Kim Dur Diyecek?-Who’s Gonna End?- Şarkısını Dinlediniz Mi?

UNDP başlattığı “Yok Oluşu Seçme” kampanyası kapsamında Sertab Erener ile tüm insanları Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına “Who’s Gonna End?” (Kim Dur Diyecek?) adlı bir şarkı ile davet ediyor.COP26 İklim Zirvesi ile eş zamanlı şarkı yayınlandı. “Gezegeni kurtarmak için zamanımız azalıyor” diyen UNDP Türkiye Temsilcisi Louisa Vinton şunları söyledi: “Bu bağlamda, Sertab Erener’in eylem çağrımıza ortak olarak, mesajımızı değişim talep etme gücüne sahip yeni ve daha büyük bir kitleye ulaştıracak, idealist sözleri ve harika müziği olan bir şarkıya dönüştürmesinden büyük gurur duyuyoruz.”Yeni şarkının sözleri, 2015 yılında tüm BM üye devletleri tarafından kabul edilen 17 SKA’nın tümünü içeriyor. Her ne kadar ülkeler, 2030 yılına kadar SKA’ları gerçekleştirmeyi taahhüt etmiş olsalar da, ilerleme yavaş oldu ve bazı alanlarda da COVID-19 küresel salgını nedeniyle birtakım gerilemeler yaşandı.

Link-dünyayı kim kurtaracak UNDP şarkı linki

https://www.youtube.com/watch?v=0UKErkrS5FY

Bu yıl ülkemizde yanan ormanların alanı, son on yılda yanan ormanların alanından iki kat fazla. Bu yıl ve son on yılda yanan ormanların alanı toplamından çok daha fazlası ise bilerek kesildi, yaş kesen baş keser atasözümüze rağmen. İklim değişimini önlemek için ormanlarımızı yedi kat artırmak gerek. TEMA raporlarına bakabilirsiniz. COP26 iklim zirvesinde tüm devletler ormansızlaştırmayı önlemek için ortak karar aldı, peki ormanları kim koruyacak? Ormanların kesilmesine kim dur diyecek? Ormanları yangından kim koruyacak? Ekosentrik eko hukuk mu? Yoksa adını söyleyemeyeceğim birileri mi?

Kollektif bilinçdışının kodları mitolojide gizlidir. Sürdürülebilir yaşam kültürü tasarımı için en iyi kaynak olan Fuzuli Bayat’ın Kadim Türklerin Mitolojik Hikâyeleri kitabı sayfa 206 Orman İyesi bölümünden bir alıntı yapalım. “Kadim Türklerin dağlık ve ormanlık bölgelerinde yaşayan kavimleri ormanı kutsal kabul etmiştir. Altay-Sayan ve Sibirya Türklerince hem ormanın hem de av hayvanlarının iyesi ayıdır. Orman kavimlerine göre ayının adını söylemek olmaz. Tuva’lılar ayıya ava –ana- dedikleri bilinmektedir. Mitolojik hikâyelerde orman koruyucusu ayı iyesi, ormandan hunharca yararlananları, av hayvanlarını öldürüp tüketenleri, ağaçları kesenleri, yangın çıkaranları cezalandırmaktan geri durmaz. Çünkü Türklerde ağaç kesmenin tabu olmasına göre ormanın iyesi ayı ormanı korumakla yükümlüdür.”

Kalgançı çak- altıncı yok oluş çağı- yaklaşırken, özüne dönen Türkler yaşadığı tüm toprakları ormana dönüştürebilir. İklim değişimini önlemek özünde bir kültür meselesidir. (moving from ego to eco ). Ormana, suya, toprağa saygı ile yaklaşan insanlar doğrusal ekonomiden, döngüsel ekonomiye geçebilir. Ormanın iyesinin sesine veya atasözlerimize kulak vermek gerek. Yaş kesen, baş keser. Zihinsel yeşil dönüşüm sanat ile başlar, ister Sertap Erener in şarkısını dinle, ister kadim Türklerin mitolojik hikâyelerini oku, ister Sarıkeçelilerin doğa ile iç içe sürdürülebilir yaşam belgeselini izle. Yeter ki sor “kim dur diyecek” ekokırıma-ecocide. Ekosentrik etik hukuk orman ekosistemini yaşayan bir organizma olarak kabul edip, ormanı tüzel bir varlık olarak savunur. Ekolojik hukuka göre ekolojik borç ve ekokırım suçlarında zaman aşımı yoktur. Orman iyesi ayıları bile vuran avcılara, ormanları kesen ve yakan insanlara sadece ekosentrik etik hukuk dur diyebilir.