Her sabah vakti boynumu büküp "Rabbim"desem Rabbim benim muradımı verir mi ki? Kanlar döküp gözlerimden ağlayıp inlesem Tanrım benim gönlümün halini sorar mı ki? Muhabbetin meydanında can oynatsam Mansur gibi başımı verip darağacını oynatsam Yüzbin türlü cefa çekip can incitsem Aciz kulun cemalini görür mü ki? "Ya Râbbenâ"zikrini deyip zakir olsam Sayısız sıkıntıyı başa alıp şükreder olsam İyilerin sohbetinde hazır olsam Fakir kulun feyz-fetih alır mı ki? Zahidler gibi namaz kılıp ibadet eylesem Aşıklar gibi ağlamayı adet eylesem Öz yurdumda garipliği rahat bilsem Dergahına Hocam kabul eyler mi ki? Yiğitlikte ibadet eyleyip eğilmedim "Ferib" çektim riyazetde boğulmadım "La-La" deyip "İllallah"da sokulmadım Hızır babam öz yoluna alır mı ki? Bu dünyada benim gibi asi asla olmaz Böyle günah tersa, cühud, kâfır eylemez Ölüp gitsem cehennem içine yer vermez Tevbe eylesem Hocam kabul eyler mi ki? Hacet dileyip dergahına ağlayıp geldim Candan geçip belimi sıkı bağlayıp geldim Ayıp örtücü "Settar'lığını anlayıp geldim Kan ağlasam hacet hazır olur mu ki? Kızıl yüzümü riyazetde sarartmadım Seherlerde garip canımı inletmedim Her gün tepip it nefsimi incitmedim Allah desem kafir nefsim ölür mü ki? Kul Hoca Ahmed gönül gözü açılır mı? Dillerimden inci mücevher saçılır mı? Çok ağlasam günahlarım dökülür mü? O vakiti bana armağan eyler mi ki?