Yad olunca kılavuz,
Bir bir tükenir Oğuz.
Burda az kaldık,sanki
Ötede daha çoğuz…
Dün,bugün,yarın derken,
Ya geç olur ya erken,
Yer ve gök genişlerken,
Yol varır uca Reis.
Oy ne haldı,ne haldı,
Zaman mekan kısaldı,
Dostların öksüz kaldı,
Halimiz nice Reis?
Sen gittiğin gideli,
Esmez Kafkas’ın yeli,
Yaralı Turan ili,
Gündüzler gece Reis.
Dağlar,dağlar Keş Dağlar,
Yol bilmez serkeş dağlar,
Tuğlarımla yazmışım,
Acuna Türk eş dağlar…
Doğruya doğru dedin,
Sustun,ya Hak söyledin,
Dik durdun,baş eğmedin
Namluya,taca Reis.
Aşkına karşı duran,
Baş kesen,ali kıran,
Zindanlarda yatıran,
Lanet o güce Reis.
Dört yanım yara deniz,
Yaramı sara deniz,
Şimdi seni kim söyler?
Çırpın eyy Karadeniz!
Gülde gülü derenler,
Can evinden verenler,
Yürüyor alperenler,
Ülkümüz yüce Reis…
Ötüken’den er seçmiş,
Pir dolu bade içmiş,
Sağ yanında yer açmış,
Yesevi Hoca Reis…
Sen Oğuz’un bileni,
Gök ışıkla geleni,
Sen Nizam-ı Alem’in,
Dualı kardeleni..
Yalnız O’ndadır salah,
Yalnız O’ndadır felah,
Kurban istemiş Dergah,
Sevdası koca Reis..
Sevdalı Koca Reis..
Biz seni kapısı doğuya açılmış otağda ak keçe üstünde dokuz defa doğuya doğru kaldıramadık…
Bize hakkını helal et..Helal et…Helal et…
Mehmet Ali Kalkan