Prof.Dr. Orhan ARSLAN
“Siz ey iman edenler! Alkol, kumar, tüm şans oyunları, piyango, falcılık ve gelecek hakkında kehanette bulunmak şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki mutluluğa erişebilesiniz (Maide 5/90).”
Bu akşam yılbaşı, Rabbimizin izniyle yeni bir yıla daha gireceğiz Takvimden bir yıl daha eksiliyor.
Takvim değerlilik, kıymetlendirme demektir; zamanı değerlendirmek. Bir insan zamanı kıymetlendiremiyorsa, takvimsiz demektir.
Bizim geleneğimizde bayramlar sevişerek, paylaşarak kutlanır. Sevindiğin kadar değil, sevindirdiğin kadar bayramdır.
Biz bayramı ve özel günlerimizi sevap işleme vesilesi olarak görürüz, Batı günah işleme vesilesi…
Maalesef yılbaşıları günah sektörünün pik yaptığı zamanlar olmaktadır; haram, zina, piyango, aşırı tüketim, alkol, kumar, şeytan işi pisliklerin tamamı.
Şeytan imparatorluğunun kuruluş günü kutlansa nasıl kutlanırdı? Aynen böyle kutlanırdı.
İlk alkol, ilk kumar, ilk zina, ilk fal, ilk piyango ve bütün kötülüklerin ilk başlangıcı yılbaşı…
Yılbaşında ömrünün ilk alkolünü alacak, ama son alkolü olmayacak. İlk zina, ilk kumar, ilk piyango ile başlanacak ve sonra sürüp gidecek.
Günahta bir sınır yoksa, hiç sınır olmaz.
Alkolden sonra yapılan kazaların doğurduğu sonuçlara bakar mısınız? Nice genç, güzel ve yakışıklı fidanlar heder olup gidiyor. Yazık.
Hâlbuki yeni bir yılın gelişini vesile kılarak insanlarımıza zaman kavramı öğretilse…
“Vakit nakittir değil, vakit hayattır, zamana kıyan kendisine kıyar” dense…
“Zaman şuuru onun değerini bilmek, israf etmemektir. Zaman insana verilen en kıymetli rızıktır, nimettir, emanettir, her rızık gibi mahduttur ve hesabı sorulacaktır. Ya ihanet edersiniz ya sadakat gösterirsiniz” fikri insanlarımıza aşılansa…
Bir insanın çapı ve aklı, zaman algısıyla ortaya çıkar; insan algıladığı zaman kadar büyüktür.
Rabbimiz! Bize lütfettiğin şuurumuzu kullandığımız, bir yeni yıl zamanı dua ediyoruz. Seni sınırsızca övüyor ve çok seviyoruz Allah’ım.
Ankara, 31 Aralık 2016