Türkiye’nin en büyük güvenlik açığı ve Rand raporu!

“Rusya’nın en büyük güvenlik açığı, ABD’ye nispeten küçük ve enerji ihracatına oldukça bağımlı olan ekonomisidir. Rus liderliğinin en büyük kaygısı, rejimin istikrarını ve dayanıklılığını sağlamaktır. Rusya’nın en büyük gücü askeri teknoloji ve bilgi savaşı alanlarındadır.”

*****

Arslan BULUT

Rand Corporation adlı düşünce kuruluşu, Amerikan Savunma Bakanlığı Pentagon’un desteğiyle Rusya’nın nasıl etkisizleştirilebileceğine dair bir araştırma yaptı.

Raporun sadece ara başlıklarını okumak bile yeterince fikir veriyor. Hepsini burada paylaşmak mümkün değil ama Rand araştırmacıları üzerinden Pentagon, Başkan Trump‘a Rusya’nın etkisizleştirilmesi için önerilerde bulunuyor.

***

“Bu raporda Türkiye’yi ilgilendiren ne var?” denilebilir. ABD’nin Rusya’ya karşı nasıl tedbirler geliştirdiğine bakarak, Türkiye’ye karşı neler yapabileceğini öngörebiliriz!

Denilebilir ki “ABD ile Türkiye, NATO’da müttefiktir. ABD, neden Rusya için plânladıklarını Türkiye’de uygulasın?”

Bir defa, Türkiye’ye başta darbeler olmak üzere her türlü müdahale, NATO kullanılarak gerçekleştirilmiştir. İkincisi, Türkiye’nin NATO’ya karşı hiçbir savunma tedbiri yoktur. ABD ve NATO, Türkiye’nin Rusya’dan 400 kilometre vuruş kabiliyeti olan yüksek irtifa hava savunma sistemi S-400’leri almasını bunun için istemiyor. Türkiye S-400’lerle, Ege’de ve Doğu Akdeniz’de stratejik üstünlük elde edecek! Bunu Yunanistan ve İsrail de istemiyor ve engellemek için ellerinden geleni yapıyorlar.

Bu arada Şükrü Elekdağ‘ın, Uğur Dündar‘a S-400’lerin Türkiye’nin başına belâ olmasından, Türkiye’ye yönelik balistik füze tehdidini ortadan kaldırmadığından söz etmesi ve meselenin şimdi S-400 alımından nasıl çark edileceği olduğunu söylemesi de ilginç!

***

Biz rapora dönelim. Pentagon, Rand raporuyla diyor ki, “ABD enerji üretimini artıralım. Avrupa’nın Rusya dışından doğal gaz temin etmesini sağlayalım. Daha etkili ticari ve finansal yaptırımlar uygulayalım. Ukrayna’ya yardım edelim…”

İdeolojik eylemler başlığı altında ise şöyle diyorlar:

“Rusya’nın seçim sistemine olan güveni azaltalım. Rusya’nın rejimini tartışmaya açalım. Yerel protestoları ve şiddet içermeyen direnişleri destekleyelim. Rusya’nın uluslararası itibarını baltalayalım ve bunun iç istikrarı olumsuz yönde etkilemesini sağlayalım.”

Raporun sonraki bölümlerinde elektronik savaş, uzay, havacılık, denizcilik ve nükleer silahlar alanında alınacak tedbirler inceleniyor ve Rusya’nın yeniden silahlanma yarışına sürüklenebileceği, ancak bunun ABD’ye de yüksek maliyet getireceği anlatılıyor.

 “Avrupa’daki ABD kuvvetlerini arttıralım. Çok sayıda NATO kuvvetini Rusya sınırlarına yerleştirelim. Avrupa’da Rusya sınırlarındaki NATO tatbikatlarını arttıralım.” önerilerinin getirildiği raporun sonuç bölümünde “Rusya’nın en büyük güvenlik açığı, ABD’ye nispeten küçük ve enerji ihracatına oldukça bağımlı olan ekonomisidir. Rus liderliğinin en büyük kaygısı, rejimin istikrarını ve dayanıklılığını sağlamaktır. Rusya’nın en büyük gücü askeri teknoloji ve bilgi savaşı alanlarındadır.” deniliyor.

***

Peki Türkiye’nin en büyük güvenlik açığı nedir? Trump ne demişti? “Eğer Türkiye Kürtleri vurursa, Türkiye’yi ekonomik yönden mahvederiz. 20 millik (32 km) güvenli bölge kuracağız.” demişti değil mi?

Financial Times gazetesi ise bir hafta arayla, Türkiye Merkez Bankası’nın net rezervlerinin resmi olarak beyan edilenin çok altında olduğunu ve Türkiye’nin rezervlerinin azaldığını yazması da ABD ve İngiltere’nin, Rusya için düşünülen ekonomik tedbirlerin Türkiye için çoktan uygulanmaya başlandığını göstermiyor mu?

Ya iç istikrarı bozmakla ilgili tedbirler? Bunlar, NATO süreci boyunca Türkiye’de uygulanmadı mı?

———————————————-

Kaynak:

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/turkiyenin-en-buyuk-guvenlik-acigi-ve-rand-raporu-51714yy.htm

Yazar
Kırmızılar

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen