Halk arasında “Kambur” (el-Ahdeb) lakabıyla tanınmıştır. Bursalı Tabip Ömer Şifâî’nin oğlu olduğu ve tıp ilmiyle Farsça’yı ondan öğrendiği sanılmaktadır. Ayrıca tıp tahsilinde Bursalı Tabip Ali Efendi ile Kazasker ve Reîsületıbbâ Kâtipzâde Mehmed Refî Efendi’den de istifade etmiş, hey’et (astronomi) derslerini Ahmed-i Mısrî’den, hikmet (fizik) derslerini ise Yanyalı Esad Efendi’den almıştır. Diğer taraftan, Galata’da oturan Batılı hekimlerle münasebet kurup Latince ve Fransızca öğrenmiş, hatta bazı İtalyanca tıp metinlerini Türkçe’ye tercüme ettirerek Avrupa’daki gelişmelerden de haberdar olmuştur.
İlmî araştırma ve çalışmalarını Fatih’te Sultan Selim Çarşısı’ndaki hekim dükkânında (muayenehane ve eczahane) sürdüren Vesim Efendi’nin eserleri içinde özellikle, yayımlanmamış Düstûru Vesîm fi’ṭ-ṭıbbi’l-cedîd ve’l-ḳadîm adlı kitabı önemlidir. Önsözü Müstakimzâde Sa‘deddin Efendi tarafından kaleme alınan bu eserin yazma nüshalarından biri Beyazıt Devlet (nr. 4097), ikincisi de Ragıp Paşa kütüphanesindedir (nr. 946, 947).
Tıp alanındaki eserleri arasında, Ṭıbb-ı Cedîd-i Kimyevî adlı çalışması ile Macar Georgios’tan Vesîletü’l-meṭâlib fî ʿilmi’t-terâkib adıyla tercüme ettiği bir farmakoloji kitabı da yer almaktadır (İ.Ü. Tıp Fak. Tıp Tarihi Ktp., TY nr. 235). Abbas Vesim Efendi’nin verem hakkındaki görüşleri ve mikrobu tarifi, zamanına göre ileri bir seviye olarak kabul edilmektedir.
Tıbbî eserlerinden başka, 1437-1440 yılları arasında hazırlandığı kabul edilen Zîc-i Uluġ Bey adlı eseri Nehcü’l-bülûġ fî şerḥi Zîci Uluġ adıyla tercüme ve şerh etmiş (Süleymaniye Ktp., Hamidiye, nr. 858), bir de rü’yet-i hilâle ait bir risâle kaleme almıştır (Kandilli Rasathânesi Ktp., nr. 146). Ayrıca edebiyatla da meşgul olduğu bilinen Vesim Efendi’nin mürettep bir divanı vardır (Topkapı Sarayı Ktp., Hazine, nr. 961).
BİBLİYOGRAFYA
Hediyyetü’l-ʿârifîn, I, 437.
Osmanlı Müellifleri, III, 242-243.
Bedi N. Şehsuvaroğlu v.dğr., Türk Tıp Tarihi, Bursa 1984, s. 117-118.
Sırrı Akıncı, “Hekim Abbas Vesim Efendi”, İstanbul Tıp Fakültesi Mecmuası, sy. 24 (1961), s. 695-700.
TA, I, 21.
https://islamansiklopedisi.org.tr/abbas-vesim-efendi sayfasından alınmıştır.
Hekim Abbas Vesim Efendi
Hekim, hattat, şair ve astronomi bilgini (D. ? – Ö. 1760, İstanbul). Kambur Vesim Efendi ve Derviş Abbas Tabip adlarıyla da bilinir. Zamanına göre verem hakkındaki görüşleri ve mikrobu tanımlamasıyla ile bir düzey kabul edilen Abbas Vesim Efendi, halk arasında “Kambur” lakabıyla tanınmıştı. Bursalı tabip Ömer Şifaî’nin oğlu olduğu ve tıp bilimiyle Farsçayı babasından öğrendiği sanılmaktadır. Ayrıca tıp öğreniminde Bursalı tabip Ali Efendi ile Kazasker ve Reisül-etibba Kâtipzade Mehmet Refi Efendi’den de yararlandı. Astronomi derslerini Ahmet-i Mısrî’den, fizik derslerini ise Yanyalı Esat Efendi’den aldı. Öte yandan, İstanbul Galata’da oturan Batılı hekimlerle ilişkiler kurarak Latince ve Fransızca öğrenmiş, hatta kimi İtalyanca tıp metinlerini Türkçeye çevirterek, Avrupa’daki gelişmelerden de bilgi sahibi olmuştu.
Abbas Vasim Efendi; Yanyalı Esat Efendi’den hikmet (eşyanın hakikatinden bahseden ilim) ve Farsça, Ahmed Mısrî’den astronomive astroloji, Kâtibzade Mehmed Refi Efendi’den tıp ve talik yazı dersleri aldı. Bir ara öğrenim amacıyla Hicaz, Şam ve Mısır’a gitti. Birçok bilimsel araştırmada bulunarak tıp alanındaki bilgisini geliştirdi. İstanbul’a dönüşünde Sultan Selim Camisi civarında bir eczahane ile muayenehane açtı. İstanbul’da kırk yıl doktorluk yaparak, hem insanlara hizmet etti hem de tıp alanındaki bilgisini geliştirdi. Aynı zamanda tasavvufa yönelip Halvetî ve Kâdiri tarîkatlarına mensup oldu, son şeyhi Nakşibendiyye yolunun büyüklerinden Muhammed Emin Tokâdî’dir. Mehmed Emin Tokadî’den tasavvuf bilgileri öğrendi ve uyguladı. Abbâs Vesim Efendi; Arapça, Farsça, eski Yunanca ve Latince dillerini yazı yazacak kadar bilirdi.
Osmanlı tababetini (doktorluğunu) olgunluğa götürmekte büyük hizmeti olan Abbas Vesim Efendi’nin kişisel deneyimleri ile verem hakkında en son keşiflere yakın araştırma ve incelemeleri vardır. Tıbbı iyice anlayabilmek için fizik, mekanik ve deneysel kimyayı da bilmenin gerekli olduğunu savunurdu. Bu konuda “Tıbb-ı Cedid-i Kimyevi” adlı bir eser yazdı. Ayrıca deontolojinin (tıp tarihi ve tıp ahlakı) gelişmesine ve uygulama biçimine yön verdi. İbn-i Sina gibi eski tabiplerin eserlerinden ve kendi hocalarından öğrendiği bilgilerle, İstanbul’a gelen kimi Batılı tabiplerin eserlerinden yararlanarak “Düstur-ül-Vesim fi Tıbb-il-Cedid vel-Kadim” adlı eserini yazdı.
Doğu ve Batı tıbbını karşılaştıran ve mükemmel bir külliyat olan bu eser tıp tarihimiz bakımından önemlidir. İki ciltten oluşan bu eserin birinci bölümünde baştan sona kadar organ hastalıkları, ikinci bölümünde kadın ve çocuk hastalıkları, üçüncü bölümünde şişler ve ülserler, dördüncü bölümünde basit ve bileşik ilaçlar anlatılmaktadır. 1748 yılında yazdığı bu eserin üç nüshasından biri Beyazıt, ikisi de Ragıp Paşa Kütüphanesi’ndedir.
Kendi adını taşıyan verem basilini bulduğu için, 1905 yılında Nobel Tıp Ödülü’nü alan Robert Koch’un üniversiteden hocası Henlen’in ortaya attığı kuramı; ilk olarak Rönesans bilgini, 1478 doğumlu (yani Türk bilgini Akşemseddin’in ölümünden on dokuz yıl sonra doğmuş) olan Girolamo Fracastoro tarafından ortaya atıldığını yazarlar. Fracastoro’yu bu konuda bilimsel açıklama yapan ilk bilim adamı olarak kabul ederler. Akşemseddin’in bu konuda yazdıklarından ve Robert Koch’tan yüz elli yıl önce, “Vereme, akciğerde yerleşen bir mikrop sebep olur” diye yazan Kambur Vesim lakabıyla ün yapmış Vesim Abbas bin Abdurrahman bin Abdullah’tan söz etmezler. Oysa o, bağırsak hastalığının kimi sağaltım yöntemlerini de belirtmişti. O devirde amip ve basil etkenlerini de nitelendirmiş ve akciğerde yerleşen bir mikrop vasıtasıyla veremin meydana geldiğini açıklamıştı.
Dr. Osman Şevki, “Beşbuçuk Asırlık Türk Tababeti” adlı eserinde, Kambur Vesim’in verem hakkındaki bilgilerine, XX. yüzyıl başlarında bile tıbbın fazla bir şey ekleyemediğini belirtir. Aynı yorumu, Mehmet Tahir de; “Osmanlı Müellifleri” adlı eserinde yineler. Şişli Etfal Hastanesi Başhekimi İbrahim Paşa, “İkdam” gazetesinin 4040. sayısında yazdığı bir makalede, “Vesim Abbas, hastalık mikroplarını Avrupalılardan 300 yıl önce keşfettiğini, verem ve frengi hastalıklarının tedavisi konusundaki görüşlerinin ne kadar yerinde olduğunu, ancak XX. yüzyıl başında kabul edilmiştir” diye yazar.
Abbas Vesim Efendi’nin, tıp biliminin dışındaki önemli bir eseri de “Uluğ Bey Zici”nin Türkçe şerhi olan “Nehc-ül-Büluğ fi Şerh-i Zic-i Uluğ”dur. Açık Türkçe ile yazılmış olan bu eser, tüm uygulamalara ait örnekleri, İstanbul arz (enlem) ve tulüne (boylam) göre düzenlemiştir. Eski Türk takvimini incelemiş ve metinde olmayan İbrani ve Rumi takvimlerini eklemiştir. Bir derecenin sinüsünü bulmakta, Uluğ Bey’in tanımladığı Gıyasüddin Cemşid’e ait usulü çok güzel izah etmiştir. Bu eserin yazma nüshaları Beyezıt Kütüphanesi ile Kandilli Rasathanesi Kütüphanesi’ndedir. Ayrıca astronomi ile ilgili “Risale-i Rüyet-i Hilal” adlı eseriyle şiirlerinin toplandığı “Divan”ı ve “Risalet-ül-Vefk” adlı eseri yanında, Macar Georgios’tan çevirdiği “Vesilet-ül-Metalib fi İlm-it-Terakib” adlı bir farmakoloji kitabı da vardır. Mezarı Edirnekapı dışındaki mezarlıktadır.
ESERLERİ:
BİLİM: Düstûr el-Vesim, Tıbb-ı Cedîd-i Kimyevî, Düstûr-ül-Vesîm fî Tıbb-il-Cedid vel-Kadîm, Vesîlet-ül-Metâlib fî ilm-it-Terâkib, Nehc-ül-Bülûg fî şerhi Zîc-i Uluğ, Nehc-ül-Bülûğ.
EDEBİYAT: Divân, Risâlet-ül-vefk.
KAYNAKÇA: Bursalı Mehmet Tahir / Osmanlı Müellifleri (1972, c.3, s. 242), Müstekimzâde Süleymân Sa’deddîn Efendi / Tuhfe-i Hattâtîn (s. 668, İstanbul 1928), İbrâhim Paşa / İslâmların ve Bilhassa Türk Millet-i Necîbesinin Tababete Ettikleri Hizmetler (İkdam Gazetesi No: 2601, 1901), Osman Şevki / Beşbuçuk Asırlık Türk Tabâbeti Târihi (yay. haz. İlter Uzel, 1991, s. 169), Sırrı Akıncı / Kitâbu Düstûru Vesim fit-tıbb-il-Cedîd vel-kadîm İncelemesi ve ortaya çıkan sonuçlar (İ.Ü. Tıp Fakültesi Tıp Târihi Enstitüsü, Uzmanlık Tezi, 1964), İhsan Işık / Ünlü Bilim Adamları (Türkiye Ünlüleri Ansiklopedisi, C. 2, 2013) – Encyclopedia of Turkey’s Famous People (2013).
https://www.biyografya.com/biyografi/707 sayfasından alınmıştır.