Hiç

Öğrendiğim şu ki gerçekle yüzleşmek, sevdiğinin, yere göğe koyamadığının, aslında kim olduğunu, gerçek ederini bilmek, abartılmış sevgi perdesini aralayınca anlaşılabiliyor. Çok sevmemek lâzım. Ki o sevgi, gözü kör, yüreği sağır etmesin. Farkında olmadığımız bir tapmaya dönüşmesin.

Gerçeği bildirsin. Hakkını verdirsin.

Sonrası dozunda olsun. Kararınca olsun.

 Neyse dersin ya hep…

Görmezden, bilmezden, duymazdan gelirsin ya.

Kıyamazsın, feda edemezsin ya.

Adını koyamadıkların; engel olur, set olur, ket olur ya… Had bildiremezsin…

Sünger çeker acına, merhem yapar yarana.

“La havle” der devam edersin ya.

Taa ki son damla bardağa düşene kadar…

“Neyse” der, “boş ver” der, “hiç” der,

Taşmadan,taşımaya devam edersin ya…

Yüreğinde, emeğinde ve sevginde.

“Neyse” dersin…”Neyse” ya.

İşte hep abarttığın sevgin ve sevginin peşine düşen sabrın yüzündendir.

Ah gözün kör olmasın sevgi.

Olmasın ki ne aptal aşık olalım, ne basiretsiz hayran, ne de ahmak sevgili.

Yoksa maskara eder kör sevgi.

Önce seni sana ve sonra el aleme!

Ve susturur sonunda.

“Ben ettim ben buldum.” diyemezsin de “hiç” dersin.

“Hiç.”

Canan Aslan

Yazar
Canan ASLAN

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen