A. Yağmur TUNALI

Bir daha söyleyelim:

Belediye Başkanları bu şekilde geçen dönemde de görevden alındı.

Benzer gerekçelerle görevden alındı.

Bu gerekçeler suçsa mahkemeler karar vermeli ve mesela Ahmet Türk tekrar aday olamamalıydı.

Adamı görevden aldık, yerine kayyım atadık.

Bir müddet hapiste yattı.

Sonra hastalıktan dolayı çıkarıldı.

Sonra ne oldu hatırlayınız:

İktidar ortağı muhalefet partisi genel başkanımız hasta diyerek ziyaret etti.

Ahmet Türk, böylece birden bire mağdur değil masum bir adam gibi hissettirildi.

Hem de görevden alanlar tarafından.

Ve yeni seçimde tekrar aday oldu.

İşe bakın ki savcılık “temiz adamdır” dedi.

Yüksek seçim Kurulu adaylığını tasdik etti.

Girdi ve kazandı.

Dört ay sonra 4 yıl önceki gerekçelerle bu” temiz adamı”, ” temiz değildir” diyerek görevden aldık.

Burada bir problem yok mu?

Bir değil sıra sıra yanlışlık yok mu?

Dostlar, bu karara kimsenin inanmaması bundandır.

Olacaklar eskiye benzeyecekse bu kısır döngü böyle gider.

Bir önceki dönemde olduğu gibi beş yıl kayyım adı altında birileri hükumet desteğiyle yine belediye başkanı olacak.

Seçimler gelecek.

Yine Ahmet Türk ve diğerleri aday olacak, yine temiz olduklarına karar verilip yine seçilecekler.

Sonra yine böyle alınacaklar…

Olacak iş mi?

Bu bir devlet refleksi olabilir mi?

Koca Türk Devleti’ni el âleme rezil etmeye ne hakkımız var?

Konuştuğumuz bu ölçüye sığmaz işlerdir.

Gidereceğimiz ârıza budur.

Terörün canı çıksın da bu terörü bitirmez.

Teröre destek vereni niye mağdur durumuna düşürelim.

Onu sahaya çıkmadan engelleriz.

Hdp gibi bir parti demokrasilerde olmaz.

Akıllıca kanunları işletir ve gereğini yaparız.

Böyle değil!

Bırakın şu partiyi bu partiyi… , şu adamı, bu adamı…

Milleti, devleti düşünün artık!