İngiliz parlamentosu oluşturma meselesine iki açıdan bakabiliriz. Birinci açı Britanya siyasetinde denge açısıdır. Bu açıdan Birleşik Krallık’ı oluşturan dört ulustan üçünün kendi parlamentosu varken, bir ulusun kendi parlamentosunun olmaması sistemde bir asimetri olduğunun göstergesidir; bu asimetriyi gidermek adına Birleşik Krallık Parlamentosu içinde karar alma süreçlerinde revizyona gitmek yeterli değildir. İkinci açı ise, Birleşik Krallık’ın anayasal düzeni açısıdır; zira yazılı bir anayasası olmayan Birleşik Krallık resmen bir “federasyon” değildir; ülke içindeki en kalabalık ulus olan İngilizlerin kendi parlamentosuna sahip olması, Birleşik Krallık’ı, şu anda Brexit sürecinin yaptığı gibi, yazılı bir anayasa gereksinimine sürükleyecektir; yazılı bir anayasa tartışmaları “federasyon” kavramını gündeme taşıyacaktır.
*****
Doç. Dr. Dilek YİĞİT
İngiliz Sorunu
Birleşik Krallık içinde bir “İngiliz sorunu” var; sıklıkla duyduğumuz Kuzey İrlanda sorunu ve özellikle günümüzde İskoçya bağımsızlık sorunu gibi yüksek sesle ifade edilmese de, geçmişte cılız bir sesle ifade edilen bu sorun artık dikkatten kaçmayacak kadar büyüyor.
Nedir bu İngiliz sorunu? Akla ilk gelen bu sorunun, İskoç sorunu gibi, yani İngilizlerin de İskoçlar gibi Londra tarafından yönetilmek istememesi olabileceği. İskoçlar, daha doğru ifadeyle İskoç milliyetçiler Londra tarafından yönetilmek istemiyor; gerekçeleri ise Londra’daki hükümetin İskoçya’da çoğunluğu temsil etmiyor oluşu. İngiliz milliyetçiler de İskoç milliyetçiler gibi Londra tarafından yönetilmek istemiyorlarsa, bunun nedeni ne olabilir? Aslında İngiliz milliyetçiler için sorun, İskoç milliyetçileri için olduğu gibi Londra’nın İngiliz halkını temsil etmiyor oluşu değil; burada sorun Londra’daki parlamento ve hükümetin Birleşik Krallık Parlamentosu ve Hükümeti oluşu; İngiliz milliyetçileri, İskoç milliyetçilerin yaptığının aksine, Birleşik Krallık Hükümeti ve Parlamentosunu yadsımıyor; ancak Britanya meselelerinden ayrı İngiliz meseleleri için, sadece İngilizler için İngiliz parlamentosu istiyor.
İngilizler arasında bir İngiliz parlamentosu isteği, Birleşik Krallık’ı oluşturan, İngilizler dışındaki üç ulusun kendi parlamentolarına sahip olmasından kaynaklanmakta aslında; İskoçya, Kuzey İrlanda ve Galler kendi parlamentolarına sahip iken İngilizlerin kendi parlamentosunun olmayışı “demokrasi açığı” olarak görülmekte ve İngiliz parlamentosunun oluşturulmasının bu soruna çözüm olacağı düşünülmekte.
Burada mesele şu: İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda parlamentolarının yetki alanına giren konularda İngilizlerin söz hakkı yok; ancak Birleşik Krallık Parlamentosunda sadece İngiltere’yi ve İngilizleri ilgilendiren meselelerde İskoçya’dan, Galler’den ve Kuzey İrlanda’dan gelen vekillerin söz ve oy hakkı var; İngilizlerin nazarında bu bir “asimetri”.
Bu asimetriyi gidermek, dengeli bir sistem kurmak adına, 2015 yılında Birleşik Krallık Parlamentosu “English vote for English law” sistemini hayata geçirdi; bu sistemde sadece İngiltere ve Galler’i ilgilendiren meselelerde tüm vekillerin görüş bildirme hakkı olmasına rağmen, oylamaya sadece İngiltere ve Galler’den gelen vekiller katılıyor. Bu İngiliz milliyetçileri tatmin eden bir düzenleme olmadığı gibi, (zira “English vote for English law” eşit değildir İngiliz Parlamentosu), parlamento içerisinde vekilleri “iki sınıfa” ayırdığı gerekçesi ile de ciddi şekilde eleştiriliyor. Yani İngiltere ve Galler vekilleri her konuda oy hakkına sahipken, İskoç ve Kuzey İrlanda vekilleri konu kendilerini ilgilendirmediği gerekçesi ile dışlanmış oluyor. “English vote for English law” sistemine yöneltilen vekilleri “iki sınıfa” ayırdığı eleştirisi, İngiliz milliyetçilerinin İngiliz parlamentosu taleplerini güçlendirici etki yapıyor; şöyle ki; vekilleri iki sınıfa ayrılmış Birleşik Krallık Parlamentosu oluşturmak yerine, doğrudan İngiliz parlamentosu oluşturmak, üstelik diğer üç ulus kendi parlamentolarına sahip iken en doğru seçim gibi görünüyor. Üstelik İngiliz parlamentosunun oluşumunun, İngilizlerin Birleşik Krallık Parlamentosu içindeki dominant rolünü önlemek için de bir araç olabileceği Britanya siyaseti uzmanları tarafından belirtilmekte.
İngiliz parlamentosu oluşturma meselesine iki açıdan bakabiliriz. Birinci açı Britanya siyasetinde denge açısıdır. Bu açıdan Birleşik Krallık’ı oluşturan dört ulustan üçünün kendi parlamentosu varken, bir ulusun kendi parlamentosunun olmaması sistemde bir asimetri olduğunun göstergesidir; bu asimetriyi gidermek adına Birleşik Krallık Parlamentosu içinde karar alma süreçlerinde revizyona gitmek yeterli değildir. İkinci açı ise, Birleşik Krallık’ın anayasal düzeni açısıdır; zira yazılı bir anayasası olmayan Birleşik Krallık resmen bir “federasyon” değildir; ülke içindeki en kalabalık ulus olan İngilizlerin kendi parlamentosuna sahip olması, Birleşik Krallık’ı, şu anda Brexit sürecinin yaptığı gibi, yazılı bir anayasa gereksinimine sürükleyecektir; yazılı bir anayasa tartışmaları “federasyon” kavramını gündeme taşıyacaktır.
————————————
Kaynak:
http://soyledik.com/tr/makale/7976/ingiliz-sorunu–doc-dr-dilek-yigit.html