Türk Dünyası liderleri, Çolpon-Ata şehrinde düzenlenen müzakereler sonrasında ortak bildirge ve idari anlaşmalar da dahil olmak üzere birçok belge imzaladılar. Ayrıca, Macaristan’ın TDİK’de gözlemci statüsü alması, son zirvenin önemini artıran önemli hususlardan biri oldu.
*****
Olimjon SOBIR
3 Eylül 2018 tarihinde Kırgızistan’ın Çolpon-Ata şehrinde düzenlenen Türk Keneşi’nin 6. Zirvesi, gözlemciler tarafından Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (Türk Konseyi /TDİK) olarak bilinen örgütün yeniden canlanması olarak nitelendirilmektedir. Burada söz konusu zirvenin önemini gösteren iki husustan bahsetmek gerekir.
Birincisi, 10 Eylül 2015 tarihinde Astana’da düzenlen Türk Keneşi’nin 5. Zirvesi’nden sonra Kırgızistan ve Türkiye arasında yaşanan siyasi gerginlik nedeniyle 6. zirvenin düzenlenme tarihi ertelenmiştir. Söz konusu zirvenin ertelenme nedeniyle ilgili Kırgızistan Dışişleri Bakanlığı’nın temsilcisi Aykanım Kulukeyeva, erteleme inisiyatifinin Kırgızistan tarafından gündeme getirildiğini belirtmiştir.[1]Kırgızistan’da 15 Ekim 2017 tarihinde düzenlenen cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından Sooronbay Ceenbekov’un iktidara gelmesiyle örgüt çerçevesinde işbirliğini geliştirme meselesi tekrar gündeme gelmiştir. 21 Haziran 2018 tarihinde Cumhurbaşkanı Sooronbay Ceenbekov, Türk Keneşi 6. Zirvesi’nin düzenlenmesine ilişkin kararı imzalamış; zirvenin organizasyon komitesinin oluşturulmasına ve hazırlıkların başlatılmasına dair talimatları da vermiştir. Bu bağlamda söz konusu zirvenin aradan geçen iki yıldan sonra düzenlenmesi, örgütün faaliyetinde yeni bir sayfanın açıldığı anlamına gelmektedir.
İkincisi, Türk Keneşi’nin 6. Zirvesi’ne dair hazırlıklar sürerken bölgenin önemli ülkelerinden biri olan Özbekistan’ın Türk Keneşi’ne üyeliği meselesi en çok tartışılan konu olmuştur. 29 Nisan–3 Mayıs 2018 tarihleri arasında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Özbekistan’a gerçekleştirdiği resmi ziyaret kapsamında düzenlenen ortak basın toplantısında, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev’in Özbekistan’ın uzun bir aradan sonra Türk Konseyi’ne yeniden katılması kararı aldıklarına dair açıklaması, Türk Konseyi tarafından memnuniyetle karşılanmıştır.
Toplantı sırasında yaptığı konuşmasında Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev şunları demiştir:[2]
“Ülkelerimiz uluslararası ve bölgesel meselelerde benzer veya yakın görüş ve yaklaşımlara sahiptirler. Aynı zamanda halklarımızın hayati çıkarlarını karşılayan ekonomi, yatırım, inovasyon, ulaştırma ve haberleşme, turizm, bilim ve eğitim gibi alanlarda işbirliği hızla gelişmektedir. Biz Türk Keneşi çerçevesinde karşılıklı olarak işbirliğinin daha da artmasını istiyoruz. Bu aşamada, örgütün ülkemiz için pratik öneme sahip olan alanlardaki faaliyetlerine katılmaya hazırız.”
Zirve öncesi ve sonrasında yapılan açıklamalarda Özbekistan’ın Konsey’e katılımı, Türk Devletleri arasındaki bağları daha da pekiştireceği söylenmiştir. Türk Konseyi Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Ömer Kocaman, Özbekistan’ın katılım kararını değerlendirirken şöyle demiştir:[3]
“Türk Konseyi’ne Türkmenistan ve Özbekistan’ın katılımı çok önemli bir konu. Özbekistan’ın tarihi derinliği, nüfusu, dinamizmi ile Türk Konseyi’ne önemli katkıları olacaktır. Özbekistan’ın da katılmasıyla Türk Konseyi ekonomi, eğitim, gençlik ve spor, turizm ve ulaştırma alanında daha farklı, derin projeler yapmaya devam edecektir. Özbekistan’ın katılımı Türk Konseyi’ne güç verecektir. Türk Konseyi, Özbekistan’ın da katılımıyla küresel ve bölgesel barışa, refaha ciddi katkılar yapmaya devam edecektir.”
Söz konusu açıklamayı konuya ilişkin diğer değerlendirmelerle birleştiren nokta ise Özbekistan’ın Türk Konseyi’ne katılımının örgüte güç vereceği hususu olmuştur. Böyle bir yaklaşım Özbekistan’ın coğrafi konumu, güçlü bir orduya sahip olması ve 32 milyonun üzerinde nüfusu barındıran bir bölgesel bir güç olması gibi nedenlerden kaynaklanmaktadır. Bu bağlamda Özbekistan’ın Türk Konseyi’ne katılımının hem örgüt kapsamındaki ikili ve çoklu ilişkileri hem de örgütün uluslararası arenadaki ağırlığını etkileyecek faktörler olarak şunlardan bahsedilebilir:
- Demografik faktör:Özbekistan 32 milyonu aşan nüfusuyla Türk Konseyi’nin diğer ülkeleri arasında Türkiye’den sonra ikinci sırada yer almaktadır. Toplam nüfusun büyümesi genel olarak herhangi bir örgütün uluslararası ilişkilerdeki ağırlığını ve etkisini artıran bir husustur. Aynı zamanda böyle büyük nüfusa sahip bir ülkenin yeni bir üye olarak bir örgüte katılması örgüt çerçevesindeki ikili ve çoklu ilişkileri de etkilemektedir. Bu şekilde bir etki gücü, öncelikle örgüt çerçevesinde birlikte gerçekleştirilecek sosyal ve ekonomik projelerin hayata geçirilmesinde kendini hissettirecektir.
- Coğrafi faktör: Özbekistan, coğrafi açıdan Orta Asya’nın tam merkezinde yer almaktadır ve bölge ülkeleri arasında ulaşımın sağlanması açısından avantajlı bir coğrafyaya sahiptir. Özellikle Çin ve Avrupa arasında artan ticari faaliyetlerle birlikte ulaştırmada da çok ciddi bir alternatif olarak ortaya çıkan “Orta Koridor” bağlamında ikili, üçlü ve çok taraflı ilişkilerin ciddi bir şekilde gelişmesine olanak sağlayacaktır. 12 Ağustos 2018 tarihinde Kazakistan’ın Aktau kentinde düzenlenen Hazar Denizi Zirvesi’nde, Hazar’ın statüsüne ilişkin sözleşmenin imzalanmasının ardından Kuzey-Güney koridorunu geliştirmeye yönelik çalışmalar başlamışken Özbekistan’ın Türk Konseyi’nde yer alması Orta Koridor’un da aktif hale getirilmesi açısından bölgenin ticari ilişkilerdeki önemini daha da artıracaktır. Türk Keneşi’nin 6. Zirvesinde konuşan Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sooronbay Ceenbekov, “Çin-Kırgızistan-Özbekistan” Demiryolu Hattı’nın inşasına ait projenin hayata geçirilmesi için Özbekistan’ın Türk Konseyi’ndeki katılımının önemli olduğunu dile getirmiştir.[4]
- Güvenlik faktörü:Orta Asya’nın en güçlü ordusuna sahip olan Özbekistan’ın Türk Konseyi üyeliği, bölgede barışın sağlanmasına yönelik askeri alandaki işbirliğinin daha da geliştirilmesine imkân sağlayacaktır. Diğer bir ifadeyle şu anda ikili olarak geliştirilmekte olan askeri işbirliği, Konsey çerçevesinde koordineli ve çok boyutlu bir seviyeye taşınabilir. Şu anda Özbekistan ve Türkiye arasında güvenlik alanındaki işbirliğinin daha iyi bir konuma ulaştığının altını çizmek gerekir. Örneğin 2018 yılının Ağustos ayında Türkiye Jandarma Genel Komutanlığı’nda görevli uzmanlar, Özbekistan Milli Muhafız Birliği’ne terörle mücadele uygulamalı eğitimi vermeye başlamıştır.[5] Jandarma Genel Komutanlığı ile Milli Muhafız Birliği tarafından Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı’nın (TİKA) destekleriyle Özbekistan’ın Cizzak eyaleti yakınlarındaki Farış Askeri Poligonu’nda uygulamalı eğitim düzenlenmiştir.
- Turizm faktörü: 2014 yılında Türk Konseyi Bodrum Zirvesi’nde devlet başkanlarının verdiği talimatlar üzerine Türk Konseyi “Modern İpek Yolu Ortak Tur Paketi” hazırlanmıştır. Dünya tarihi mirasının en önemli merkezlerinden sayılan Semerkand, Buhara ve Hiva gibi şehirleri içinde barındıran Özbekistan’ın, Türk Konseyine üye olmasının diğer alanlarda olduğu gibi turizm alanındaki işbirliğinin artmasına da katkı sağlayacaktır. Ayrıca Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev tarafından imzalanan, “Özbekistan’da Seyyahlık Potansiyelinin Geliştirilmesi İçin Olumlu Koşulların Sağlanmasına İlişkin Kararname”de, 10 Şubat 2018 tarihinden itibaren İsrail, Endonezya, Güney Kore, Malezya, Singapur, Japonya ve Türkiye vatandaşlarına 30 günlük süreyle vize uygulanmayacağı belirtilmiştir.[6]1 Temmuz 2018 tarihi itibariyle ülkede “e-vize” uygulamasına geçileceği de kararnamede yer almıştır. 4 Temmuz 2018 tarihinde ise Özbekistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nın PK-3836 No’lu “Yabancı Vatandaşların Özbekistan Cumhuriyeti’ne Giriş Süresini Optimize Etmek Üzere Daha Fazla Tedbirlere İlişkin Kararname” imzalanmıştır.[7] Söz konusu kararname ile 101 ülkenin transit yolcuları için Özbekistan Cumhuriyeti topraklarında 5 güne kadar kalınabilmesine müsaade eden bir uygulama başlatılmıştır. Özbekistan’da son bir yıl içerisinde turizm alanındaki değişiklikler göz önünde bulundurulduğunda; Özbekistan’ın “Modern İpek Yolu Ortak Tur Paketi” kapsamına alınmasının Türk Konseyi’nin turizm potansiyelini de büyük bir ölçüde artıracağı beklenmektedir.
- Ekonomik faktör: Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, Türk Konseyi’nin 6. Zirvesi’nde yaptığı konuşmasında yatırım alanına ve Özbekistan’da yatırımcılara açılan fırsatlar üzerinde odaklanmış ve Taşkent’te Türk Konseyi’nin iş forumunu düzenleme çağrısında bulunmuştur. Ayrıca Mirziyoyev, geçtiğimiz yıl içinde Özbekistan ile Türk Konseyi üyesi ülkeler arasındaki ticaret hacminin yüzde 40’tan fazla büyüdüğünü belirtmiştir.[8]
Özbekistan’ın Türk Konseyi’ne üyeliğindeki ekonomik katkı söz konusu olduğunda diğer ülkeler için de bağlayıcı bir kilit rolde olduğunun altını çizmek gerekir. Özbekistan’ın Konsey’deki konumunu yükselten durum, üye ülkeler arasında ekonomik nedenli birçok çelişkiden kaynaklanmaktadır. Türk Konseyi mevcut üyeleri arasında, ekonomik projelerin hayata geçirilmesini zorlaştıran hususlar şu şekilde sıralanabilir:
- Üye ülkelerin ekonomik gücündeki büyük farklılık. Özellikle Türkiye ve Kırgızistan’ın ekonomik potansiyeli dikkate alınırsa söz konusu durum açıkça görülmektedir.
- Üye ülkelerin çeşitli ekonomik bloklardaki katılımı. Kırgızistan, askeri-teknik ve ekonomik açıdan Rusya ile çok sıkı bir işbirliği içindedir.
- Kırgızistan ve Kazakistan, Avrasya Ekonomik Birliği üyesidir.
- Ekonomilerin yapılanmasındaki farklar. Kazakistan’ın ekonomisi daha çok doğal gaz ve petrol ihracatına bağlıyken Türkiye, sanayi ihracatına odaklanmış bir ülkedir. Bu nedenle iki ülkenin ekonomik işbirliğine ilişkin hedefleri farklıdır.
Özbekistan’ın Türk Konseyi’ndeki üyeliği, farklı ekonomiler ve finansal politikalar açısından işbirliğinin geliştirilmesinde oldukça önemlidir. Çünkü Özbekistan; Kırgızistan ve Kazakistan gibi Avrasya Ekonomik Birliği’nin üyesi değildir ve dolayısıyla ekonomik politikalar açısından bağımsız kararlar alma yetkisine sahiptir. Aynı zamanda Özbekistan, yatırım için zengin doğal kaynaklara sahip olmakla birlikte 32 milyonluk nüfusu ile önemli bir tüketici pazardır.
Sonuç olarak, Özbekistan’ın Türk Konseyi’ne üyeliği, zamanlama açısından da ayrıca önem arz etmektedir. Çünkü uluslararası konjonktürdeki değişimler ve çok kutuplu dünyaya geçiş sürecinde Özbekistan’ın Konsey’e dahil olması, yeni güç merkezinin oluşumunda tamamlayıcı bir adım olacaktır.
Dipnotlar
[1] “Türkçe Konuşan Ülkeler İşbirliği Keneşi Zirvesi Ertelendi”, Türk Yurdu Haber, https://www.turkyurduhaber.org/haber/24280/turkce-konusan-ulkeler-isbirligi-kenesi-zirvesi-ertelendi.html, (Erişim Tarihi: 04.09.2018).
[2] “Узбекистан заинтересован в сотрудничестве в рамках Тюркского совета — президент (Cumhurbaşkanı- Özbekistan Türk Keneşi çerçevesinde işbirliği istiyor)”, GazetaUz, https://www.gazeta.uz/ru/2018/09/03/summit/, (Erişim Tarihi: 04.09.2018).
[3] “Türk Konseyi’nde Özbekistan memnuniyeti”, TRT Haber, https://www.trthaber.com/haber/dunya/turk-konseyinde-ozbekistan-memnuniyeti-363594.html, (Erişim Tarihi: 04.09.2018).
[4] “Узбекистан может войти в Совет сотрудничества тюркоязычных государств (Özbekistan Türk Dili Konuşan Ülkeler Konseyi’ne katılabilir)”, REGNUM, https://regnum.ru/news/2474586.html, (Erişim Tarihi: 04.09.2018).
[5] “Türkiye’den Özbekistan’a Terörle Mücadele Eğitimi”, Haberler.com, https://www.haberler.com/turkiye-den-ozbekistan-a-terorle-mucadele-egitimi-11120405-haberi/, (Erişim Tarihi: 04.09.2018).
[6] “Özbekistan’dan Türk vatandaşlarına vize muafiyeti”, TRT Haber, https://www.trthaber.com/haber/dunya/ozbekistandan-turk-vatandaslarina-vize-muafiyeti-349020.html, (Erişim Tarihi: 04.09.2018)
[7] “Комментарий Госкомтуризма РУ о выдаче виз для лиц, следующих транзитом (Transit yolculara vize verme konusunda Devlet Turizm Komitesi’nin Açıklaması)”, Goskomturizm, https://uzbektourism.uz/ru/novosti-turizma-uzbekistana/kommentarij-goskomturizma-ru-o-vydache-viz-dlya-lits-sleduyushchikh-tranzitom, (Erişim Tarihi: 04.09.2018)
[8] “Президент Шавкат Мирзиёев выступил на саммите Совета сотрудничества тюркоязычных государств (Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev Türk Konseyi’nde konuştu)”, UzDaily, https://www.uzdaily.uz/articles-id-39198.htm, (Erişim Tarihi: 04.09.2018)
———————————————
Kaynak:
https://ankasam.org/turk-kenesi-ve-ozbekistan/