İbrahim BAYKAN
Gündelik hayatımızda birçoğumuzun başvurduğu yalanlara masum veya zararsız yalanlar diyebiliriz.
Alın size bunlardan örnekler:
“Bunu bir tek sana söylüyorum:” Yalan; kim bilir bu ifade daha önce kaç kişiye söylendi,
“Dalgındım görmedim:”Yalan görmek istemedi,
“İnan ki; unuttum:”Yalan; günümüz teknolojisinde bir yığın hatırlatıcılar var,
“Bizde de kalsaydık:”Buradaki “Saydık”eki isteksizliğin bir ifadesidir. Samimi olan “Bizde kalalım”Der,
“Lastik patladı geç kaldım:”Klasik bir yalan ama halen kullanan şapşallar var,
“Yoğun istek üzerine tekrar yayınlıyoruz:”Küllüm yalan; yayın sıkıntısı çeken medya kuruluşlarının zaman, zaman başvurduğu bir yalan türü,
“80 Milyon bizi izliyor:”Yalan mümkün olamayacak bir durum,
İnan ki; bundan bir kuruş bile kazanmıyorum:Yalan; öncelikle ticaretin ruhuna aykırı,
“Ben hayatta yalan söylemem:”Küllüm yalan; ben hayatta su içmem demekle eşdeğer,
“Ne yalan söyleyeyim:”Bu da peşinen yalana niyetli olduğunu gösterir,
“İnan ki; duymadım:”Yalan; duymak istemediğini duyduğu için söylene bir itiraf,
“Bizde de kalmadı, olsa vermez miyim?”Yalan vermeye niyeti yok,
“Ben bu konuda tarafsızım:”Yalan; tarafsız kalmak da bir taraftır,
“Kaç defa aradım, bir bilsen:”Yalan; soruya soru ile yanıtlamanın itirafıdır,
“Bizim ki de bozuk:”Yalan; bozulur diye üretilen bir bahane,
“Gelmişsiniz çok üzüldüm, evde yoktuk:”Yalan; samimi olan; “Yoktuk yine bekleriz buyurun” Der,
“Ölümü gör:”Yalan kimse yok yere ölmek istemez,
“Seni canımdan çok seviyorum:”Yalan; önce can, sonra canan,
“Maaşımı alınca alırım:”Yalan; burada öteleme ve unutturma var,
“Senden önce hayatıma hiç kimse girmedi:”Burada da bal gibi bir aklanma yalanı var.
Sevgi ve Saygılarımla