Köycülük

Hüseyin BAŞARAN

Bir ülkenin temel üretimi köylerde olur. Dışarı bağımlı olmak istemeyen bir ülke, üretime önem vermeli yani köylüsüne sahip çıkmalıdır. Şehirde yaşayan vatandaşın temel ihtiyaçları köylüler sayesinde karşılanır. Köylü, tarım ve hayvancılık yaparak şehirde yaşayan insanlara doğal beslenme olanağı sağlar.

Köylü, yerli üretimin temelini oluşturur. Ama bugün “köylü” kavramı ortadan kalkmaktadır. Köylü üreticiler, köylerini terk ederek şehirlere yerleşiyor. Bu sayede üretim bitiyor ve ülkemiz arpa, mısır, pirinç, buğday, et gibi temel besin ihtiyaçlarını bile dışarıdan temin etmek zorunda kalıyor. Köylünün üretimi bitirmesi ile toplum, tüketim toplumuna dönüşüyor ve dışa bağımlı hale geliyor. Dışarıdan gelen işlenmiş besinler ise kanser gibi ölümcül hastalıklara sebep olduğu gibi, bu besinlerin çoğunun genetiği değiştirilmiş olduğu için insan vücudunda uzun vadede değişimlere sebep oluyor.

Köylü olmak kişisel özgürlük ve güvence anlamına gelir. Şehirde yaşayan birinin bir aylık maaşı ödenmezse açlıkla burun buruna gelir. En ufak bir ekonomik sorunda borçlanmaya gider ve uzun vadede kendini sıkıntıya sokar. Halbuki, bir köylünün böyle sıkıntıları yoktur. Ekonomik kriz olsa ve pazara inemese bile hayvanının sütünü içerek,  yoğurdunu, etini ve ektiği bitkileri yiyerek kimseye muhtaç olmadan yaşamını sürdürür. Yani görülüyor ki, köylünün şehirlere yerleşmesi hem toplumu, hem kendisini aciz duruma düşürüyor.  

Köylünün şehirlere göçmesinin temel sebebi ise emeğinin karşılığını alamamasıdır. Yapılan bir araştırmada; bir kilo fındığın üreticiye maliyeti 8,45tl olarak belirlendi. Oysa fındık üreticisi fındığını 9-10tl gibi düşük fiyatlarda satmaya zorlanıyor. Emeğinin karşılığını alamayan üretici ise tarlalarını satarak şehre yerleşiyor. Bu durumda suçlunun köylü değil, piyasaya hakim olan aç gözlüler olduğu ortaya çıkıyor. Bu sadece fındıktan verilen bir örnek ama diğer üreticiler de aynı sorunla karşı karşıya.

Bize ilkokulda ülkemizin tarım ve hayvancılık ülkesi olduğu söylenmişti. Bugün ise tarım ürünlerinin çoğunu ithal ediyoruz. Şuanda dünyanın en büyük fındık üreten ülkesi olabiliriz. Ama böyle devam ederse 10 yıla kalmaz tıpkı diğer tarım ürünlerini ithal ettiğimiz gibi fındığı da ithal etmeye başlayacağımızı düşünüyorum.    

Yazar
Hüseyin BAŞARAN

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen