İbrahim BAYKAN
Medya; halkın gözü ve kulağıdır; haber de medyanın sermayesidir. Bir haber halkın anlayacağı bir dil ve ifade ile verilmemişse bunun hiçbir yararı ve anlamı olamaz.
Örnek mi?
Alın size yakaladıklarım:
“Teröristlerle çıkan çatışmada on dört terörist etkisiz hale getirildi”
Alın size havada ve üfürükten teyyare bir haber.
Nasıl etkisiz hale getirildi?
* Elleri kolları mı bağlandı?
* Bayıltıldı mı?
* Uyutuldu mu?
*Öldürüldü mü?
“Şimdilik hoşça kalın”
Neden şimdilik hoşça kalıyoruz? Daha sonra hoşça kalmayacak mıyız? Bunun yerine kısaca hoşça kalın deseler daha geniş zamanlı ve anlamlı olmaz mı?
“Düşen uçakta yetmiş beş yolcu ve beş mürettebattan kurtulan olmadı”
Mürettebat zaten bir kümeyi yani grubu tanımlar; siz buna bir de beş mürettebat dediniz mi beş ayrı çoğunluktan söz edersiniz. Bunun doğrusu beş kişilik mürettebat demektir.
“Gazeteci yazar”
Yazar yazardır; gazeteye de yazar, dergiye de yazar, kitaba da yazar. Ne demek gazeteci yazar.
“Yaşam boyu onur ödülleri veriliyor”
Yok artık; verilen bu ödül sanki ölmeden önce geri mi alınacaktı. Ne demek yaşam boyu? Tabi ki; ölünceye kadar.
“Yetmiş milyon bizi izliyor”: Alın size hiçbir şekilde mümkün olmayan saçma bir durum.
“Sıfır beden” : Sıfır zaten yok demek. O halde beden de yok.