni anlat.