İki yıldır suskun HAMAS’ın hazırlıkları içerisinde çok daha teknik ve çok daha fazla sayıda pusu yeteneğine kavuşmuş olması sürpriz sayılamaz. Zaten evvelce kullanmış olduğu iptidai füzelerine oranla oldukça gelişmiş ve 250 km’lik menzile sahip modern füzelere sahip olması da İsrail’in olası kara harekâtına karşılık hazırlık yapmış olabileceğini çağrıştırmaktadır.
*****
Prof. Dr. Celalettin YAVUZ[i]
HAMAS’ın İsrail’e 7 Ekim sabahı gerçekleştirdiği saldırı ve rehine operasyonunun üzerinden 19 gün geçti. Geçen süre içerisinde en azından bu insanlık dramına kayıtsız kalamayan dünya kamuoyu, İsrail’in HAMAS’ı cezalandırmak maksadıyla Gazze Şeridi’ne havadan, karadan ve denizden attığı bombalar ve füzelerin yarattığı vahşeti, çoğunlukla yüreği burkularak izliyor. Aslında Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki yaklaşık 1,2 milyonluk meskûn bölgeye ölüm yağdıran bu bombalarla yapılacak kara harekâtı öncesi yumuşatma harekâtı icra edildiği anlaşılmaktadır. Bir taraftan HAMAS’ın yuvalandığı veya yuvalanması muhtemel binalar vurulurken, bir taraftan da hastanelerin, camilerin, okulların vurulmasıyla bölgedeki Filistinlileri Gazze Şeridi’nden atmanın hesaplarının yapıldığı görülmektedir. Bugüne kadar küçük çaplı akınlar dışında kara harekâtı yapılmadı. Bunun sebepleri ve olası sonuçlarını biraz aralayalım.
Gazze Şeridi’nde Kara Harekâtı Mümkün mü?
HAMAS’ın ilk saldırısının ardından yaptığımız değerlendirmede, günümüzde isyan ederek izlediğimiz İsrail’in Gazze’deki vahşetinin yaşanabileceğini işaret ederken, HAMAS’ın, İsrail’in olası bir kara harekâtına karşı en azından orta vadede meskûn mahal çatışması (sokak çatışması) için hazırlık yapmış olabileceği üzerinde durmuştuk. Nitekim Netanyahu Hükümeti HAMAS’ı “yok etme” andı içti, 300 bin kişi silahaltına çağrıldı. Kara harekâtı öncesi İsrail zırhlı birlikleri kuzeydeki Sderot ve Aşkelon kırsalında yığınaklanırken, Gazze şehri de tarihin en vahşi meskûn mahal bombardımanı altında hallaç pamuğu gibi atılmaya başlandı.
Uçaklardan atılan bombalar, havan ve obüs mermileri ile deniz top ateşleriyle gerçekleştirilen bombardımanla Gazze Şeridi’ndeki HAMAS korunaklarına fazlaca hasar verilmesi beklenmemektedir. Benzer hususları Türk Hava Kuvvetlerinin Irak’ın kuzeyindeki hava harekâtı sırasında yaşadığımız bilinmektedir. Çünkü uçaklardan atılan bombalar teröristlerin yuvalandığı mağaraların girişine düşmekte, mağaranın derinliklerine etki edemediği için fazlaca etkili olamamaktaydı. Aynı husus HAMAS’ın meskûn mahalde yer altına inşa etmiş olduğu korunak ve tünellerinin koruyuculuğu için de geçerlidir.
Gene Türk güvenlik güçlerinin Suriye sınırlarına yakın yerleşme yerlerinde sözde şehir yapılanması gerçekleştiren PKK terör örgütüyle 2015 yılı sonbaharında haftalarca yaşadığı “Hendek Savaşları”nın da hatırlattığı üzere, meskûn mahal çatışmasında bu bölgeye sırtını dayayanlar akla hayale gelmedik pusu yöntemleriyle patlayıcı maddeleri kullanmaktadırlar.
İki yıldır suskun HAMAS’ın hazırlıkları içerisinde çok daha teknik ve çok daha fazla sayıda pusu yeteneğine kavuşmuş olması sürpriz sayılamaz. Zaten evvelce kullanmış olduğu iptidai füzelerine oranla oldukça gelişmiş ve 250 km’lik menzile sahip modern füzelere sahip olması da İsrail’in olası kara harekâtına karşılık hazırlık yapmış olabileceğini çağrıştırmaktadır.
Keza şehrin altında köstebeklerden daha yoğun bir yeraltı ulaşım tünelinde HAMAS’ın uzunca bir süre için iaşe, sağlık, enerji ve mühimmat stoğunu yapmamış olması da düşünülemez.
İsrail’i kara harekâtında en fazla etkileyecek faktör ise HAMAS’ın elindeki canlı kalkanlar, yani rehinelerdir. Bir kısmı Amerikalı, İngiliz, Alman vs. olan rehinelerin olası bir kara harekâtından olumsuz etkilenmemeleri de çok önemlidir. Bu üç ülkenin liderleri peş peşe İsrail’i ziyaret ettiklerinde her ne kadar İsrail’e destek mesajı vermiş olsalar da rehinelerin zarar görmemesi için kara harekâtının başlatılmaması baskısını da yapmış olabilirler.
Sonuç
Gelinen gün itibariyle İsrail’in kara harekâtını ne zaman yapacağı bilinmemektedir. Her ne kadar ABD dâhil batılı ülke liderleri “Yapma!” demişlerse de gözü dönmüş Netanyahu Hükümeti’ne de pek güvenilemez. Öte yandan İsrail, Gazze Şeridi’nde yaşayan Filistinlileri güneye sürmek maksadıyla da kara harekâtı yapılacağı algısı yaratmak istiyor olabilir. Şurası bir gerçek ki hedef ister kara harekâtı, ister Gazze’yi boşaltmak olsun, bir mucize ile ateşkes gerçekleşmezse Gazze’de taş üstünde taş bırakılmadan bombardıman devam edecek gibidir.
—————————————–
Kaynak:
https://www.worldofturkiye.com/israilin-gazze-seridindeki-olasi-kara-harekatinin-hedefi-ne-olabilir/
[i] Güvenlik Politikaları Uzmanı
