Sevgili Ece Sıla’yı yakın zaman önce ebedî âleme uğurladık. Henüz 17 yaşındaydı… Geleceğe ilişkin büyük hayâlleri, ümitleri vardı. İrfan-Zehra ÜNAL Hocalarımızın bu kabına sığmayan sevgili ciğerpâreleri, akademisyen olmak, Türk Kültürüne hizmet etmek, kendisi gibi cevvâl öğrenciler yetiştirmek istiyordu. Eğer ömrü vefâ etseydi, muhtemeldir ki Ece Sıla, en velût yazarlarımızdan birisi de olacaktı. Ancak, yazısı böyle yazılmış… Takdiri ilâhiye boyun eğmekten başka, elimizden bir şey gelmiyor. O’nun, vefâtından kısa bir süre önce yazmış olduğu kısacık bir yazıyı buraya alarak, şimdi meleklerle bir arada olduğuna inandığımız bu mâsum ve güzel yavrumuzun ruhunu şâd etmek istiyoruz…
*****
Ece Sıla ÜNSAL
“Türk halkının, bu vatan uğruna canını hiçe sayan isimsiz yiğitlere verdiği rütbedir Mehmetçik. Bir destandır ki, ezelden beridir yüreklerde hür yaşamış, dillerden düşmemiştir ve eğer nasibinde varsa kıyamete kadar da düşmeyecektir.
Bir ölümsüz destandır Mehmetçik; Çünkü üzerine toprak atılan her Mehmetçikle beraber, o yiğitlerin üzerindeki toprak tanelerinin sayısı kadar Mehmetçiğin ruhu can bulur taze bedenlerde.
Bu yüce destanın bir kahramanlık, fedakârlık, kurtuluş destanı olması su götürmez bir gerçektir elbette. Fakat bu destan hepsinden önce bir aşk destanıdır. Asırlarca savaşılan onca cephede yapılan kahramanlıklar ve fedakârlıklar yalnızca ana, babadan gelen kanın bağıyla oluşmuş biyolojik, etnik bir bağa yüklenmek için fazla ağırdır. Bu ağır yükü, yüreğinde vatanına karşı yüce bir aşk duyan Mehmetçik ile tarihi Mehmetçiğinin kanı ve teriyle yazılmış vatan arasındaki temelleri sağlam henüz dün yapılmış gibi dimdik duran asırlık köprü kaldırabilir. Bu sağlam mı sağlam köprünün sırrı ise Mehmetçiklerin yüreğindeki İlahi aşkta gizlidir. Söz konusu aşk ilahidir, çünkü bu destansı dev aşkı o sıcacık yüreciklere sığdırabilecek kudretin tek sahibi Allah’tır. Bunun akla ilk gelen kanıtı ise Çanakkale’de üzerine kat kat zırhını giyinmiş, -Mehmet Akif’in deyimiyle- tek dişi kalmış Medeniyet denen canavarın karşısında anadan üryan, yalnızca kalbinde imanıyla çıkan Türk askerinin, Mehmetçiğin bu adaletsiz kavgadan galip olarak ayrılmasıdır.”
Sevgili Ece Sıla Ünsal’a rahmetlerle…