Neden Tanrı Buyruğu Pek çoğumuz Arapça bilmediğimizden Tanrı Buyruğu Kur’an’ın mesajını ve muhtevasını anlamadan, düşünmeden, tartışmadan, içselleştirmeden dinimizi bir inanç manzumesi olarak kabul ediyoruz. Çoğu zaman da bize denileni “hakikat” olarak kabul ediyoruz. Halbuki “hakikat” insan aklı ve insan kalbi içindir. Akıl için akıl etmek, akıl etmek için bilgi sahibi olmak gerekir. Bilgi sahibi olup ta içselleştirdiğinizi de kalbinize yerleştirirsiniz; işte buna da iman denir. Bilerek, akıl ederek inanmak yerine, nicedir bize denileni “hakikat” zannederek inanır olduk. Kur’an’da öyle ifadeler; öyle tanımlamalar, öyle açıklamalar, öyle çağrılar ve istekler var ki, her biri bir mucize değerindedir. Ama biz onları bilmekten yoksunuz. Peki bilmezsek eğer Tanrı Buyruğu’ nu nasıl hayata geçireceğiz ? Ya da hayata geçirdiğimiz Tanrı Buyruğu mu olacak ? Yayın ağımızın bu sekmesinde sosyal manası ve değeri çok çok önemli ayetler ya da ayetlerden alıntılar yer alacaktır. Onları dikkatle okuyun, üzerinde düşünün, hayatla tartışın. Çok açık bir soru: Hiç bir metinde bu kadar çok “merhamet”, “af”, “adalet”, “hayır yapmak; sürekli maldan, mülkten vermeye teşvik”, “yoksullara, yetimlere, yolda kalmışlara, hastalara, engellilere, kimsesiz kadınlara destek”, “paylaşmak”, “esirliğe ve köleliğe karşı çıkmak”, “araştırmak”, “bilmek”, “ilim yapmak” çağrısı var mıdır ?
Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024