Pakistan kurulduğundan beri Türkiye’nin yanındadır her konuda…İttihat Terakki’nin İngiliz ve Rus emperyalizmine meydan okuması ve Türk ve Müslüman milletleri istiklaline kavuşturma hedefiyle Enver Paşa’nın kurdurduğu Teşkilat-ı Mahsusa’nın girişimi “İpek Mendil Harekatı” ve Hindistan’daki müslümanları örgütlemesi çerçevesinde ele alınmalıdır. Bu girişim Hindistan’ın Afganistan’a açılan kuzeybatı sınırından başlayacak bir saldırıyla, gene aynı ülkede başlatılacak eş zamanlı, İngiliz sömürgecilerine yönelik bir başkaldırıyı içerir. Ruslarla İngilizlerin onca çabasına rağmen Teşkilat-ı Mahsusa 1915 Ağustos’unda Afganistan’a girer. Hint-Afgan sınırındaki Türk asıllı “Pathan” kabilelerini, Güney Asya Müslümanlarının da omuz vermesiyle Osmanlı’dan yana çeker. (Mim Kemal Öke)
Hindistan’daki hazırlıkları tamamlamak içinse Teşkilat-ı Mahsusa’nın has adamlarından Mevlevi Ubeydullah’ı görevlendirir Harbiye Nazırı Enver Paşa. Teşkilat-ı Mahsusa üyesi Ubeydullah Deoband Medresesi mezunudur, medresenin öğrencileriyle öğretmenlerini örgütler hemen. En yakın yardımcısıysa Mevlana Mahmud Hasan’dır. Ubeydullah gittiği her yerde Osmanlı cihat fetvası dağıtmakta, büyük isyan sonrası Hindistan’da, Hindu Mahendra Pratap başkanlığında yeni bir hükümet kurulacağını söylemektedir. Bu girişim teşkilatın 1913’de Kuşcubaşı Eşref ve Teşkilat-ı Mahsusa lideri Süleyman Askeri önderliğinde kurduğu Batı Trakya Devleri’nin bir benzeridir aslında.
Ubeydullah’ın ayrılışından sonra Teşkilat-ı Mahsusa, Mekke’ye hac için gelen Güney Asyalı Müslüman casusları aracılığıyla bir haber ağı oluşturmuştur. Enver Paşa, hac hatırası süsü veren ipek mendiller üzerine talimatını yazdırmakta ve “ipek mektuplar” Dobent’i ziyaret eden “hacılarca” Mevlana Mevlud Hasan’a ulaştırılmaktadır. “Ancak Medrese Başkanı, Teşkilata ve de Osmanlı’ya karşı, İngiliz uşağı, şerefsiz bir heriftir.” (Kuşcubaşı Eşref-Anılar) Hasan’ın ziyaretçilerinin arttığını görüp İngilizlere şikayet eder. Ve Mevlana Mahmud Hasan yakalanır. İngilizlerin eline geçen son“ipek mektup”Kabil’deki Hint Lejyonuna komutan olarak atandığını, Deoband’daki genç öğrencilere, askeri düzene göre rütbe dağıtmasını bildirir.
Girişimin Hindistan ayağı çökünce Almanya, “İpek Mektup Harekatı”nı öğrenir o saat. Bu girişimden rahatsızlığını da Enver Paşa’ya bildirir. Almanlar, Osmanlı’nın böylesine büyük bir başarının altına imza atma olasılığını kıskanmıştır ve korkmuştur aslında. Bu duruşları devam edecektir de. Osmanlı’nın savaş sonlarına doğru kalkıştığı Kafkas Türk İslam Ordusunun Bakü Harekatı’ndan da rahatsız olduklarını açıkca söyleyeceklerdir. Kısacası, Almanya nasıl 1918’de Osmanlı’nın “Panturan” harekatını engellemek istediyse 1916’daki “Panislam” harekatının da canına ot tıkayacaktır. İngiliz’in kolunu kanadını kırmasa da gerçek anlamda zora sokacak “İpek Mendil Harekatı”Almanların girişimi,maddi desteği kesmesi ve bir hain medrese başkanının ispiyonculuğu sonucu tam başarıya ulaşacakken durdurulur.Harbiye Nazırı Enver Paşa’nın, Konya’daki esir kampında tutulan Müslüman asıllı İngiliz ordusu askerleri arasından Halil Paşa’ya seçtirerek kurdurduğu, İpek Mendil Harekatı’nın son halkasını oluşturacak ve Hindistan’daki başkaldırıda ön safları tutacak, Hint Lejyonu girişimi de yarım kalır. Ancak bu lejyonun kimi üyeleri ve onların yakınları çok daha sonra, 14 Ağustos 1947’de Pakistan’ın kurulması sırasında Teşkilat-ı Mahsusa Kalküta sorumlusu ve Pakistan devletinin ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Ali Cinnah’a destek verecektir.
(Teşkilat-ı Mahsusa’dan MİT’e-İlhan Bahar-Kum Saati Yayınları 2009-Founding of Pakistan M.A. Cinnah- Söyleşi London Times Gazetesi Şubat 1948)