Kuş Canı 

Bu sabah yağmur var buralarda. 

Ama öyle huzurlu bir yağmur ki… 

Tadı, kokusu, ruhu, neşesi anlatılamaz. Ağaçlar rahmet sarhoşu olmuş, mest! 

Dere raks halinde şarkılar mırıldanarak, coşkun! 

Kuşlar… 

Kim bilir ne çoklar, dağılmışlar dallara, balkonlara bir ağızdan şakıyorlar. Şükrediyor olmalılar. 

Rabbin güvenli ve huzurlu varlığına. 

Sahip oldukları bir kuş bedenine sığabilecek canları ve bir nefescikleri için… Ne mutlu onlara…

Bu yokluğun içinde kuş kadar beyinleri (!) ile erdikleri şükür makamını kıskanmamak mümkün mü? 

Şükürlerini, neşelerini, huzurlarını, gökyüzüne yükselen derenin sesini bastıran zikirlerini… 

Oysa neleri var. 

Evleri bir dal, rızıkları bir kırıntı. 

Belli ki yok kimseyle kavgaları, kaygıları, hesapları, çekişmeleri…

Kıskanma insana yakışmıyor ama ben bu sabah kuş beyninizi kıskandım sizin.

Ve dahi kuş yüreğinizi. 

Oracığa sığdırdığınız kutlu teslimiyeti…

Kuş sesleri ve bu sabah buralarda yağmur… Konuşuyorlardı aralarında…

Kulak verip o meclise konuk olan, sayfalarca okusa öğrenemeyeceği kadar çok şey öğrendi onlardan.

Barışın sesini duydu, huzurun formülünü gördü, sığınmanın şifası ile şifalandı.

Bir avuç hayatta, “Hayy” ile…

“HÛ” anda sır!

En Son

En son ‘sonra’da 

En son ‘yarın’da

En son ‘belki’de

En son ‘hayır’da

En son ‘kusur’da

En son ‘kavga’da

En son ‘af’da

En son ‘kırılma’da

Tükenir insan.

Hiçbirisinden tek bir tane daha kalmadığında.

Defterler kapatılır.

Yollar ayrılır.

Dil susar.

Acı lâl olur.

Ve özgürlük başlar.

Canan Aslan

Yazar
Canan ASLAN

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen