Efendi BARUTÇU
“Bırak beni haykırayım susarsam sen matem et
Unutma ki şairleri haykırmayan bir millet
Sevenleri toprak olmuş öksüz çocuk gibidir.”
Mehmet Emin Yurdakul
Ozan Arif’i 16 Şubat 2019 tarihinde Samsun’da ebedi yolculuğuna uğurladık. Türkiye’nin dört bir yanından ve başta batı Avrupa olmak üzere uzak diyarlardan kopup gelerek bu büyük mücadele adamına karşı son görevlerini yerine getirmek isteyen on binlerce ülküdaşı, din kardeşi sadece Samsun Büyük Camii’nin bütün bir meydanı doldurmuşlar caddelere taşmışlardı. Defin merasiminde kabrinin başına ulaşabilseydim sözüme şöyle başlayacaktım: “Güle Güle Aluçralı, Güle Güle Kara Zıpkalı”.
Bütün bir ömrünü Türk Milliyetçiliği davasına adamış ve şanı yüce peygamberimizin Ebu Dücane’ye verdiği kılıcın üstünde yazdığı gibi “Korkaklıkta ar ve zillet, ileri gitmekte şeref ve izzet vardır. Kişi korkaklık ederek kaderden kaçamaz.” Sözünü hayatının bir düsturu haline getirmiş. Ozan Arif yolun açık olsun. Bizden gaye-insan, ufuk-peygamber Hz. Muhammed Mustafa’ya ve ashabına selam söyle.
Tarihin derinliklerinden bize ışık tutan Tanrıkut Mete Han’a, Bilge Kağan’a, Türk Milleti’nin milli istiklal aşkının ve kahramanlık destanlarının önde geleni Kürşad Atamıza selam söyle. Bilge Tonyukuk’a, Dedem Korkut’a, Yusuf Has Hacip’e, Kaşgarlı Mahmut’a, Yahya Kemal’in
“Şu Ahmet Yesevi kim, bir araştırın göreceksiniz,
Bizim milliyetimizi asıl onda bulacaksınız.” cümleleriyle tanıttığı Türk Tasavvufu’nun,
Türk Müslümanlığı’nın ahlakı temiz şahsiyeti Ahmet Yesevi’ye selam söyle.
“Biz gelmedik kavga için
Bizim işimiz sevgi için,
Dostun evi gönüllerdir,
Gönüller yapmaya geldik.” Diyen derviş Yunus’a selam söyle.
“Felek her türlü esbab-ı cefasın toplasın gelsin
Dönersem kahpeyim millet yolunda azimetten” sözleriyle tarihe geçen hürriyet kahramanı Namık Kemal’e selam söyle.
“Yürü bre yalan dünya
Yalan dünya değil misin?
Hasan ile Hüseyin’i
Alan dünya değil misin?” Sözlerinin sahibi büyük sevdaların ozanı Karacaoğlan’a selam söyle.
Torosların zirvelerinden;
“Belimizde kılıcımız kirmani,
Taşı deler mızrağımın temreni,
Hakkımızda devlet vermiş fermanı
Ferman padişahın, dağlar bizimdir”, diye haykıran Dadaloğlu’na selam söyle.
Sivas ellerinden;
“Yürü bre Hızır Paşa
Senin de çarkın kırılır
Güvendiğin padişahın
O da bir gün devrilir”, diye seslenen Pir Sultan Abdal’a selam söyle.
Türkistan’da Sovyet-Rus sömürgeciliğine karşı mücadele ederken 1938’de kurşuna dizilerek şehit edilen ve;
“Gülen başkalarıdır, ağlayan ben ben
Oynayan başkalarıdır, inleyen ben ben
Egemenlik öykülerini işiten ben ben
Kulluk şarkısını dinleyen ben ben” diye feryat eden, Abdülhamit Süleyman Çolpan’a selam söyle.
“Düşme dünya mihnetine
Talip ol hak hazretine
Âb-ı zemzem şerbetine
Parmağını ban dediler.” sözlerinin sahibi Şah Hatayî’ye selam söyle.
Türk Dünyasının “Dilde, işde, fikirde birlik” idealinin büyük mürşidi İsmail Bey Gaspıralı’ya selam söyle.
Batı ve Rus emperyalizmine karşı yiğit kıyamı başlatan, Trablusgarp’a İşgalci İtalyanlarla savaşmaya giderken kendisini bu işten vazgeçirmek isteyenlere “bir vatan parçası, ona bağlı olanlar hayatta nefes aldıkça, elleri silah tuttukça ve atacak kurşun da varsa, utanç içinde terk edilemez. Biz Trablusgarp’ı Türk ordusunun şeref ve haysiyet sahibi mensupları olarak sonuna kadar savunacağız.” ve Türkistan Türklüğünün bağımsızlığı için mücadeleye giderken buralarda böyle bir mücadelenin imkânsız olduğunu söyleyenlere “Uzun zamanlardan beri Türkistan Türklüğü ile Osmanlı Türklüğü arasındaki irtibat kopmuştur. Ben, Osmanlı ordularının Başkomutanı ve İslam Halifesinin damadı olarak oraya gelir ve Türkistan’ın bağımsızlığı uğruna ölürsem, bu köprüyü kurmuş oluruz.” dedikten sonra Rusların İngilizlerle işbirliği yapması sonucu Himalayaların eteklerinde Çeyan tepesinde şehit edilen ve aziz ruhunun hala Tanrı Dağlarının semalarında dolaştığına inandığımız Osmanlı orduları başkumandan vekili, büyük Türk İslam ülkücüsü Şehit Enver Paşa’ya selam söyle.
Azerbaycan toprağını Ermeniler ve İngilizlerin işgalinden kurtararak bağımsız Azerbaycan Türk Cumhuriyeti’nin kurulmasını sağlayan, İstanbul’da kurduğu silah fabrikasında şüpheli bir patlama da 2 Mart 1949’da şehit edilen Kafkas İslam Ordusunun yiğit kumandanı Nuri Paşa’ya selam söyle.
“Bir kere yükselen bayrak bir daha düşmez.” diyerek bugünün müstakil Azerbaycan Cumburiyetini müjdeleyen, Bağımsız Azerbaycan Cumhuriyetinin ilk Cumhurbaşkanı ve aziz naaşı Ankara’nın bağrında yatan Mehmet Emin Resulzade’ye selam söyle.
Kafkas İslam Ordusu’nun Azerbaycan’ı, İngilizlerden ve Ermenilerden kurtarmak için Gence’ye girdiğinde, hala dillerden düşmeyen;
“Çırpınırdın Karadeniz
Bakıp Türk’ün bayrağına
Ah, ölmeden bir görseydim,
Düşebilsem toprağına.” şiiri ile Türk’ün bayrağına hasretini dile getiren, Kendisine çocuklarını ve ailesini alıp Türkiye’ye geçmesi tavsiye edildiğinde Memmedzadeye :’Sen git ben gidersem bu Azerbaycan’ı kime bırakacağız yazık değil mi?’diyen ve Stalin yönetimi tarafınan pantürkist suçlamasıyla kurşuna dizilmeden önce “Soranlara anlatayım ben bu yurdun nesiyim? Ben çiğnenen bir ülkenin hak bağıran sesiyim.” diye haykıran Azerbaycan milli marşının da şairi Ahmet Cevat’a selam söyle.
Milli mücadelenin büyük kahramanı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya ve milli mücadele şehitlerimize selam söyle.
Yine Azerbaycan’da;
“Vaktiyle bir gölgede
Hür yaşamak isteyen
Bir insanoğlu bilsin,
Azatlık ülkesinde daha şad olacaktır
Dünya tat alacaktır.” Sözlerinin sahibi, Sovyet-Rusya tarafından 1938’de, 31 yaşında, kurşuna dizileren ve halen mezarı bulunamayan Şehit Mikail Müşfik’e selam söyle.
“Türk denince özü sözü mert olur
Dost deyince ayrılmaz bir fert olur
Kardaş deyip dara düşsem sığınsam
Şimden geru bu bana bir dert olur.
Ben ne diyem bu vefasız dağlara
Özkardaşı dönek olan ağalara” dizeleriyle Boraltan Köprüsü faciası sonucu Türkiye’ye sitemini “Dönek Kardaş” şiiri ile getiren Azerbaycan’ın hürriyet ve istiklal şairi Almas Yıldırım’a selam söyle.
Yetmiş yıllık Rus işgalinden sonra Azerbaycan Türklüğünü milli kıyama çağırarak yeniden bağımsızlığını sağlayan ve alçakça tertiplerin kurbanı olan, hayatı boyunca “Ey Ulu Tanrım Türklüğümü benden esirgeme.” duasında bulunan ve vefatında şair Ali Kınık’ ın:
“Dediler ki bir göç oldu, dağlarca sustum durdum
Bir çift kızıl karanfili bağrıma bastım durdum
Kuş kaçırmaz kementleri boynuma astım durdum
Ağı yeleli bir at ile göğe çattı Elçibey
Türkler için Tanrımıza elçi gitti Elçibey” sözleriyle ululadığı büyük Türk Milliyetçisi Ebulfez Elçibey’e selam söyle.
Yine 31 Ekim 1939’da, Stalin Dönemi’nde kurşuna dizilerek şehit edilen Yakut Türkleri’nin büyük şairi ve devlet adamı Oyunskiy’e selam söyle.
Engin vatan sevgisini;
“Dedem koynunda yattıkça benimsin ey güzel toprak
Neler yapmış bu millet; bir sor, bak
Yarim sensin, göğüm sensin; cihanım, cennetim hep sen
Nasıl bir zinde millet çıktı, gördüm hasta sinemden” mısralarıyla dile getiren “kara bir gün” makalesinin de yazarı, büyük vatansever Süleyman Nazif’e selam söyle.
Milli mücadelemizin en zor günlerinde 26 Ağustos 1922’de, Tanrı’ya;
“Şu kopan fırtına Türk Ordusu’dur ya Rabbi
Senin uğrunda ölen ordu, budur ya Rabbi
Ta ki yükselsin ezanlarla müreyyed namın
Galip et, çünkü bu son ordusudur İslam’ın.” mısralarıyla yakaran büyük Türk Milliyetçisi Yahya Kemal Beyatlı’ya selam söyle.
Türkçülüğün, Turan Ülküsü’nün büyük mütefekkiri şair, fikir adamı, sosyolog;
“Yolumuz gaza, sonu şehadet
Dinimiz ister, sıdk ile hizmet
Anamız vatan, babamız millet
Vatanı mamur eyle yarabbi!
Milleti mesmun eyle yarabbi!” sözleriyle Rabbimize duada bulunan Ziya Gökalp’e selam söyle.
Kendi yurdu Moskof işgali altındayken Anadolu’daki Milli Mücadeleye manevi destek için Uzaktaki Kardeşime şiirinde;
“Altay’ın altın günü nazlanarak
Gelende sen pars gibi bir er olarak
Akdeniz, Karadeniz ötelerine
Kardeşim, gittin beni bırakarak” mısralarıyla haykıran Kazakistan’ın gür sesi 1937’de şehit olan Mağcan Cumabay’a,
“Ağzıma ne gelirse söylerim,
Ne solum eşref ne sağım var benim
Ölsem ayrılmam vatandan bir karış,
Kırk ağaçta çünkü bağım var benim.” Sözlerinin sahibi hiciv sanatımızın zirve şahsiyeti Şair Eşref’e selam söyle.
Vatansızlara hitaben;
“Memleketin iç yüzü, çöktüyse temel.
Şimdilik harice karşı yüzümüz olsa dahi
Yüzümüz yok bakacak kabrine ecdadımızın
Tükürür zannederim çehremize, vatanın tarihi.” diye bağıran Neyzen Tevfik’e selam söyle.
“Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem;
Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.
Biri ecdadıma saldırdı mı, hatta boğarım!
-Boğamazsın ki!
-Hiç olmazsa yanımdan kovarım.
Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam;
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.
Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale;
Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!
Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum?
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!
Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim,
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!
Adam aldırmada geç git, diyemem aldırırım.
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu…
İrticâın şu sizin lehçede ma’nâsı bu mu?” mısralarından senin de büyük ölçüde beslendiğine emin olduğumuz istiklal şairimiz, iman şairimiz Mehmet Akif’e selam söyle.
Türk ülküsünün büyük mürşidi şahsiyet ve karakter abidesi Hüseyin Nihal Atsız atamıza selam söyle. Keza kardeşi büyük Türk milliyetçisi Nejdet Sançar Hoca’ya selam söyle.
1970’li yıllarda gür sesi ve yüksek belagatıyla miting meydanlarını coşturan ve Tuna’dan geçerken Tuna yandı ben ağladım şiirinde :
“Aral dedi, Musul dedi,
Kırım,Kerkük nasıl dedi,
Anlat usul usul dedi,
Tuna yandı ben ağladım.” diyerek gözyaşlarına boğulan hemşehrisi olmakla iftihar ettiğim Hayati Vasfi Taşyürek ağabeye selam söyle.
“Gideriz nur yolu, iz de gideriz
Taş bağırda sular, diz de gideriz
Bir gün akşam olur, biz de gideriz.
Kalır dudaklarda şarkımız bizim.” Mısralarının sahibi, şairlerin sultanı ömrü zulüm, haksızlık ve imansızlıklarla mücadeleyle geçmiş Necip Fazıl Kısakürek’e selam söyle.
Tek parti döneminin, tarih, kültür, inançlarımıza yönelik akılalmaz tahribatına ve zulümlerine karşı bir Serdengeçti ruhuyla mücadele eden :
“Hiçbir şeyden pervâmız yok
Bize Serdengeçti derler!..
Kimimiz yay, kimimiz ok
Bize Serdengeçti derler!..
Ulu Tanrı rehberimiz
Yurda kurban her birimiz
Delik deşik yer yerimiz
Bize Serdengeçti derler!.
Alçaklara çatarız biz
Zulme kafa tutarız biz
Zindanlarda yatarız biz
Bize Serdengeçti derler”
Haykırışıyla zalimlere meydan okuyan Osman Yüksel Serdengeçti’ye selam söyle.
“Haydi Uyan” şiiriyle;
“Er meydanlarından çekilir oldun
Eğilmek bilmezdin, bükülür oldun
Sürer mi bu gaflet; daha kaç sene
Uyan ey Türk, uyan! Uyumak nene” diye haykıran Türk destan geleneğinin son büyük temsilcilerinden Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’na selam söyle.
Türk’e birlik çağrısında;
“Yağı hurra deyip hücum eden de
Türk’ün Türk’e küseceği çağ mıdır?
Yüzbin değer yıkılırken her gün
Türk’ün Türk’e küseceği çağ mıdır?” diye haykıran “Türkiyem”in büyük şairi Dilaver Cebeci’ye selam söyle.
Asrımızın bir gruba, bir ideolojiye, bir siyasi partiye, bir ülkeye sığmayacak kadar büyük şairi, “dava felsefem”;
“Ben milletimin uğruna adamışım kendimi
Bir doğrunun imanı, bin eğriyi düzeltir
Zulüm Azrail olsa, hep Hakk’ı tutacağım
Mukaddes davalarda ölüm bile güzeldir.” mısralarının ve büyük sevda “Mihriban”ın şairi, hemşerisi olmakla iftihar ettiğim Abdurrahim Karakoç ağabeye selam söyle.
“Yoksulun sırtından doyan doyana
Bunu gören yürek nasıl dayana
Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana
Bilmem söylesem mi söylemesem mi” sözleriyle Anadolu insanının çaresizliğini ve günümüzün gelir dağılımındaki çarpıklığı dile getiren hemşerim Aşık Mahzuni Şerif’e selam söyle.
Son şiirinde:
“Geçti günler, yıllar , ömürse doldu
Giden gitti bilmem geri ne kaldı
Ömrümün baharı sarardı soldu
Yandı kaldı garip bağrım çöl gibi” deyişiyle bu dünyanın faniliğini dile getiren Bozkırın Tezenesi büyük ozan Neşet Ertaş’a selam söyle.
“Yandım bazen susuzluktan
Cayır cayır yandım durdum
Söz açmadım öz derdimden
Ellerin halini sordum.
Ve istemedim kimseden
İçmek için bir damla su,
İçimden aslan kesildi
Boyun eğmemek duygusu…” mısralarının sahibi Bulgaristan Türklüğünün boyun eğmeyen şairi, 26 Nisan 1976 tarihinde Varna’da meçhul şahıslar tarafından şehit edilen, Recep Kupçu’ya selam söyle.
Irak Türklüğünün büyük mücadele adamı Şehit Nejdet Koçak Bey’e selam söyle.
Batı Trakya Türklüğünün büyük lideri şehit Sadık Ahmet’e selam söyle.
Halen yüreğimizin kapanmayan yarası Doğu Türkistan Türklüğünün Mücahid lideri “Gönül arzu eder ki Doğu Türkistan meselesinin halledilmesi davasında öncülük şerefi Türkiye’nin olsun” sözlerini sanki bugünleri görmüş gibi söyleyen İsa Yusuf Alptekin’e,
Maruz kaldıkları katliamlara karşı dünyanın sessizliğine “Ve her şey bittiğinde, hatırlayacağımız şey; düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın sessizliği olacaktır” diyerek haykıran Bosna Müslümanlarının bilge lideri Aliya İzzetbegovic’e,
Makedonya Türklüğü’nün hak ve hürriyetini izzet ve şerefini müdafaa ederken şehit edilen ve hala mezarları bulunamayan Yücelciler’den Şuayip İshak Aziz Efendi, Nazmi Ömer, Ali Abdurrahman Ali, Adem Ali Adem’e,
“Ahıska yıkılmış, olmuştur esir
Ne kilim kalmıştır ne eski hasır,
Ahmediye camii olmuştur esir
Ağlıyor gözlerim dolmuştur kana”
mısralarının sahibi Rus gizli polisi tarafından şehit edilen Ahıska Türklerinden Molla Muhammed Sefili’ye,
Türk gençliğinin ruhuna dokunarak “Büyük Türkiye Ülküsü”nü miras bırakan Dündar Taşer Ağabey’e,
Türk-İslam ülküsü davasının büyük mütefekkiri Seyyid Ahmed Arvasi Hocama selam söyle.
1970’li yılların buhranlı dönemlerinde Türk gençliğine büyük düşünmeyi öğreten yerin altındaki uğultuyu duyan ve Milliyetçi Büyük Türkiye’yi kurma hedefini gösteren seni manevi evladı kabul eden Türkeş Bey’e selam söyle.
Kıbrıs Türklüğünün büyük lideri Kıbrıs davasının mücahidi Rauf Denktaş Bey’e selam söyle.
‘Bir saniyesine bile hükmedemediğimiz bir dünya için bu kadar fırıldak olmaya gerek yok’ diyerek hak bildiği yolda yalnız yürüyen Şehit Muhsin Yazıcıoğlu’na selam söyle.
Türkistan Coğrafyasında Türkçe eğitim veren okullar ve fakülteler açan büyük Türk Milliyetçisi, hocaların hocası, vakıf insan turan Yazgan hocamıza selam söyle.
İlk ülkücü şehit Ruhi Kılıçkıran’dan, son ülkücü şehit Fırat Yılmaz Çakıroğlu’na kadar bütün ülkücü şehitlerimize selam söyle.
Tarih boyunca Türk-İslam Ülküsü için, devlet için, vatan için, bayrak için bir gül bahçesine girercesine kara toprağa giren bütün şehitlerimize selam söyle.
“Asıl noksanımız birbirimizi yeterince sevmeyi hala öğrenememiş olmamızdır” diyerek bugünleri işaret eden ülkücülerin çilekeş ağabeyi, Galip Ağabey’e selam söyle.
Bütün ozanların atası :
“Hani övdüğümüz beyler erenler
Dünya benim diyenler
Ecel aldı yel gizledi
Fani dünya kime kaldı
Gelimli gidimli dünya
Sonucu ölümlü dünya
Bu kara yer bizi de yiyecektir
En nihayet uzun yaşın ucu ölüm sonu ayrılık”, mısralarının sahibi Dedem Korkut’a selam söyle.