Yunus Emre’yle Hasbihal – 4

Yunus, bilindiği gibi, bunalımlı bir çağın insanıdır. Onun yaşadığı yıllarda Anadolu’nun henüz manevi bütünlüğü kazanılamamış, milli birlik dağılmış, Selçuklu devlet yapısı taht kavgaları sebebiyle temelimden sarsılmış, Moğol orduları her yanı ezip geçmiş, büyük bir kuraklık yurdu kavurmaktadır. Genç Osmanlı beyliği henüz taze bir fidan olarak boylanmaktadır, kinin, mevki ve mansıp ihtirasının at oynattığı, kardeşin kardeşe düşman olduğu o yıllarda Yunus, sanki insanları bütünleyici, birleştirici, bir potada kaynatıp birbirine kaynaştırıcı unsur olarak gösterilmiş bir Tanrı lütfu, bir Tanrı ihsanı ve armağanı, bir Tanrı rahmetidir.                                   

Müjgan Cumhur

10.

İkindi gölgesi suya indi su bulandı salkım söğütler ürktü

Tedirgin bir ürperiş şıvgın olup yürüdü derinliğine suyun

Sabır katlanması zor bir kurtuluş müjdesidir

Lakin sunakta boyun uzatmak mıdır bir celladın bıçağına

Eğer mümince bir tevekkülse çaresizliğe

Yıldızları geceden doldurmak gerek heybelere

Kusarken bütün kinini vahşet cenginin yağmacıları

Direnmenin ateşini kim alıp götürdü buradan

Cesaret tohumunda gizlidir hür yaşamak Yaradan vergisidir

Ve yiğitliğin dinç bedenine bağışlanmıştır dar zamanlar için

11.

Boz topraktan alır ilhamını arzın merkezine uzanan kök

Dal evrenin mavi büyüsünde çoğaltır kendini beşiğin de

Toprağı boz bahtı karadır Anadolu’nun

Bozkır kıraç bir hüzündür baştan sona

Üzerliğin acı kokusudur gönüllerin burkuntusu

Ve uğultusu karayel vurunca yağız çehrelere

Kuru yapraklar misali teslim oluşudur zorluğa

Delişmen bir fırtınadır çaresizliğin zincirindeki esaret

Gönlünde yeşerttiğin bir duadır senin sözün dervişim

Geçmiş asırlardan yeni ümitler getir şimdi bu fetrete

12.

Bir gök meşe ağacıdır yüreklerdeki keder

Teselli arayışında uzamıştır toprağın derinliğine 

Ve bodur bir selam verir gökyüzünün mavi tılsımına

Bir veda hüznünü çağıldar Anadolu’da zaman

Toprak kuraklaşır benizler solar

Sen rüzgârın dilinden anlarsın dervişim

Neyi fısıldar gözlerine kuşluğun secdesinde

Söyle çile ertesine mi kalacak yine umutlar

Sana ağu sunanın şeker mi olsun aşı

Gözyaşın pınar mı olsun ağlamanı isteyene

Yazar
Ahmet URFALI

AHMET URFALI’NIN ÖZGEÇMİŞİ1955 yılında Emirdağ’da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini memleketinde tamamladı. Üniversite tahsilini, Türkçe, Türk Dili ve Edebiyatı ile Sosyoloji üzerine lisans eğitimi gördü. Yurdun değ... devamı

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen