Keskin Sirkenin Zararı Küpünedir

Kenan EROĞLU

Odgurmuş: “Akıl” misali Ögdülmüş kardeşim, Hayatta pek çok konuda aşırı davrananlar var. Onlar hakkında ne dersiniz.

Ögdülmüş:Evet,“kanaat”misali kardeşim. Bazı insanlar aşırı davranışlar sergilerler, sevdiklerini çok sever, sevmediklerinden ise yine aşırı şekilde nefret ederler. Hayatta her davranışları aşırılıklarla doludur. Bu davranışları gösteren kimseler davranışlarını kontrol edemedikleri için çevrelerine farkında olmadan faydadan çok zarar verirler… Bu kişiler zaten davranışlarını kontrol edebilselerdi aşırı davranışlar sergilemezlerdi.

Çok fanatik davrananlar, bazen o kadar aşırıya giderler ki, bu davranışları sebebiyle iddialarının aksine sevdiklerine, sevdiği değerlere zararı ve kötülüğü farkında olmadan verirler. Çevrelerinde olumsuzluklara sebep olurlar. Bu aşırılıklar arasında bazen de gerçeği kaçırır olmadık konular üzerinde iddialarda bulunurlar.

Odgurmuş:Bu fanatik-aşırı insanlar herhangi bir fikir hareketine katıldıklarında veya bir yere mensubiyet duyarlarsa o zaman nasıl davranırlar?

Ögdülmüş: O zaman da o hareket içinde aşırılıklara devam ederler. Sevgileri bilgi ile beslenmediği için sevdiği kişi ve liderleri olduğundan çok fazla yücelterek,“dünyanın en dürüst, en büyük lideri”, “eşi benzeri yok”, “ufku çok geniş”, hatta “benim liderim herkesin liderini döver” gibi değerlendirirler. Ayrıca savundukları değerleri de“en iyi değerler”, “en yüce değerler”, “hiçbir eksiği yanlışı olmayan değerler”olarak görürler. Hâlbuki“el elden üstündür”. Hâlbuki dünyadaki diğer milletlerde olduğu gibi bizim milletimizde de ne büyük insanlar yetişmiştir, yetişecektir de. Bağlı olduğu fikrini, sevdiği Milleti-halkı ise aşırı sevgiden, korumaya alanlar, kendi değerlerini aşırı büyütür. Bu aşırı büyüklüğe kendi de inanırlar,“İçinde bulunduğu topluluğun, en doğruları savunduğunu”, “kendi dışlarındaki herkesin hata ve yanlışlarla malul, ıslaha muhtaç olduğunu”iddia etmekte hiçbir beis görmezler. Ayrıca“yeryüzündeki tüm milletlerin kendi milletinden çıktığını”, “her medeniyetin temelinde kendi milletinin-halkının olduğu”gibi çok uçuk, açıklama ve izahatlar a muhtaç ve ayakları yere basmayan fikirler ileri sürebilirler. Bu durum“bilgisiz sevgiden”meydana gelmektedir. Bilgiye dayanan bir sevgi insanı makul davranmaya sevk eder ve bilgili insan sevdiği değerleri o kadar fazla büyütmeyeceği için daha makul ve daha mantıklı davranır.

Odgurmuş:Bu guruplar içerisinde bulunan herkes mi böyle düşünür ve böyle davranırlar.

Ögdülmüş:O topluluk içinde bulunan büyük çoğunluk öyle olmasına rağmen bu abartılar ve kendilerini olağan üstü görme gibi tavırlar içinde olanlar düşünmezler, ya da düşünemezler ki; zamanla, bilgisini artıran, araştırma yapan, inceleyen, konuya vakıf olan, düşünen, dış dünya ile irtibat kuran meraklı insanlarda bu durum ileride hayal kırıklığı doğurur. Yüceltilen insanın o kadar yüce olmadığı, onun da diğer insanlar gibi olduğu anlaşılınca o kişi büyük hayal kırıklığına uğrar.

Yüceltilen değerlerin de,  araştıran ve sorgulayan insanlarca o kadar yüce olmadığı, hatalarla malul olduğu zaman içinde anlaşılınca o yüce olarak takdim edilen değerlere karşı tereddütler oluşur.

Bir fikir hareketinin mensubu olan kişi çoğu kere kendi fikrine aşırı bağlılık ve muhabbetten sevdiklerini o kadar çok muhabbet göstererek sıkarlar ki milletinin-halkının adeta kemiklerini kırarlar. Aşırı sevgi ve koruma nasıl küçük bir çocuğun normal yetişmesini engellerse, yine aşırı sevgi ve koruma milleti de rahatsız eder ve“bu kadarı da fazla”denilmesine sebep olur. İşin garip tarafı ise şudur ki, bu gibi insanlar yaptıklarının farkına dahi varamazlar. Onlar bir görevi yapmış olmanın mutluluğunu yaşarlar. Yaptığı bu sevgi gösterisi hareketini de milletini-halkını çok sevdiğinden ve bu sevginin de milleti-halkı adına yaptığını söyleyebilirler.

Odgurmuş:Anladığım kadarıyla bu insanlar, dünyadan uzaklaşıp sanki başka bir âlemde yaşıyorlar.

Ögdülmüş:Bir fikir hareketinin mensubu olan bu insanlar; sevdiğini/sevdiklerini, her şeyden, herkesten, dünyadan tecrit ederek aslında ona zora sokarlar. Aşırı sevilen ve değer verilen çocuk gibi sonuçta hasta ruhlu dengesiz birisi olup çıkar. O zaman sevilene zarar mı verilir? Fayda mı verilir? Düşünmek gerekir.

Bu gibi insanlarda aşırı sevginin yanı sıra aşırı sevginin zıddı olan aşırı nefret duygusu da aynı derecede bulunur. Aslında nefret ve sevgi duygusu kardeş gibidirler. Bazen, nerede sevilir, nerede nefret edilir kestirilemez. Aşırı sevginin zıttı olarak görülen nefret de daha beter ve olumsuz sonuçlar doğurur. Aşırılıklar insanın gözünü kör kulaklarını sağır eder. Eleştirirken, kural kaide, ahlak, izan, ölçü tanınmadığı için, netice itibariyle ne kendisine ne de inandığı lider ve değerlere fayda sağlanmaz.

Odgurmuş:Benim“Akıl”lı kardeşim, Bu durumda ne yapmak lazım, nasıl davranmak gerekir.

Ögdülmüş:Odgurmuş’um, Burada yapılacak tek ve en önemli şey“Mutedil olmaktır”.Hayatın her safhasında da“mutedilolmak”gerekmektedir. Osmanlı Cihan Devletimiz 600 sene“itidal”ile ayakta durmuştur. Yine Osmanlı iktisadi dünya görüşünün 3 temelinden birisi de“itidal”dir. Hatta diyebiliriz ki“itidal”konusunda dahi çok ileri gitmemek için bile“itidalde de itidal”tavsiye edilmektedir.

Sözün Özü;:

“Haddini aşan zıddına inkılâp eder”

Yazar
Kenan EROĞLU

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen