Depreme Davetiye Çıkartıyoruz!!

İbrahim BAYKAN

Deprem hakkında Maşallah her önüne gelen konuşuyor. Konuşulduğuna göre keşke önlemler alınsa ama nerede o zihniyet. Konuşanı çok ama uygulayanı yok.

Bunları sıralayacak olursak:

Devlet,

Deprem Uzmanları,

Medya,

Halk.

Bir ülkenin başına gelebilecek en büyük afetlerin başını çeken deprem konusunda bakınız kimler ne hatalar yapıyor.

Devlet olarak:

Yıllardan beri yerleşime uygun olmayan yerlere imar izni verip, çarpık  yapılara göz yumdu ve ruhsatlar verdi. Bu da yetmedi imar affı diye bir şey icat etti ve nerede yamuk yumuk bina varsa meşrulaştırdı,

Yapılan konutları gereği gibi denetlemedi,

En çok hasarın resmi yapılarda olduğunu depremler sonrası gördük,

Eğitim şart dedik ama İlköğretimden itibaren okullara seçmeli de olsa doğal afet dersleri koyamadık,

Deprem yönetmeliğini bile daha yakın bir zamanda ve büyük depremin acılarını hissettikten sonra çıkardık,

Deprem Uzmanları:

Bir kısım deprem uzmanları her deprem sonucu televizyonlarda; farklı görüşlerle tartıştılar. Maalesef bir gerçek etrafında birleşmediler. Bazıları daha da ileriye gitti sanki bir falcı gibi depreme Üç vakte kadar tarih ve şiddet değeri verdiler.

Medya:

Bir kısım medya birçok konuda olduğu gibi bu konuda da ya felaket tellallığı yapıyor ya da duyarsız davranıyor. 

Maalesef medya; depremle ilgili konuları depremler oldukça hatırlıyor ve yayın programlarına alıyor. Onun dışında aklına bile getirmiyor. Nesillerimiz depremi illa da böyle mi tanıyacak?

Olası İstanbul depremi diye, diye korkarım zorla olduracaklar.

Bir ara kısa sürelerle olsa da eğitici deprem programları oluyordu. Şimdilerde unutuldu.

Halk:

Bu konuda halkımız da hiç masum değil. Azami üç kat ruhsatlı bir binaya; beş oğlu için beş kat ruhsatını rüşvetle aldı ve çocuklarına ev yerine kendi elleriyle mezar yaptı,

Aynı şehir sınırları içerisinde tarıma elverişli deprem bölgesi zeminlere evler yaptık;  depreme dayanıklı zeminlerde de tarım yapmaya çalıştık,

Ehil olmayan her kim varsa Müteahhit oldu, malzemeden çaldı ve en hafif depremde bile yaptıkları konutlar yerle bir oldu.

Vatandaşımız birde; zaman, zaman şehirlerimizde yapılan deprem tatbikatlarına seyirci değil bizzat katılmalıdır. Öyle bir manzara çıkıyor ki; depremi sanki sadece bu tatbikatı yapan kişiler yaşayacak artık bu müsamere görüntüsünden çıkmamız elzemdir.

Devletiyle, uzmanıyla, medyasıyla ve halkıyla böylesine hayati bir konuyu ciddiye almadıkça ve üzerimize düşeni yapmadıkça biz daha çok deprem acıları yaşarız.

Lütfen topluca depreme davetiye çıkartmaktan artık vazgeçelim.

Sevgi ve Saygılarımla

Yazar
İbrahim BAYKAN

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen